"Sorun yok Jeongin o manyak çatıcak yer arıyordu." Jeongin arabadan inmeden önce son bir kez Felix'e baktı "Özür dilerim seni oraya götürmemem lazımdı onun geleceğini bilmiyordum." Felix'in yüzü şişmişti büyük ihtimalle yarın daha kötü görünecekti ve Jeongin bu durumdan hiç memnun değildi Hyunjin'in geleceğini bilseydi asla gitmezdi hele ki Felix'le, "Hyunjin'i sana sormuyorum ama ne zaman anlatmak istersen seni anlayışla karşılayacağımı biliyorsun değil mi?" Jeongin kafasını salladı Felix'e minettardı ona Hyunjin'i sormadığı için "Biliyorum söz veriyorum anlatıcam ama şimdi değil üzgünüm." Esen rüzgar Jeongin'in saçlarını savururken Felix kafasıyla kapıyı işaret etti "eve gir artık hasta olacaksın." Jeongin arabadan uzaklaşıp elini salladı "Yarın tatil ve sakın evime gelme!" Felix gülerek elini salladı "Yarın 6 da buradayım!" İkisi de kafasını sallayarak kendi yollarına gittiler.
Jeongin eve gireceği sırada telefonuna mesaj gelmişti kapıyo açmadan önce mesajı kontrol etti,
0******: Eve gel
Evimin önündeyim zaten?
0******: ikimizin evine aptal
Ben hyunjinNeden bu sefer beni mi yumruklayacaksın?
0******: Eğer gelmezsen evet öyle olacak
Jeongin oflayarak iki sokak ötede olan eve doğru hızlı adımlarla ilerledi her ne için çağırıyorsa öğrenmek istiyor olsa da bir o kadar da istemiyordu Seungmin'i kolundan çekip götürmesi bile ona yetmişti. Daireye girince ışığı yanan salona adımladı Jeongin "Ne var?" Hyunjin'in oturduğu koltuğun karşısında ki koltuğa oturdu Jeongin "Ona ne zaman söyleyeceksin?" Jeongin kafasını elleri arasına alıp gözlerini kapattı "Yakında söyleyeceğim bunun için mi çağırdın beni?" Kafasını salladı "Hiçbir şey bilmiyorsun," Jeongin ayağı kalkarak ceketini çıkartarak buz dolabına doğru ilerledi büyük ihtimalle dolapta ki her şey çürümüş ya da zamanı geçmişti şansım varsa çikolatalar sağlamdır diye düşündü "Hayır, biliyorum. İlgi manyağının tekiyim ve seni bunalttım sende çareyi seungmin'de buldun beni aldatırken arkamdan gülüyormuydunuz bari?" Hyunjin gözlerini kısarak Jeongin'i süzdü "Güzel hikaye uydurdun ama hayır yanlış biliyorsun seninle ayrılmamızın Seungmin'le bir ilgisi yok." Jeongin gülerek sert bir şekilde dolabı kapattı hiçbir şey yoktu ve yediği balık midesini bulandırmıştı "Yalan söylemeyi kes artık Hyunjin." Ayağı kalkarak isyan etmeye başladı Hyunjin "Sana hiçbir zaman yalan söylemedim." Kafasını sallayarak dudaklarını büktü karşında ki "Eminim öyledir." İsyan eden Hyunjin karşısında ki dolapları karıştıran bedene yaklaştı "Yalan söylemedim ve söylemiyorum." Aradığı şeyi bulmuş olacak ki dolapları karıştırmayı kesmiş elinde ki çikolatayla Hyunjin'e dönmüştü Jeongin "Sonsuza kadar seninle olacağım sonsuzluk biziz Jeongin." Hyunjin hatırlarmış gibi gözleri parladı Jeongin elini Hyunjin'in omzuna koyarak devam etti "Kırılmana asla izin vermeyeceğim Jeongin, kimse sana zarar veremeyecek. Sadece ikimiz olacağız." Hyunjin geriye doğru adımlarını atarken Jeongin ona yaklaşmaya başladı "Seni hâlâ sevdiğimi biliyorsun Hyunjin ve kalbim seninde hâlâ beni sevdiğini söylüyor ama sorun yok belki bir yıl sonra hatta iki ay sonra bile seni unutabilirim sadece şunu bil ki ben senin gibi birisi değilim sevdiklerimi kolay kolay bırakmıyorum." Jeongin daireden çıkacağı sırada boşluğa düşmüş olan Hyunjin'e baktı,
"Kalbim biliyor ki sonsuzluk sonsuza kadar bizimle olacak. Biz unutmaya çalışsak bile, aşk bizi hatırlayacak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lose You To Love Me, Hyunin
FanfictionJeongin ve Hyunjin ayrıldıktan 2 ay sonra Hyunjin evlenir.