3

1.1K 80 28
                                    

Hermione sabahın 7'sinde duyduğu sinir bozucu sesle yüzünü buruşturdu. Bugün Pazartesi'ydi, erken kalkmak zorundaydı. İstemeye istemeye kalkıp alarmını kapattı ve uykulu gözlerle lavaboya ilerledi. Yüzünü yıkayıp dişlerini fırçaladıktan sonra üniformalarını almak için dolaba ilerledi. Ginny hala uyanmamıştı. Tanrım, her gün alarmını kurmayı unutuyordu. "Ginny, uyan!"

"5 dakika daha"

Hermione uğraşamazdı. Tekrar uyandırmasa 5 dakika sürmeyeceğini biliyordu ama umursamadı. Artık alarmını kurmayı öğrenmeliydi. Uyuşuk bir şekilde üniformalarını giydi ve aynaya baktı. Saçı süpürgeye benziyordu, biraz uğraşınca düzeltti. Sırt çantasına birkaç kitap ve telefonunu atıp yatakhanenin kapısına yöneldi.

Bugün Malfoy'la buluşacaktı. Neden kabul etmişti ki? Boşuna gerilecekti. Sonra hızlıca tekrar aynaya baktı. Yüzü çok soluk duruyordu. Biraz renklendirmek için hafif bir ruj ve allık sürdü. Artık kendisini daha iyi hissediyordu. Sonunda çıkıyordu ki telefonuna gelen mesajla olduğu yerde durdu. Telefonunu çantasından çıkardı ve mesaja baktı. Malfoy'dandı. Kim bilir yine ne saçmalamıştı.

dmalfoy: granger geliyorsun değil mi

hermgranger: sana da günaydın malfoy

hermgranger: daha 3 saat var

dmalfoy: biliyorum

dmalfoy: sadece emin olmak istedim

hermgranger: tamam artık öğrendin

dmalfoy: sinir bozucusun derken ciddiydim granger

dmalfoy: biraz nazik olsana

hermgranger: bunu 3 yıl boyunca benimle bulanık diye dalga geçen biri mi söylüyor

dmalfoy: 4

dmalfoy: bu yılı unuttun

hermgranger: malfoy

dmalfoy: efendim

hermgranger: seni engellemeden sus

dmalfoy: eğleniyorduk işte granger

hermgranger: sus artık malfoy

hermgranger: yoksa kahvaltıyı kaçıracağım

dmalfoy: bu gidişle 70 kilo olacaksın

dmalfoy: sonra sana bakmayacağım

dmalfoy: yediklerine dikkat et malfoy

hermgranger: ne

dmalfoy: ne

hermgranger: malfoy u kastettim

hermgranger: bana malfoy dedin

hermgranger: malfoy

dmalfoy: ee ne var granger

dmalfoy: sana bulanık dememe bu kadar takılmıyorsun

hermgranger: malfoy

dmalfoy: evet

hermgranger: sus

dmalfoy: tamam

Görüldü

Hermione ortak salona indikten sonra etrafına bakındı. Yıllarca hoşlandığı çocuk orada Lavender Brown'la oturmuş sohbet ediyordu. Ron'dan vazgeçeli aylar olmuştu. Kendisinden hoşlanmıyordu, zamanını Lavender'la onu izleyip kendine işkence ederek geçirmeyecekti. Zaten eskisi kadar hoşlandığı da yoktu ondan. Sadece hala bu ona ağır geliyordu.

Dikkati omzuna dokunan elle dağıldı, gelen Harry'ydi. Ona döndüğünde suratı asıktı. Hermione'nin Ron'u izlediğini görmüş olmalıydı. "Ben iyiyim." dedi Hermione burukça gülümseyerek. Daha sonra önüne dönüp hızlı adımlarla ortak salondan çıktı. 'Daha fazla kendime işkence etmemin bir anlamı yok.' diye tekrarladı içinden. 'Ron Lavender'ı seviyordu ve biz sadece arkadaştık, sanırım hep de öyle olacaktık.'

