Mira ise alayla konuştu. "Hayır dinlemiyorum. Ya da dinliyor da olabilirim. Yoksa dinliyor muyum? Bence dinlemiyorum ya. Ya da dinliyorum bence. Kesin dinlerim. Ah! Eskiden bir kursta hocam duymak ve dinlemenin farkını anlatmıştı. Aynen öyle! Dinlemiyorum, duyuyorum!"
Remus tabi ki bu uzun paragrafı dinlemedi. Çünkü neden dinlesin?
"Sadece kendini ve Amanda'yı tehlikeye atmış olursun bırak Amanda'yı kurtarma işini Zümrüdüanka yapsın."
O sırada bir ses duyuldu.
"Ya da bırakın kendi gelsin..."
Mira şokla Amanda'ya baktı. Ardından hemen Remus'a sarıldı.
"Amanda buradasın! Nasıl?"
Amanda ise gülümsedi. "Lensimi çıkarmam gerekti... Ama gördüğünüz gibi buradayım. "
Remus gülümsedi. "Hoşgeldin lensli dostum."
Deyip ardından Amanda'ya sarıldı Remus.
"Hoş buldum kurt dostum."
Üçü de güldü...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu iğrenç fotoshop için özür dilemeyeceğim. Aww! Görüp görüp tiksinin. (Eğer hala okuyan varsa tabi)
