Medya: Dinlemelisiniz!
İrem'in Ağzından:
Uzun bir yolculuğun ardından artık yeni evimize gelmiştik. Ne kadar eski yerimiz den nefret etsem de orada bir sürü arkadaşım, bir sürü anım vardı. Sonuçta o evde doğup büyümüştüm ben.
Sıkıntıdan içimde biriken nefesimi dışarıya verip arabadan indim. Şoför valizleri teker teker eve bırakıyordu. Benim valizimi de bırakınca hem mutluluk hem üzüntü içinde eve girdim.
Girdim girmesine ama sanki daha eve gelmemiştik. Uyumuşmuydum ben? Uyandırmayın beni! Bu rüyadan asla ama asla çıkmak istemiyorum! Gördüğüm manzara karşısında benimle aynı durumda olan Zeynep'ten beni cimcirmesini istedim.
Hayır, bu bir rüya değildi! Tam olarak yeni evimiz buraydı! Ne kadar şaşırıp sevinsem de uzun yolculuğun verdiği yorgunlukla hemen odama geçip kendimi yatağa bırakmak istedim. Ama kısa bir duş almam gerekiyordu.
En alt katta mutfak, yemek odası ve oturma odası vardı. 2.katta annemlerin ve Zeynep'in odası, lavabo ve hizmetlilerin odası vardı. Herkesin kendi odası, odalarında bulunun büyük ve eni geniş lavaboları ve büyük bir giyinme odaları vardı.
Ama nedense 2.kata bir tane daha lavabo yapmışlardı.
3. Ve son katta da benim odam, 2-3 tane çalışma odası, depo ve çamaşır odası vardı. Anlayacağınız üzere ev aşırı büyüktü. Yani burada kaybolma ihtimaliniz %10.000 derece de.
Zaten bunun için her odanın kapısına hangi oda olduklarını belirten bir tabela bulunuyordu. Bu tabelaları isteyen çıkarır isteyen takardı. Ben odama izinsiz girilmesini sevmediğim için tabelayı çıkarıp hızla odama girdim.
Hemen eşyalarımı yerleştirdim ve kısa bir duşa girdim. Benim için kısa duş 1 saatti. Duştan çıkıp üzerimi giydim. Saçlarımı kurutup taradım ve hafifçe topladım. Kim ne derse desin ben saçım toplu yatardım. Eğer dağınık yatarsam bu beni rahatsız eder ve ben o gece kesinlikle 2 kere uyanırdım. Net.
Üzerime pijama giydim çünkü saat kaç olursa olsun ben ne zaman yatarsam o zaman pijama giyerdim. Ve o zaman şimdi izninizle kendimi uykuya bırakacağım.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Barış'ın ağzından:
Son sigaram dan bir duman daha çekip attım. Yeni evime gelmiştim ve kapıda 9 koruma olması beni mutlu etmemişti. O yüzden 7 sini kovmuştum.
Ailem 2 yıl önce sadece iş için 1 aylığına İtalya'ya gitmişlerdi. Ve her ay işimiz uzadı bahanesiyle orada kalıyorlar. Bunu anladığım için onlara orada istedikleri kadar kalabileceklerini benim rahatsız olmadığımı söyledim.
Ne kadar onlara kızsam da sonuçta onlar benim ailem. Onları seviyordum. Zaten beni her 2 günde bir arayıp bir eksiğin var mı? Durumun nasıl? Diye soruyorlardı.
Off. Canım çok sıkıldı cidden. Tin tin bir şekilde odama çıkıp çalışma masamın çekmecesinden kulaklığı alıp aşağıya geri indim. Odalar çok sessiz olduğunda çok çok çok boş hissediyordum kendimi. O yüzden televizyonu açtım. Kulaklığımı koltuğa fırlatıp mutfağa doğru ilerledim. Çünkü karnım acıkmıştı.
Mutfakta ki telefondan pizzacıyı aradım. Yapmayı tek bildiğim şey pizzacıyı aramaktı. 15 dakika sonra pizzacı gelmişti. Onun parasını verip yolladım. Pizzaları masaya bırakıp mutfaktan bir bardak çıkardım ve kola koydum.
Ketçapımı da alıp içeri döndüm. Saat 6 olmuştu. Hemen yemeğimi yiyip etrafı topladım. En azından bunu yapabilirdim. Odama çıkıp telefonumdan biraz şarkı dinledim. Sanırım 2 saat falan. Tahmin ettiğiniz gibi 8'de biraz survivor izledikten sonra yattım. Gerçekten bugün çok yorulmuştum ve 12 saat uykuya ihtiyacım vardı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~SON~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uğur Böceği
Teen FictionYıllar sonra... Yıllar ve yollar sonra ilk defa hayatım değişiyordu!