Arabanın fren yapmasıyla irkilerek açtım gözlerimi. Hani filmlerdeki gibi fabrika yada baraka, orman evi falan bekliyordum ama duvarları dipdibe olan sıralı bir sürü müstakil evlerden birinin önünde durmuştu araba. Adam bana doğru döndüğünde doğruldum. Adamın sert ve soğuk tavırları normal şartlarda bir insanı korkutabilecekken beni silah zoruyla arabaya bindirmişti. Bundan daha kötüsü olamaz diye düşünüyordum dün. Ama böyle bi adamla ve onun sana sert bakışlarının altında bir arabada olmak gerçekten daha kötüsüydü. Artık daha kötüsü olabileceğine de emin olmuştum. Sanki korkan ben değilde oymuş gibi telaşla inip benim olduğum tarafın kapısı açtı. Kolumdan hırsını alırmışcasına sıkı tuttu. Ben arabadan ne olacaksa olsun ve bitsin artık düşüncesi ile inerken. O da beni kaçmamam kaçsam da geri bulacakları konusunda uyarıyordu. Hızlı adımlarla evin içine girdik. Ev aşırı sayılamayacak kadar olsa da büyük ve güzel bir evdi hiç eli silahlı bir adamın getireceği bir yer olarak burayı düşünmemiştim. Ben evin içersine dikkatli dikkatli bakarken. Karşımdan gelen adamla. Kendimi bırakmam bir oldu. Gözümü açtığımda başımda yine o vardı. Bu oydu yanlışlıkla girdiğim yerde bi adamı öldürdüğünü Bi adamı ise öldürürtüğünü gördüğüm adam. O notu bana gönderen adam. Ona geleceğimi biliyordum ama öyle bir caninin karşısında olmak öyle korkutmuş ki beni bayılmışım. Bana bakan gözlerini görünce irkildim. Uyandığımı görünce. Benim aksime rahat bir tavırla;
- O kadar korkunç muyum ben ya?
dedi sırıtarak . Ve bana iki gündür tramva yaşatan o değilmiş gibi gülmesi sinirimi bozmuştu. Cevap vermedim sadece omuz silktim. Nerede olduğumu öğrenmek için doğrulup etrafa baktım. Küçük bir odanın pencerenin kenarında ki tek kişilik yatağında yatıyordum. Yatağın ayak ucunda ise bir kitaplık vardı. Onu katil olarak düşündüğüm için kitap okuması gülümsemesi çok garip geliyordu. Kafamda daha çok hiç konuşmayan sert mizacı olan birisi olarak kurmuştum. Onu ilk birini öldürürken gördüğümde peşimden bağırdığını duymuştum ama sesi bile beni korkutmayacak derece yumuşaktı. Ben hala odayı incelerken. O da yatağın yanındaki masanın önünde yatağa ters duran sandalyeyi alıp yanıma koyup oturmuştu. Ona doğru döndüm. Ve konuşmaya başladı.
-Korkmakta haklısın sonuçta görmemen gereken şeyler gördün. Bunları kimseye anlatmayacağını biliyorum ama yine kaçmaya kalkarsın diye ve emin olmak için burada kalacaksın.
Gözlerim kocaman açılınca ekledi;
-Tabi senden emin olana kadar.
Benden ne zaman emin olacaktı ki. Onunla kalma fikri normal olarak çok korkutucu gelmişti. Bu yüzden onu kimseye söylemeyeceğime ikna etmeye çalışmıştım. Ama istediğim cevabı vermemişti. Hatta doğru düzgün bir cevap vermemişti ve dışarı çıkmıştı. Camdan baktığımda sokağı gördüm sokakda çok denmese bile insanlar vardı ve evler vardı ıssız bir yer olmaması benim işime yaradı diye düşünerek bağırmaya başladım. İlk önce eve girer girmez gördüğüm takım elbiseli adamlardan biri koşarak geldi. Onu görmeme rağmen bağırmayı kesmedim. Dışarıya mimikleriyle bir işaret yapıp. Yanıma geldi ve ağzımı eliyle kapattı. Daha çok bağırmaya başladım. Ve içeriye o geldi demek ki onu çağırmalarını söylemişti ağzımı eliyle tutan adam. Sonra ona sen çekil der gibi yapınca o odadan çıktı. Ben ona sinirli sinirli bakarken bağırmayı bırakmıştım. Yanıma oturdu tekrar fısıldarmış gibi;
-Sesini dışarıya duyurmana izin vermeden kapıda duranlar seni bayıltır. Duyursan bile kimse seni kurtarmaya çalışmaz çünkü benden korkan tek kişi sen değilsin.
Diyerek gözünü kırptı. O böyle rahat konuştukça benim duygularım korkudan çok sinirine dönüşüyordu. Anladın mı dermiş gibi kafasını salladı. Ben yine cevap vermek yerine sadece omzumu silktim. İmalı imalı bakarak odadan çıkıyordu ki seslendim.
-Sen kimsin?
Arkasını döndü gülümsedi ve konuşmaya başladı;
- Cinayet işlediğimi gördün kimseye söylememen için burda tutuyorum sen de kimlik bilgilerimi mi soruyorsun. Dedi ve sırıtmaya başladı. Benim sorduğum kimlik bilgileri değildi ki en azından ismiydi.
-Senin dediğin gibi seni cinayet işlerken gördüm ve kafamda cani adamsın kimlik bilgilerini değil de en azından ismini söylersen cani adam diye düşünmekten vazgeçerim.
Tekrar güldü. Nesi komikti ki ismini sormuştum gülerek konuşmaya başladı;
-Şimdi işim var dönünce tüm vaktimi sana ayırırım muhabbet ederiz merak etme. Deyip tekrar göz kırptı ve odadan çıktı. Ne yani ben onunla muhabbet etmek mi istiyordum. Sanki ondan kaçmak isteyen ben değilmişim gibi sana vaktimi ayırırım diyordu. Ben böyle sinir olurken. Geri döndü ve işrat parmağını havada sallarken;
-Dediğim gibi burdan kaçmak yada diğer insanlara sesini duyurmak istersen hiçbir şey başaramazsın aksine daha kötü olur.
Dedi ve odadan çıktı hem tehtit ediyordu hem gülümsüyordu. Sesini incelterek konuşmasının onun kötü biri olmasını değiştirmeyecek olmasını bilmesi gerekiyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anlatsam Roman Olur
Mystery / ThrillerHep yazmayı deniyorum yeteneğim var ama sonuç yok sanırım :) yazım hataları ve anlatım bozuklukları için özür dilerim