(-"s*keyim korumaları nasıl atlattı bunlar ")
Aldığı nefesi bıkınca verip çenemi tutmuş ve yüzümü yüzüne yaklaştırmıştı
-"bana bak kül kedisi şimdi kapıyı açacaksın ve onlara hiçbirşey çaktırmadan gitmelerini sağlayacaksın ha diyelim ki bir yanlış yaptın kapıdaki iki aptalda sende ölürsün anladın mı "
Kafamı hızla aşaği yukarı salladığımda bacaklarımdan kalkıp üzerini düzeltmiş ve kollarimı çözüp beni de kaldırmıştı
Dış kapının önüne geldigimizde elindeki silahı belime koyup kapıyı açmam için işaret yapmış ve bir küçük adım gerilemişti kapıyı hafif açtığımda onümde tae'yi görmüş ve kafamı hafif öne eğmiştim
-"peri s sen iyimisin "
Kafamı tekrar kaldırıp yüzüne bakmış ve dudaklarımı dişleyip ağlamamak için savaşmıştım adeta
-"evet taehyung iyiyim "
Gözlerime endişeyle bakmış ve iki adım atıp bana yaklaşmıştı hadi ama buradan gitmen gerekiyor beni zor durumda bırakma
-"neden yanıma gelmiyorsun "
Belimdeki silah daha çok sıkılaşınca seslice yutkunup etrafıma bakmıstım
-"yunje nerede "
-"ah~ dogru ya yunje şey arabadan silah almaya gitti sana bir soru sordum cevaplamiyacakmisin "
-"tae yunje'yi de al ve buradan git "
-"ne !?"
-"duydun işte gidin "
-"sen iyi olduğuna eminmisin seni almaya geldim yunje bana herşeyi anlattı sen haklıymışsın eğer bana kızgın oldugun icin gelmiyorsan özü-
-"tae git "
-"ya ama neden "
Gözleri dolmaya başlamıştı bende ondan farksızdım
-"CUNKU BEN BURADA SEVGILIMLE MUTLUYUM TAE OLDU MU "
gözlerindeki yaşlar hızla süzülmüştü yanaklarından dokunsan düşecek gibiydi fakat ayakta durmaya direniyordu
-"s sevgilin ??"
Daha fazla dayanamayıp hıçkırarak ağlamıştım ben onun hayran oldugum gözlrinden akmasıni istemedigim yaşların sebebiydim ve zorunda olduğum için hâlâ akmasına sebep oluyordum
-"bak ben kendime yeni bir sayfa açtım sende ağlama lütfen inan bana daha iyilerine layıksın "
Dizleri üzerine çöküp eliyle yüzünü kapatmış ve daha şidettli ağlamıştı hıçkırıkları kulağıma doldukça kendimden nefret ediyordum onu ağlatan bendim sözde ağlamasına dayanamayan ben
-"ağlama "
Birsüre öyle bekleyip yerden destek alarak yavaşca ayağa kalkmış ve gözlerime bakmıştı kızaran gözleriyle
-"ağltma o zaman yapma bunu bana gitme benden "
-"tae ... "
Devam edememiştim işte ne söyleyecektim ki kafamı sağıma çevirip dudaklarımi yalamış ve hafif öne eğmiştim
-"üzgünüm "
Tekrar ona döndüğümde kafasını hızla sağa sola sallamış ve ellerini saçlarına geçirip minik bir hıçkırığın ardından yüzüme dönüp kafasını hafif yana yatırmıştı
-"o zaman yaşamama gerek yok peri "
Hayır yapamazdım ben onu böyle bırakamazdım öleceksek beraber ölelim defalarca ölmesine dayanamam ben kapıyı biraz daha açtığımda kafamı hafif geriye çevirip jimine bakmış ve tekrar taeye dönüp kapıyı sonuna kadar açmıştım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ĐØØMEĐ TØ ŁØVE +18 PARK JIMIN
Ngẫu nhiênsmut ve argo kelimeler yer alacaktir rahatsiz olacaksan hiç girme uğraşamam