kara kızım

2K 86 21
                                    

YAZAR 

Yamaç karacaya son sözünü söyledikten sonra karaca el mahkum evine dönmüştü. döndükten sonra tamı tamına bir hafta geçmişti. yamaç karaca eve gelir gelmez telefonunu elinden almış herkese de'' karacaya hiç kimse telefon vermeyecek vereni duyarsam kötü olur''. diyip azerle karacanın tek iletişim bağını  da kesmişti. bu süre zarfında azer karacaya ulaşamadığı için kafayı yemek üzereydi. bir kaç kez evine gitmeyi düşündü ama hem annesi hemde yılmaz engel olmaya çalışmış giderse eğer karacayı daha zor bir duruma sokacağını söylemişlerdi. 

karacanın da azerden bir farkı yoktu. Azerden ayrı kalması yetmezmiş gibi yamaç amcası birde celasunla karacayı evlendirmeye karar verdim demişti. şimdi ne yapacaktı karaca azere nasıl anlatacaktı olanları anlatırsa başına gelecekleri biliyordu azer delirip evi basacaktı karacayı o evden çıkarmak için herşeyi yapacaktı. tabi amcaları, babası bu duruma kayıtsız kalmayacaktı. 

Artık ne yapacağını şaşırmıştı karaca artık yanında ne akıl verecek damla ablası nede destek verecek sadet ablası vardı. damla kendi derdiyle uğraşıyordu. sadet ise ne yapacaktı yamaç lafını söyleyip kestirip atmıştı. karacanın babası selim bile ağzını açıp bir kelime bile edememişti. ama karaca kararını vermişti ne olursa olsun bunu azere kendisi söylemeliydi. çünkü başkasından duyması birçok şeyi yanlış anlamasına neden olurdu. bir şekilde azere ulaşması gerekiyordu ama nasıl kimden telefon isteyecekti herkes yamaçtan korkuyordu babaannesi bile sessiz kalmıştı. dışarıda çıkamazdı. karaca bir şeyden emindi sadece oda ASLA CELASUNLA EVLENMEYECEKTİ. sonucu ne olursa olsun evlenmeyecekti.

AZER

Bir haftadır karacadan haber almıyorum. nasıl ne yapıyor bilmiyorum artık delirecek üzereyim. sürekli annem iyidir orası onun evi merak etme yamaç sinirli o yüzden  telefonuna el koymuştur siniri geçince herşey düzelir diye beni teselli etmeye çalışıyordu. ama biliyordum yani hissediyordum birşeyler dönüyordu karaca ne olursa olsun bana ulaşırdı benim onu ne kadar merak ettiğimi anlardı.

kendimi dışarı attım kafamın dağılması gerekiyordu çünkü biraz daha evde durursam  düşünmekten çıldırıp gidip karacayı o evden alıp gelirdim. arabama binip her zaman gittiğim bara doğru sürmeye başlamıştım. bara yaklaşınca arabayı park edip bara girdim barmen masasının önüne oturup en ağırından bir viski istedim tek yudumda hepsini kafaya dikip ikincisini, üçüncüsünü,dördüncüsünü derken şişeyi bitirmiştim. ama benim aklımdan hala kara kız çıkmamıştı bir şişe daha istedim ve içmeye başladım. 

kafam artık acayip derecede dönmeye başlamıştı etrafımdaki insanları seçemez olmuştum. sandalyeden kalkınca tam yere kapaklanıcaktımki kolumdan biri tuttu bende düşmekten kurtuldum. koulmdan tutan elin sahibine doğru bakınca birde ne göreyim bu oydu benim karacam benim karakızımdı.

SEDA

Azerin beni terk etmesinden sonra iyice kendimi salmıştım. hergün bara gelip içer içer  sarhoş olur sabah oluncada kendimi nerede bulurdum bilmiyordum. bu gecede diğer günler olduğu gibi yine aynısı oldu bara gelmiştim ama bir şey farklıydı azerde buradaydı günlerdir hatta haftalardır görmediğim aşık olduğum adam bir kaç metre uzağımdaydı. yanına gitmedim uzun bir süre uzaktan izledim onu önünde viski şişesi durmadan içiyordu. belli bir derdi vardı yoksa azer kurtuluş hiç bir zaman bu kadar hızlı içmezdi o viskisinin tadını çıkara çıkara içerdi.  

