Taylor

70 6 0
                                    

Her şey berbat. Şu lanet üniversiteye geldiğimde tek en büyük sorunumun, uğraşmam gereken şeyin abim olacağını sanmıştım. Şimdiyse ciddi anlamda hayat için savaşıyorum, her an bir yerden birileri çıkıp beni öldürecekmiş gibi hissediyorum. Ve ölecek olursam bile ne için öleceğimi bilmiyorum. Benim asıl korktuğum şey bana yapılacak olanlar değil, çevrem için endişeleniyorum. Benim yüzümden Cole ölebilirdi, araba ona çarpabilirdi. Bu yüzden kimseni yanımda görmek istemiyorum. Fakat şu olayın sonuna kadar gitmem gerektiğini biliyordum, parçaları birleştirmeye çalışmaktan kafam patlamak üzereydi. Yeteri kadar bilgiye sahip olmamam ayrı bir ironiydi. Yorgundum ve dinlenmek için odama geri döndüm. Kızların hepsi odadaydı ve içeri girer girmez Selena koşup bana sarıldı.

Selena:"Taylor, konuşmamız gerek.
Ben:"Şimdi değil, lütfen.
Ari:"Selena bize anlattı abin olayını. Merak etme artık biliyoruz.
Ben:"Abimin şu an hiç bir önemi yok, onu yanımda görmek istemiyorum, sadece abim değilmiş, benimle alakasız bir kişiymiş gibi davransak olmaz mı?
Camila:"Taylor, sakin olur musun lütfen
Ben:"Benimle konuşmadığınız sürece sakinim, sadece yorgunum tamam mı? İzninizle ben dinlenmek istiyorum
Selena:"Taylor, ben Justin ve abimle konuştum. Bence Justine şans vermen gerek. Biliyorum, çok zor, tüm bu olanlardan sonra fazlasıyla zor ama güven bana her şey daha farklı bu sefer.
Ben:"Ne kadar da safmışsınız. Abime bu kadar aşık olduğunuzu hiç bilmiyordum. Öyleyse onun yanına defolup gidebilirsiniz, çünkü ben söyleyeceğimi söyledim. Siz de çenenizi kapatsanız iyi olur, odamı terketmek zorunda bırakmayın beni.

Ben artık ne dediğimin farkında değildim. Sanırım biraz abartmış olmalıyım. Ağır adımlarla yatağıma doğru gidip yatağıma çöktüm. Kafa dağıtmak için kumandayı alıp televizyonu açtım. Şansımdan karşıma direkt haberler çıktı.

Sunucu:"Bugün spor alanında tanınan Marshall Bradley'in evi yakıldı ve kendisiyse evi yakınlığında ölü bir şekilde bulundu. Marshall'ın bıçakla öldürüldüğü ortaya çıktı. Katil bir kez değil, defalarca bıçağı sokmuş, yani ölümü kısa bir zaman içerisinde gerçekleşmiş. Henüz katilin kim olduğu bilinmiyor. Katil arkasından her hangi bir iz bırakmamış, anlaşılan bunu yapan kişi kendi iğrenç işinde uzman. Umarım en kısa zamanda bu kişi bulunur, çünkü şu an bir çok kişinin içini korku kapmış durumda. Sırada her hangi bir kişi olabilir, kendinize dikkat edin.

Ekrana ölen kişinin resmi çıktığında zaten geçiriyor olduğum korkunun bin katını yaşadım. Bu bay Orlandoyla konuşan o adamdı. Tamam Taylor artık bu iş ciddi. Kafanı toparla. Adam bir şey biliyordu, Stellayla ilgili, bir sırrdan bahsediyordu. O sırr üniversiteyle bağlı bir şey. Büyük ihtimal herkese açıklamak istediği için şu an ölü. Ben onların sohbetini dinlediğimde benim de biliyor olduğumu düşünüyordurlar. Benim duymuşluğumu bildikleri için demekki üniversiteden biri ve benim dinliyor olduğumu görmüş. Cole ve ben konuştuğumuzda telefonuma gelen mesaj Selena adından atılmıştı. Bana acilen gelmem lazım olduğunu, neden farklı numaradan yazdığını açıklamaya zamanı olmadığını söylemişti ve ben saf gibi kanmıştım. Demekki yakınlarımı araştırmaya başlamışlar bile. Fakat konuşmayı dinleyenler sırasında ben dışında bay Orlando da vardı. Peki neden ona hiç bir şey olmuyor? Belki oluyor fakat benim haberim yok. Belki bay Orlando karşı taraftan biri. Şu an net bildiğim bir şey varsa o da çevremde olan herkesten uzak durmam. 13 numaralı odanı kendime saklayıp diğer kızları farklı odalara yerleştirmeyi planladım. Bunun için bayan Elizabethle konuşmam lazımdı. Daha doğrusu beni dinlemeyeceği için babamın onunla konuşması lazımdı, sonuçta babam karaktersiz olsa da istediğini almak işinde uzman ve her zaman kazanan taraf. Daha fazla beklemeden odadan çıktım ve kızlara hava almaya çıktığımı, biraz yalnız kalmaya ihtiyacım olduğunu söyledim. Üniversitede bahçe gibi bir yer vardı, öğrencilerin açık havada daha iyi düşündükleri için orası hep açıktı ve çok güzeldi. Üniversitede en sevdiğim yer orası olabilir. Bahçeye girdiğimde ben dışında kimse yoktu. Tabi zengin çocuklarının doğayla ne işi olabilir ki. Telefonu çıkarıp babamı aradım. Telefonu asistanı açtı.

Room number 13Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin