Biliyorum uzun zaman oldu yüklemeyli fakat yks sınavı öğrencisiyim ve çalışmam lazım biraz kafam dağılsın diye aslında yazıyorum bu hikayeyi bu sebepten ötürü bölümler gelmiyor artı deftere yazdıklarımı yeniden buraya geçirirken zor oluyor maalesef ki ama bölümleri elimden geldiğince hızlı şekilde yayınlamaya çalışacağım. Anlayışınız için teşekkürler 😘
-Günümüz -
Ellerimi kafama koymuş ileri-geri sallanıyordum. Tırnaklarımı sürekli olarak saç köklerime batırıp duruyordum ve bundan gram acı hissetmiyordum artık. Kapının açılma sesiyle boş bakışlarımı kapıya çevirerek içeri girmesini ardından önümde diz çöküşünü izledim hala o dövdüğü odadaydım ve yerde ki kanlarım da henüz kurumamıștı. Çenemde tutup yüzümü kaldırdığında hızla başını sağa doğru çevirdi. Eserini görmeye dayanamamıştı demek piç kurusu. Nasıl hissettiğimi biliyordum bu yüzden az çok görünüşümü tahmin edebiliyordum. Yüzüme bakma cesaretini hala bulamamış ama tek eliyle saçlarımı okşuyordu. Karşı çıkma gücünü kendimde bulamıyordum. "Çiler ben gerçekten özür dilerim. Biliyorum bunu yapmamam gerekiyordu ama kendimi tutamadım. Hoşuma mı gidiyor zannediyorsun sana böyle acı çektirmek ha? Yapmak zorundayım, istemiyorum ama yapmalıyım." dediklerini dinlemiyordum "Konuş lütfen benimle yalvarırım. Çiler isteyerek yapmıyorum bunları lütfen bir şey söyle, bir şey yap. Söv, döv ama susma, susarsan dayanamam kuşlar cıvıldamayı bıraktığı zaman gece olur ben hep karanlıktaydım zaten ama sen benim aydınlığımsın. O yüzden susmasın o güzel sesin." " İstemiyorum, istemiyorum hiçbir şey istemiyorum sana sövmek, saydırmak veya dövmeyi istemiyorum. Düşün ki sana karşı çıkmak bile istemiyorum. Mesela artık burada dayanamadığımı, bu aptal zincirlere bağlı kalmaktan yorulduğumu, senin dengesiz hareketlerine katlanmak istemediğimi söylemek istemiyorum bundan sonra. Tükendim ben Aras tükettin beni. Ben artık senden hiçbir şey istemiyorum. Sen beni buraya kapattığından beri susmuştu o cıvıltılar zaten. Bırak beni ne olursun bırak çok yoruldum artık ben" diye bağırıp akan birkaç damlayı elimin tersiyle silip yeniden karşıya bakmaya başladım. Derin nefesler alırken elini yanağıma koyduğunda acıyla birlikte sıcaklıkta hissetmiştim akşamdan beri burada donmuştum. "Yapamam Çiler. Özür dilerim ama seni bırakamam. Bırakırsam düşerim" ayağa kalkıp benimde zincilerimi açarak kaldırdı. Buradan çıkmalıydım, çıkmam gerekiyordu. Beni banyoya sokup kapının dışından "Banyonu yap, orada ki kıyafeti giyin ve yaralarını sar. İşin bittiğinde haber verirsin." burnum yanmaya, gözlerimde buğulanmaya başlayınca kendimi toparlayıp hemen kapıyı kilitleyerek duşa girdim. Suyla beraber akan kan midemi bulandırsa bile kendimi zorla tutup iyice temizlendim. Dağıttığım her şey toplanmış yerini başka şeyler almıştı. Duvara yaslanıp yere oturduğumda akan su sağolsun gözyaşlarımı gizliyordu. Neden böyle olmuştu? Ben ona ne yapmıştım? Neden kandırmıştı beni? Neden sevmemişti? Oysa sevmesi için her şeyi yapardım. Eskiden. Ayağa kalkıp havluya sarındım. Hızla asılı beyaz kıyafetleri saçlarımı kurutarak bazı kötü yaralarımı sardım, diğer yaralara da krem sürdüm. Suratsız bir şekilde kapıyı açıp hiçbirine bakmadan o iğrenç odaya girip hemen yatağa geçtim. Hava odaya gelirken gördüğüm kadarıyla yağmurlu ve kararmaya yüz tutmuştu. Aynı o odada olduğu gibi ellerimi başıma koyup tek tek saç diplerimi çekerken karşıya bakarak sallanıyordum. Hiçbir şeyin anlamı yoktu. Burada ne kadar zaman o halde kaldım bilmiyorum ama bir kez bile gözümü kırpmamıștım. Uykum da gelmiyordu. Gelse bile uyuyabileğimi korkuyordum çünkü. Her an başıma bir şey gelebilir endişesi içerisinde korkudan uyuyamıyordum. Bir adam girip yemek bırakmış ve tip tip bakıp çıkmıştı. Tekrar kilit sesi gelince yine umrumda olmadan aynı şekilde karşıdan gözümü ayırmadım. Hiç dokunulmamış tepsiyi alıp yerine yenisi konulurken adam çıkıp onun arkasından giren birkaç kişiyle kafamı kaldırıp baktım. Önde Aras arkasından birkaç adam ve kadın girdiğinde gözlerimi belerterek yatakta geriye kaçtım. En son yaşlı bir adam girince kapı kapatılıp kilit sesi gelmişti. Ürkek bakışlar eşliğinde tek tek hepsine bakarak ani bir hareketle kaçmaya çalıştım. Kafamın arkasında hissettiğim soğuk metalle kaskatı kesilmiştim.
Bölüm sonu💥 Umarım bölümü beğenmişsinizdir vote ve yorum yapmayı unutmayın 🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bird Set Free
Acak"Ben kafeste duracak bir kuş değilim. Uçmaya, özgürlüğe ihtiyacım var."