Tam kalkmış ona doğru yürürken oda ayağı kalkmıştı. ama sendeleyip düşeceği sırada azeri kolundan yakaladım. çok sarhoştu sürekli yüzüme bakıp gülümsüyordu. azerin koluna girip onu bardan çıkarmıştım. kapıdaki çoçuklardan azerin arabasını getirmelerini istedim ve araba gelince azeri yan koltuğa oturtup direksiyona geçip arabayı çalıştırdım. evin önüne gelince azer  neredeyse uyumuştu zorla onu arabadan indirip eve sokmuştum. odaya girince azeri yatağa yatırdım o sırada gözlerini aralayıp bana baktı ve '' kara kızımm seni çok özledim.'' dedi. o an hayat benim için durmuştu işte benim en mutlu anım bu andı azerin üzerine doğru  eğilip  dudaklarına yapıştım.

AZER

Uyandığımda kendi evimde değilde sedanın evinde olduğumu fark etmem uzun sürmemişti. peki benim burada ne işim vardı hiç birşey hatırlamıyorum. off kafana sıçayım azer bok vardı bu kadar içecek. yataktan kalkınca yarı çıplak olduğumu fark ettim ve yerde olan gömleğimi alıp üzerime geçirdim seda hala uyuyordu. onu uyandırmadan komidinin üzerine bir not bırakıp evden çıktım. kendi evime gelince direk banyoya girdim sonrada aşağı inip salondaki koltuğa kendimi attım.

NOT:( DÜN GECE NE OLDU HATIRLAMIYORUM. AMA SANA ÖNCEDEN SÖYLEDİKLERİM HALA GEÇERLİ SAKIN KAFANDA BİRŞEYLER KURUP İNANMA AZER.)

KARACA

Yamaç amcam dün akşam gelip nikahın yarın kıyılacağını ona göre herkesin hazırlıklı olmasını söylemişti amcam çok kararlıydı beni celasunla evlendirmekle ama böyle birşey olmayacaktı. odamdan çıkıp nehirin odasına gittim ondan yalvar yakar telefonunu istedim. ve sadece bir kerelik azeri arayıp birdaha nehiri telefon yüzünden rahatsız etmeyeceğime söz verdikten sonra zorda olsa telefonunu vermişti. azerin numarasını tuşlayıp aramıştım ama açmamıştı. heralde çok önemli işi vardı yoksa açardı diye düşünüp telefonu nehire verdim. artık yapacak hiçbirşeyim kalmamıştı. sabah olunca  evden kaçıcaktım ve azere gidicektim. 

sabah olunca geceden hazırladığım valizimi alıp odamdan çıktım sessiz olmalıydım çünkü bi yakalanırsam bittiğimin resmidir. evden çıkıp tam gizli yerimden aşağı atlayacakken arkamdan bir ses duydum.

''karaca nereye böyle bu saatte''

bu yamaç amcamdan  başkası değildi. amcama doğru dönüp

'' azere gidiyorum amca bana yapacak bir şey bırakmadın mecburum celesunla evlenmektense ölürüm daha iyi .'' dedim

''eminmisin karaca sana söylemiştim eğer o adamı seçersen bizim için bitersin birdaha bu eve dönemessin bi ailen olmaz.''

''evet amca eminim zaten beni bu şekilde zorla evlendiren bir aileyi istemiyorum.'' diyip gitmiştim. ana yola çıkınca bir taksiye binip azerin evine doğru yol almıştım. yol boyunca ağlamıştım ama yapacak hiçbirşeyim kalmamıştı bunu yapmaya mecbur bırakılmıştım. evin kapısına gelince gözyaşlarımı sildim ve kapıyı çaldım. kapıyı günlerdir özlemini çektiğim sevgilim açmıştı. beni görünce yüzünde o harika gülümseme belirdi ve  ''KARA KIZIMM'' diyerek beni sımsıkı sarmaladı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 24, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MecburumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin