"ne yapacağız bu çocuğu yesung? doktoru pek iç açıcı konuşmadı."
siyah, uzun saçlı kadın eşine bakıp konuştu. boş ve karanlık odada eşi elindeki sigarasını içiyor, camdan dışarıya sinirli bakışlarını yolluyordu.
"bilmiyorum. ben sadece, ikisini de istemiyorum çevremde. ikisi de soyumuzun yüz karasından başka bir şey değil."
yüzündeki kırışıklar az buçuk belirginleşmiş, saçları beyazlamaya başlamış olan bu adam sıkıntıyla konuştu. oysaki oğulları olacağı için ne de çok sevinmişti en başında.
"yesung ağzını topla. onlar bizim çocuklarımız, yüz karası falan değil!"
kadın oturduğu yerden ayaklanarak, sinirle bağırdı. bu onun evlendiği, onun aşık olduğu adam olamazdı.
"hepsi senin pis kanın yüzünden cho hee!"
sinirli adam elindeki sigarayı bir hışımla pencereden atmıştı. arkasına dönüp rastgele elini savurmuş ve odadaki bazı eşyaların yere düşüp parçalanmasını sağlamıştı. karşısındaki kadın irkilmişti ama belli etmemeye çalışıyordu. sonuçta her kavgalarında, ortalığı yıkıp döktüğünü biliyordu.
"hepsi senin o iğrenç geninden oluyor!"
önlerindeki tek engel olan deri, kahverengi koltuğun etrafında dolaşıp, karısının karşısına geçti.
"biri dilsiz ve ağlak çocuğun teki! daha ağzından bir baba lafı bile duymadım!"
-
"sana yapma demiştim chanwoo! ne salak bir çocuksun sen? evin duvarlarını boyayamazsın! kaç kere söyleyeceğim bunu sana? derhal odana! cezalısın."
"hâlâ kendi yemeğini yiyemiyor musun sen? bıktım seninle uğraşmaktan! büyü biraz!"
"yaşıtlarına hiç bakmıyor musun? onların yanında küçücük kalmışsın! sen yemek yeme tabii!"
"yine mi chanwoo? gördüğüm en sakar çocuksun! kırdığın kaçıncı bardak bu?"
"chanwoo cezalısın! bugün çıkmıyorsun odandan!"
-
"diğeri ise sapık bir eşcinsel ve delinin teki!"
-
"bugün bay waterson ile oynamak istiyorum."
küçük çocuk, anne ve babasının kendisini tek başına bıraktığı bu koca evde, oyuncak seçimini yapıyordu.
"üzgünüm bayan jones. bay waterson benimle oynamayalı çok uzun zaman oldu. artık sizi kıskanıyor olmalı."
dolabından aldığı oyuncak bebeği, gülümseyerek yatağına getirdi küçük oğlan. ailesi evden gideli yaklaşık bir kaç saat olmuştu ve tek başına evde çok sıkılıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
chaotic marriage
Fanfictionruhumuzu birleştiren, bir yüzük değildi. - ilk 251019, son 180420