20.

12.8K 828 193
                                    

Rüzgar

-BANA BAK AĞZINI YIRTARIM SENİN. GERİ AL LAN LAFINI

Şeyda'yı tutmaya çalışırken arkamdan beni de Atlas tutmaya çalışıyordu. Sanırım Kısır döngüye girmiştik ve Atlas galiba bana dayıyordu.

Olaylar çok hızlı gelişmişti ve ben takip edememiştim doğrusu...

Çağrıyı neşelendirmek için her zaman ki geldiğimiz kafeye  gelmiştik fakat gelir gelmez Doğu ve yandaşçıları ile karşılaşmıştık.

Doğu bizi görür görmez 'Aaa ibneler de buradaymış' dediği an Şeyda saldırışa geçmişti.

Irmak, Doğu'nun önüne geçtiğinde, Şeyda masada duran pastayı ırmağın suratına bir güzel yedirmişti.

Irmak kısa süreli etkisiz eleman haline gelirken. Şeyda, doğunun saçlarını tuttuğu gibi şeyine tekmeyi basmıştı.

Şeyda'ya bu da yetmemiş olacak ki Doğu'nun saçlarını eline dolayıp çekmeye başlamıştı.

Şu an rezil oluyorduk ve kimse ses çıkaramıyordu...

Olayları keyifle izlerken Devran'ın, Azad ile bana sürtük imaları bulunmasıyla keyifli izlemem son bulmuştu...

Tadım kaçmıştı, Oğuzhan burada olsaydı belki Devran'ı susturabilirdi, bir umut...

Ariel ve Çağrı şükür burada yoktular ve onlar şu an dışarıdan dondurma alıyorlardı, en ufak olaydan bile haberleri yoktu.

-Sevgilime ne hakla pasta atarsın sen?

Kenarda kavgayı izleyen kız bir anda bağırmasıyla hepimiz bir anlık susmuştuk.

-SEVGİLİN DE ÖNÜME GEÇMESEYMİŞ. KARIŞMA SEN AT AĞIZLI, LAN DOĞU ÖZÜR DİLE

Şeyda kızı takmadan Doğu'nun saçlarını iyice asılmaya başladığında Şeyda'yı tutmakta aşırı derecede zorlanıyordum.

-At ağızlı değilim ben!

-Aynaya bakmıyorsun sen herhalde? Şuna baksana Rüzgar, zeka desen var diyeceğim ama Doğu sülüğü ile takıldığı için onu da diyemiyorum. Üzgünüm bebeğim...

Kız, wclerin olduğu yere koşarken peşinden eğlenerek baktım. Şeyda'nın bu lafına bile alınabiliyorsa bizim ölmemiz gerekiyordu...

Acayip mükemmel dakikalar içerisindeydik.

Şeyda kollarımın arasında bağırıp çırpınırken kenarda birbirilerinin üzerine düşmüş kavga eden Azad ile Devran'ı bakıp iç çektim.

Daha çok çiftleşme dansı yapıyorlarmış gibi görünüyordu.

"Kesin kavgayı çocuk musunuz? Doğu hadi abiciğim özür dile gitsinler. Utku konuştuğunda bakışlarımı Ona kaydırdım

"Sülük doğru söylüyor, bir psikolog olarak sizi insan olmaya davet ediyorum." Atlas arkamdan bana dayarken konuştuğunda yutkundum. O göt meselesinden sonra güveniyordum desem yalan olurdu.

Utku gözlüklerini indirip Atlas'a bakıp sırıttığında oluşacak kavgayı sezmiştim.

-Deli doktoru konuşuyor, konuş deli

"Babandır deli doktoru, şimdi siktim seni" Atlas beni bırakıp öne atıldığında Çağrı yanımızda belirip Atlas'ı ensesinden kedi misali tutup kendisine çekmişti.

Şu an ne ara yanımıza gelip o cüsse ile Atlas'ı çektiğini anlamamıştım.

"Gidelim." Ruhsuz bir şekilde konuşup Atlas'ı çıkışa doğru sürüklediğinde hepimiz arkasından öküzün trene baktığı gibi bakmaya başladık.

Kendime geldiğimde kollarımı Şeyda'dan çekip hafifçe öksürdüm.
Şeyda da üzerini düzeltip koluma girdiğinde Arel'in Azad'ı yerden kaldırmasını bekledik.

"Neden ilk Azad'ı kaldırıyorsun Ariel? Beni seviyorsun sanmıştım" Devran konuştuğunda hepimiz Ariel'e kulak kesilmiştik.

Ariel saçlarını arkaya atıp kaşlarını çatarak Devran'a baktı.

-Sen yokken onlar vardı. Arkadaşlarım, aşkımdan önce gelir. Böyle saçma sapan davranacaksan bir daha konuşmayalım.

Arel'in bir şey karıştırdığı o kadar açıktı ki...

Azad ile birbirlerini asla sevmezdi, hatta bizimle bile geçindiği yoktu. Atlas'ın kız kardeşi olduğu için katlanıyorduk.

Ariel Devran'ın konuşmasına fırsat vermeden Azad'ı peşinden sürükleyerek dışarı çıkardığında arkalarından sırıttık.

Yerde kıvranan Doğu'ya bakıp iç çektim. Şeyda, Doğu'nun eline basıp yapmacık bir şekilde suratını astı

-Ah pardon elini böcek sandım. Bilirsin biz ibneler böcek ezmeyi çok severiz. Ona göre davran velet.

Şeyda'yı çekiştirip dışarı doğru yürüdüğüm de sırıttım.

Umarım akılları başlarına gelirdi.

Ama geleceğini hiç sanmıyordum...

*******

Hayırlar Ola / BxB Texting ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin