Dün yaşananlardan sonra ben kaçmış odama gelmiş ve bütün gece elim dudaklarımda sırıtmıştım.
Sabah abim anlamış gibi bana delici bakışlar atmıştı. Ben o'na kızıyor muydum sürekli boynundaki morluklar yüzünden.
"Yoongi Hyung neden öldürecek gibi bakıyorsun bana?" Jungkook abimin bakışlarında ezilirken konuşmuştu.
"Öpüştünüz mü siz?" İçtiğim su boğazımda kalırken Jungkook sırıtıyordu.
"N-ne alakası var abi ya?" Abim sinirliydi ama aynı zamanda bahsi geçen kişi Jungkook olduğu için rahattı.
Çünkü Jungkook kendisi gibi kıskanç ve korumacıydı.
Birdi iki oldular.
"Aptal mıyım ben Taehyung? Jungkook sana en değerlimi emanet ediyorum." Demişti. Bu konuya nereden gelmiştik ya biz?
"En değerlin, en değerlim hyung. Ona zarar vermem."
Senin en değerlim diyen ağzını yerim tavşan..
"Abi sussana ya!" Abim gülüp ağzıma salatalık tıkmıştı.
"Utandı bebek." Göz devirip yemeğimi yemeye devam etmiştim.
"Ben gidiyorum. Kendinize dikkat edin,Jungkook o paketten ne kadar eksildiğini sayacağım son günlerde çok sigara içiyorsun. Tae seninde son günlerde giydiğin etekleri fark ediyorum, hepsini attırtma bana." Abim bize söylenerek evden çıktığında evde Jungkook'la tek kalmıştık.
Tatlı bir utangaçlık vardı üzerimde ona karşı. Çokta kaçmak istemiyordum aksine sürekli yanında kollarında olmak istiyordum.
"Arkadaşlarım gelecek Taehyung. Bize katılmak ister misin?" Demişti Jungkook.
"Ben sizi rahatsız etmesem daha iyi aslında." Biraz yanıma yaklaştığı zaman nefesim kesilmişti. Hafif bir sigara kokusu olsa da kendisinden etkiletecek kadar güzel olan bir kokusu vardı.
"Seni görmek istiyorlar."
Benden bahsetmişti.
JEONGGUK ARKADAŞLARINA BENDEN BAHSETMİŞTİ.
Acaba ne demişti? Neyimden bahsetmişti?
"A-anladım olur o zaman." Dediğimde tavşan dişlerini göstererek gülmüş ve salona koşmaya başlamıştı.
Çok geçmeden Jungkook'un arkadaşları geldiğinde uke olanlar beni sorguya çekmişlerdi. Semelerse yanımızda bazı konulardan konuşuyorlardı.
"Eee Jungkook, siz nesiniz şimdi?" Demişti adının Jin olduğunu bildiğim kişi.
"Flört sanırım." Demişti Jungkook. Flörtten bir sonraki aşamanın sevgili olduğu gerçeği içimi titretmişti.
"Ha yani öpüşüyorsunuz, sevişiyorsunuz ama sevgili de değilisiniz?" Demişti tekrar Jin Hyung.
"Hyung onun yanında bu tarz şeyleri konuşmayalım. Çok utanıyor." Haklıydı bunlar arkadaşlar arasında konuşulan şeyler olsa da ben çok utanıyordum. Sadece Jimin ile konuşurdum bu tarz konuları.
"Amannn ilk başta bende utanırdım ama bir açılınca devamı geliyor. Üstelik Jungkook bu kadar güzel fizikli bir çocuğa nasıl dayanıyor bilmiyorum." Jungkook Jin hyung'un dediklerini kıskanmıyordu çünkü güveniyor gibiydi ona.
Sonrası işte Jin hyung'un beni korkutması ve aklıma girmesi ile geçmişti.
Sürekli 'İlişki cinsellikten geçer.' diyordu.