24

2.2K 259 168
                                    

Merhabalar şekelerim iyi okumalar diliyorum ve her hatama bir öpücük verip sizi bölümle başbaşa bırakıyorum💋

Abimin sııfına hiç düşünmeden daldım. Aslında düşünmemiş değildim, hatta dünden beri sadece bunu düşünmüştüm ben. Bu saçmalığı gerçekten birisine anlatmam gerekiyordu çünkü kendi kendime başa çıkamıyordum.

Bu konuda Sehun'a güvenebilir miydim? Kesinlikle hayır.

Belki abimin kız arkadaşı Cho Hee'ye de anlatabilirdim, Sehun'un saçmaladığı zamanları saymazsak en başından bunu dile getirip fark eden Cho Hee'ydi. Ama abimin kulağına gitmesinden korkuyordum. Gerçi Sehun'a söylersem direkt Baekhyun öğrenebilirdi. Bu durumda hangisinin öğrenmesi daha kötü olurdu emin değildim.

Sonuç olarak güvenilir bir seçeneğim yoktu, pamuk ipliğinde yürüyordum.

Girdiğim sınıfta en arkada bir grup halinde oturan tanıdığım yüzlere baktım. Hiçbiri henüz sınıfa girdiğimi fark etmemişti, hala vazgeçmek için bir şansım vardı. Ama aklımdan birtakım sorunlarım olduğu için adımlarımı o gruba doğru yönlendirdim, vazgeçmeyecektim.

Yaklaştığım sırada Baekhyun'un bakışları beni yakalamıştı ancak onun dalgalı saçlarının önüne düştüğü gözlerine bakmamaya çalışarak sırtı dönük olan Sehun'un omzunu parmağımın ucuyla dürtükledim.

Yüzü bana döndüğünde tekrardan ne kadar güvenilmez olduğunu düşünmeden edemedim. "Bir şey mi oldu?"

O bana cevap verdiğinde abim dahil herkesin yüzü bana dönmüştü. Abimin de yüzüne pek bakmamaya çalışıyordum açıkçası. Sadece Sehun'a bakmak benim için şu an en sağlıklısıydı. Sehun'un gömleğinin dirsek kısmından tutup çektim. "Bir şey konuşmamız gerekiyor."

Sehun işaret parmağıyla kendini göstererek "Benimle mi," diye sordu. Yüzündeki şaşkınlık dolu ifade çok haklıydı. Onunla hiçbir şey hakkında konuşmayacağımı biliyor olması güzeldi ama işler değişmişti işte.

"Sehun'la mı?"

Aynı anda hem abimden hem de Baekhyun'dan çıkmıştı bu soru. İkisinin de yüzüne bakmaktan kaçındığım halde bunu sormaları gerçekten çok iyi olmuştu. Onlara kısaca bakıp başımı salladım ve tekrardan Sehun'u gömleğinden çektim. "Neden hala oturuyorsun? Gelsene."

Sehun kalktığı için onu arkamdan sürüklemem ve koridora varmamız kolay olmuştu. Sehun hala şaşkın bakışlarıyla bana bakıyordu. "Benimle konuşmak istediğinden emin misin?" Başımı tekrar onaylar anlamda salladım. "Ama önce aşağı inelim."

"Neden?"

Başımla sınıfın kapısından bedeninin yarısını uzatarak paranoyak bir şekilde bize bakan abimi gösterdim. "Bu şartlar altında konuşamam."

Sehun gülerek söylediğimi onaylamış ve beraber kendi sınıfıma kadar gelmiştik. Burası her yerden daha güvenilirdi. Ben kendi sırama oturduğumda o da masamın kenarına oturduğunda bu sahne bana oldukça dejavu yaşamış hissi vermişti.

"Hadi dökül."

Sınıfta gözlerimi gezdirdim. Çoğunluk dışardaydı, sınıfta olanlar da kendi halindeydi. Saçımı kaşıdım. "Öncelikle sana hiç güvenmediğimi bilmeni istiyorum."

"Aşalım bunları artık."

Gözlerimi devirdim. Parmağımla biraz der gibi işaret yaparak "Bana birazcık güven versen şu an hemen konuşabilirdim."

"Chae Young." Sehun bir anda ciddileştiğinde ben de ciddileştim. "Efendim?"

"Bana güvenebilirsin."

LIAR | BYUN BAEKHYUN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin