6

776 62 16
                                    

"Selam Granger!"

Soğuktan burnu kıpkırmızı olan Hermione gözlerini devirdi. "Tabii ki sensin."

Draco tek hamlede yanına oturdu ve kıza döndü. "Beyaz atlı prensini mi bekliyordun?"

Hermione ortamdan rahatsız olduğunu belli ederek yüzünü buruşturdu ve başını hafifçe eğdi. Ona yüz vermek istemiyordu. Draco da sırıtarak önüne döndü ve antrenmanı izlemeye başladı.

"Neden buradasın, Granger? Sen Quidditch'den nefret edersin."

Hermione yine ona bakmadan konuştu. "Harry için buradayım. Sadece sakince oturup beklemek istiyordum."

Draco tekrardan kıza döndü. "Seni heyecanlandırdığım için üzgünüm sakin kalmak istersen gidebilirim." Hermione sinir bozucu bir ifadeyle Draco'ya döndü. "Beni heyecanlandırabilecek son kişi bile değilsin Malfoy."

Draco sırıtarak Hermione'ye iyice yaklaştı. "Bana Malfoy demene bayılıyorum Granger. Bu arada-eliyle burnuna dokunup-burnun kızarınca çok şirin oluyorsun." gülümsedi.

Hermione hızlı bir hareketle Draco'nun elini burnundan çekip geri çekildi. Yüzünün hafifçe kızardığını hissedebiliyordu. Draco ise uzatmayıp tekrardan önüne döndü.

-30 DAKİKA SONRA-

Hermione antrenmanın bittiğini gördüğü an yerinden fırladı. Tam aşağı inecekken bileğinde Draco'nun elini hissetti. Hermione bıkkınlıkla arkasına döndü. "Yine ne istiyorsun?"

Draco'nun tavrı hiç alaycı değildi aksine ciddiydi. "Bugün söylediğim o şeylerde ciddi değildim. Beni affeder misin?" Hermione kaşlarını çattı, ona inanmak istiyordu ama daha bugün kendine insanlara bu kadar çabuk güvenmemesi gerektiğini söyleyip durmuştu. Kendi sözünden dönmeyi aklından bile geçirmedi.

Gözlerini, Malfoy'un bileğindeki eline dikince bileğini bıraktı. "Seni affetmeyi istiyorum Malfoy, gerçekten. Ama daha birkaç saat önce söylediğin gibi aptallık yapmaya niyetli değilim." Arkasını dönüp gitti.

Draco, Hermione gidince derin bir nefes aldı. Suçluluk duygusu nedense üzerinden gitmiyordu ve onu affetmediği sürece de gitmeyecekti. Peşinden onu affetmesi için de kırk takla atmak istemiyordu, sadece bir özür yeterli olur sanmıştı ama bu sefer bu olayları tamamen unutup görmezden gelmeyi tercih etti. Hermione'yle uğraşmak istemiyordu, görmezden gelmek en kolay yoldu. Daha sonra kalkıp Slytherin ortak salonuna gitti.

**

Hermione Harry'yi görünce gülümsedi. "Bugün çok iyiydin." Kendini gururlu bir anne gibi hissediyordu. Harry de gülümsedi.

"Bu soğukta neden izlemeye geldin ki, donmuşsun."

"Kaçırmak istemedim." Başka bir yalan. Harry'yle konuşmak için bu soğuğa katlanmıştı ama sonra vazgeçmişti. Son olayları anlatırsa bir şeylerin ters gideceğini hissediyordu. Kimse bilmezse her şey daha normal olabilirdi belki de. Birkaç gün içinde bunu düşünmeyi bırakıp tekrardan sıradan Hermione Granger olmak istiyordu ve Hermione Granger sınavlar ve ödevler dışında bir şeyi bu kadar düşünmezdi. "Hadi gidelim." daha sonra Harry'yle beraber sohbet ederek Gryffindor ortak salonuna gittiler.







kısa bir bölüm oldu ama herkes yeni bölümü sormuş. bu sıralar aşırı yoğunum dersler, sınavlar derken. birkaç gün önce de merdivenden düştüm onun yüzünden yatmaktan başka bir şey yapamadım ödevlerime falan zar zor yetiştim. bölümü bu yere kadar bi süre önce yazmıştım şimdi atayım dedim saatin farkındayım ama sabahı bekleyemeyeceğim.

her neyse hepinize iyi geceler💖

DRAMIONE | TEXTINGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin