DRAMIONE | TEXTING

1

rweasley5: hey malfoy

dmalfoy: ne var weasley

dmalfoy: tahmin edeyim

dmalfoy: granger

rweasley5: doğru bildin malfoy

rweasley: eğer ona bir daha bulanık diyecek olursan merlinin donu üzerine yemin ederim ki seni gebertirim

dmalfoy: lütfen gebertme beni weasley yalvarırım

Görüldü

**

dmalfoy: granger

dmalfoy: sevgiline söyle

dmalfoy: eğer bir daha mesaj atarsa engellerim

hermgranger: iyi fikir malfoy

dmalfoy: ciddiydim

hermgranger: ben de öyle

dmalfoy: sinir bozucusun granger

hermgranger: sen de malfoy

dmalfoy: her söylediğime şöyle cevap vermesene

hermgranger: zamanımı kütüphanede ders çalışarak geçirmek yerine seninle konuşarak geçirdiğime inanamıyorum

dmalfoy: ben de sana hala bulanık demediğime

hermgranger: ee ne bekliyorsun

dmalfoy: canım istemedi

dmalfoy: ama şimdi o sinir bozucu sevgilin korktum sanar bulanık

hermgranger: ben de ne zaman söyleyeceksin diye bekliyordum malfoy

hermgranger: ayrıca ron benim sevgilim değil

dmalfoy: sevgilin olup olmaması umurumda değil

dmalfoy: yeter ki o kanıbozuk bana yazmasın

Görüldü

Hermione telefonunu kapatıp üzerine dar siyah bir kot pantolon ve sade kapüşonlu kalın bir kazak giyip kütüphanenin yolunu tuttu. Aslında ders çalışası yoktu, sadece biraz oyalanmak istiyordu.

Kütüphaneye neredeyse varmıştı ki o malum kişiyle karşılaştı. Kendisini görünce yine o sinir bozucu alaycı tavrını takındı. Hermione ona görmezden gelmek için büyük savaş veriyordu. Cidden her yerden çıkmak zorunda mıydı bu çocuk?

Draco, o yanından geçip gidene kadar kendisine baktı. Hermione tam savaşı kazandığını düşünürken arkasından seslendi. "Granger, yine mi kütüphaneye?"

'Lanet olsun' diye geçirdi içinden. Ona bakmadan yürümeye devam etti. Tabii Malfoy boş durur muydu, arkasından geldi.

"Biliyor musun Granger, bulanık olman dışında, aslında güzel kızsın yani, benim tipimsin falan ama çok sıkıcısın. Seninle flört bile edilmez."

Hermione onu dinlemiyormuş gibi önüne bakıp yürüyor, arada da gözlerini deviriyordu. Malfoy da kızın yanında, ona bakmadan yürüyordu.

"Ee konuşmayacak mısın?"

Malfoy kıza dönüp sorarcasına baktı. Hermione duruşunu hiç bozmadan yürümeye devam etti.

"Cidden sen nasıl kızsın ya? Okulda safkan bile olan kızlar benimle konuşmak için kıçlarını yırtıyor sen yüzüme bile bakmaya yeltenmiyorsun. Yani şu kadarcık bile etkilenmediğini söyle."

Hermione'nin sabrı tükenmişti. Durdu ve bıkkınlıkla Malfoy'a baktı. "Etkilenmedim. Hiçbir zaman da etkilenmeyeceğim." dedi ve gitti. Malfoy'un yine gelmeyeceğini düşünüyordu. Haklıydı, gelmedi ama arkasından seslendi. "Bir gün Granger, bir gün ayaklarıma kapanıp seninle çıkmam için yalvarıyor olacaksın. Tabii ben de seni reddedip arkama bile bakmadan gideceğim." dönüp gitti. Hermione gözlerini devirip kendi kendine söylendi. "Eminim Malfoy."

**

Yeşil kurbağa."

Draco Slytherin ortak salonuna adım atınca Blaise'i görüp selam verdi. Karşısına gidip deri koltuklardan birine uzandı. İç çekip karşısında oturan Blaise'e baktı. "Şu Granger denen kızı kendi ellerimle öldürmek istiyorum."

"Yine noldu." dedi Blaise bıkkınlıkla. Draco'nun Granger'dan ve ötekilerden şikayet etmesine alışmıştı artık.

"Yani böyle bir kız gördün mü sen hiç. Şu kadar bile etkilenmiyor. Bir bulanık olmasına rağmen kendisiyle ilgilendiğimi söylüyorum şu kadar heyecanlanmıyor." diye söylendi. "Abi sen de her fırsatta bulanık diyorsun kıza tabi etkilenmez."

"Ne fark eder takmıyor bile." Blaise Draco'ya aptalmış gibi baktı. "Sorun da o ya zaten seni takmıyor, s*kinde değilsin kızın."

Draco homurdandı. "Benimle alakası yok, o kızı kimse tavlayamaz. Duygusuz öküzün teki çünkü." Blaise ona yeter bakışı attı. "Neyse, şey diyecektim haftaya Snape'in verdiği şu ismini hatırlayamadığım iksiri götürmemiz gerekiyor."

"Barış yudumu." diye araya girdi Blaise. "İşte ondan, benim için de yapsana." dedi Draco emir verir gibi.

"Neden yapayım ki." dedi Blaise haklı olarak.

"Bilmem ne istiyorsun?"

"Bir iddiaya girelim mi? Sen haftaya kadar Granger'ı tavlarsan yaparım. Draco saçmalama der gibi baktı. "Bunu nasıl yapacak mışım? O kızı kendi uğraşlarımla aylardır tavlayamıyorum 1 haftada nasıl yapayım."

Blaise omuzlarını silkti. "Beni ilgilendirmez orasını sen düşün."

"Abi tam bir p*çsin. Neyse tamam kabul ediyorum o iksiri hayatta yapamam."

Evet yine ben ve evet yine yeni hikaye
İnş tutar bu texting yazmak çok hoşuma gidiyor ama tabi textinglerle gitmez bütün hikaye normal kısımlar da olucak

Her neyseee beğendiyseniz oylamayı unutmayın yeni bölüm yakında gelir :)