**

dmalfoy: kahvaltıya gelmedin

hermgranger: aç değilim

dmalfoy: sabah kahvaltıyı kaçıracağından korkuyordun

hermgranger: sorgulama işte malfoy

dmalfoy: iyi olduğuna emin misin

hermgranger: değilim malfoy

hermgranger: peki yapabileceğin bir şey var mı

hermgranger: yok

hermgranger: o yüzden sormayı bırak

dmalfoy: kütüphanedesin değil mi

hermgranger: neden sordun

dmalfoy: kütüphanede misin değil misin söyle işte granger

hermgranger: değilim

dmalfoy: neredesin

hermgranger: seni ilgilendirmez

dmalfoy: ilgilendirir

hermgranger: iyi

hermgranger: gölün önündeyim

hermgranger: buraya gelme yalnız kalmak istiyorum

dmalfoy: çok geç

hermgranger: malfoy uzaktan bana bakmayı keser misin

hermgranger: yalnız kalmak istediğimi söyledim

dmalfoy: yalnızsın zaten

hermgranger: sen bana dik dik bakarken kendimi yalnız hissetmiyorum malfoy

hermgranger: git artık

hermgranger: ve her neyin peşindeysen beni bulaştırma

Görüldü

Hermione son mesajı da yazıp telefonunu sessize aldı ve kapattı. Yazıp yazmaması umurunda değildi. Şu an tek düşünebildiği şey çok aptal olduğuydu. Hatta o kadar aptaldı ki kendini burda yiyip bitiriyordu. Ron'a karşı eskisi gibi hissetmese bile insanı üzüyordu. Arkadaş olarak bile eskisi kadar vakit geçirmiyorlardı artık. Lavender bir saniye bile yalnız bırakmıyordu Ron'u.

Esen rüzgarla titrediğini hissetti. Gölün etrafı her zaman soğuk olmuştu. Ne kadar üşüse de ordan kalkmak istemiyordu. Burası onu rahatlatıyordu. Daha sonra sırtına bırakılan bir ceketle düşünceleri bölündü. Hermione sinirle iç çekti. Arkasını dönüp bakmasına bile gerek yoktu. Şüphesiz Malfoy'du. "Beni yalnız bırakmanı söylemiştim Malfoy." dedi aynı zamanda ceketi arkaya iterken. Ama Malfoy çabuk vazgeçmezdi. Hermione'nin yanına oturdu ve onun yaptığı gibi gölü izlemeye başladı.
"Evet söylemiştin ama hep senin sözünü dinleyen biri olmadım."

Hermione iç çekti. "Aptal değilim Malfoy. Ne kadar farklı davrandığının da farkındayım. Birden ne değişti senin için? Artık safkan falan mıyım?" Malfoy bir süre bekledikten sonra dudaklarını araladı. "Farklı davranmıyorum sana öyle geliyordur." Göle bakmaya devam ediyordu. Hermione alayla güldü. "Neyin peşindesin Malfoy? Biriyle iddiaya falan mı girdin?" dedi Hermione.

Hermione bunu şakasına söylese de Draco'yu epey korkutmuştu söyledikleri. Gözleri kocaman açılırken genç kıza döndü. "İddia mı, iddia nerden çıktı?"

Hermione'nin kaşları çatıldı. Malfoy bir şeyler saklıyordu, korkusundan belliydi. Ama ne yapıyorsa onun oyununa düşmek istemiyordu. Karşısındaki Malfoy'du, gerçekten onunla flört eden sıradan biri değildi. Bir amacı vardı ve Hermione bunu öğrenmeden peşini asla bırakmayacaktı.








Evet merhaba yine ben

Yb yorumu almasam hikaye yazdığımı unutuyorum o yüzden gecikiyor bölümler. Ayrıca bölümleri kısa tutuyorum çünkü uzun olunca yazma hevesim kaçıyor çok uğraşıldığı için böyle daha bana göre. Her neyse uzatmayacağım oylamayı unutmayın hepinize iyi günler :)

DRAMIONE | TEXTINGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin