1.

22.7K 181 18
                                    

Herkesin bir hikayesi bir amacı vardır benim hikayemin olduğu kesin ama bu hayatta yaşamak için bir amacımın olduğu söylenemez .
Ben Nil Vural. 24 yaşındayım Tıp fakultesi öğrencisiyim. Sabahları okulda derslerle boğuşurken akşamları İstanbul'un dar sokaklarının birindeki cafe de garsonluk yapıyorum. Ailem yok çocukken beni bırakmışlar kimin umrunda ben tek başıma daha mutluyum. Kendi hayatımın patronuyum.
Alarmın sesiyle bu düşüncelerden sıyrılıp yataktan ayaklarımı sarkıttım. Aynanadan kendime bakınca gözümün altının morardığını fark ettim ama sorun değil . Bu gün cumartesi sabah okul yok öğleden sonra işe gidecektim. Herseyi bir yana bırakıp ayağa kalkıp banyoya gittim . Soğuk dustan çıktıktan sonra saçıma fön çekmeye başladım . Ben her ne olursa olsun kötü güçsüz gözükemezdim. Etrafı topladıktan sonra atıştırmalık bir seyler yedim . Telefonumu kontrol ettim tabiki de kimsenin işi düşmeden aramamıştılar.
Siyah dar pantlonumu giydikten sonra uzerine dar beyaz atletimi geçirdim beyaz konverslerimi giydijten sonra hazırdım. Aynanın karsısına geçerek hafif bir makyaj yapıp evden çıktım. Hızlı adımlarla durağa doğru yürümeye basladim . Otobus gelince en arkaya geçip oturdum ve muziklerimden en sevdigim Pera seni kaybettigımde adlı sarkıyı actım . Yol boyunca camdan dışarıya bakıp düşündüm. İnmem gereken yere geldikten sonra hızlıca yerimden kalkıp indim . Sokak herzamanki gibi bostu burası sadece geceleri cok kalabalık olurdu .
Bir anda gelen ani fren sesiyle arkama dönmemle arabayı süren adamla göz göze gelmemle yere yıgılmam bir oldu. Kafamı sert zemine vurmanın vermiş oldugu acı bir yana korku tüm bedenimi sardı. Nefes alış verislerim sanki bedenime bıçak batırıyordu . Yerimden doğrulmaya çalıştım ama olmadı.
Bana çarpan mal adam önümde diz çöküp konuşmaya başladı.
-Ben ben çok çok özür dilerim fren tutmadı ben nasıl oldu bilmiyorum iyi iiiyi misin?
Bir an içimdeki öfke oracıkta söndü gözündeki endişe gerçekti. O an öleceğimi düşüne bilirdim çunku melek gibi yakışıklıydı.
- Agg acıyor görmüyormusun . Ya sen kör müsün bana çarpıyorsun..
Bunca şey dememe rağmen bana bakmaya devam ediyordu. Kumral saçından bir tutam önü düşmüş kehribar renkli gozleriyle bana bakıyordu.
- Ya araba bana çarptı sen iyimisin bana yardım etsene aaaagg ağlayacam simdi .....
Ben soylenmeye devam ederken bir kolunu boynumun birinide bacaklarımın altından geçirip beni arabaya doğru yürümeye başladıve hayatımı değiştiren o kelimeyi söyledi
- Gel bakalım başımın belası...

BELA🔥(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin