Bölüm 8:Hasta Bakıcısı

20 2 1
                                    

 

Poyraz gittikten sonra gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım fakat uyuyamıyordum.Yataktaki  konumumdan rahatsız olmuştum lakin dönemiyordum bacağımdaki ağrı hareket etmemi engelliyordu.Doğruldum ve uykum gelene kadar televizyon izlemeye karar verdim.Televizyonu açtım ve kanalları gezmeye başladım.Dünya’nın en aptal programı olan “Bu Tarz Benim”vardı.Modadan anlamayan insanları toplandığı bir programdı.Ece aklıma geldi.Bu programa bayılırdı hatta bir ara katılmayı düşünüyordu.Burdaki kızlara bakılırsa hepsine güzellik ve fizik yönünden taş çıkarırdı.

  Kapı tıklatıldı ve Poyraz içeri daldı.

“Uyumadın mı sen?”

“Uyku tutmadı.”

“Ağrın var mı?”

“Biraz.”

“Ahahah bunu mu izliyorsun?”

“Gerizekalı insanları gördükçe halime şükrediyorum.”

“Aslında sen de bir gerizekalısın.Hangi akılla o adama uyup oraya gittin?Ölebilirdin.”

“Ölmedim.”

“Bir anlaşma yapalım.Eğer bir yalanını daha yakalarsam sana yardım etmeyı bırakırım.”

“Yapmak zorundayım.Karanlığın içinde bir hiçin içinde en ufak bir ışık gördüğümde onu takip etmek zorundayım.Başka yolu yok.”

“Takip etmemiz gereken ışığı en iyi ben bilirim ve hiçbir şey için canını tehlikeye atmaya değmez.”

“Peki.”

“Umursamaz tavırların beni sinir ediyor.”

“Bir de bana sor.”   

“Uyumayı düşünmüyor musun?”

“Ağrı uyumamı engelliyor ayrıca uykum yok.”

“Yanına yatmamı ister misin?Masal okumamı falan?”

“Dalga geçmeyi kes.”

“Geçtiğimi kim söyledi.”

“Masal anlatabilirsin.”dedim ve terliklerini çıkartıp yanıma uzandı.

“Bir zamanlar Rosalie diye bir prenses varmış fakat bu prenses hep mutsuzmuş.Mutlu olmayı suç olarak görürmüş.Ne istediğini bilmezmiş.Ona en iyi gelecek şey çok yakınında olmasına rağmen hayatına girmesine izin vermezmiş.Amaçsızca karanlık bir yolun peşine takılmış.Gözü başka hiçbir şeyi görmezmiş…”

“Hikaye çok tanıdıktı.Hatta imalarla beni anlatıyordu.Masalın gerisi bulanıktı.Göz kapaklarım kapanmıştı.

Gözlerimi yorgunluktan açamıyordum.Kaç saat uyuduğumu bile bilmiyordum fakat hiç uyumamış gibi hissediyordum.Ev sessizdi.Yavaşça doğruldum ama bacaklarımdaki acı inanılmazdı.Yatağın kenarından destek alarak kalktım ve tutunarak odadan çıktım.

Poyraz neredeydi acaba?Ev büyük olduğu için onu bulmam pek kolay değildi ve bacaklarım da aramaya müsayit değildi.Teker teker merdivenleri inmeye başladım.Uzun bir çabanın ardından mutfağa ulaşmayı başardım.Birden gözüm buzdolabının üzerindeki fotoğrafa takıldı.Fotoğrafta bir kadın ve bir adamın resmi vardı.Fotoğraf siyah beyazdı.Poyraz ailesini trafik kazasında kaybetmişti.Büyük bir ihtimal annesiyle babasının fotoğrafıydı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 04, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIĞIN PEŞİNDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin