Acaba Neydi??

89 13 4
                                    

O sırada Deniz telefonuyla birşeyler vızıldıyordu, en son duyduğum laf:

- Biliyorum şimdi söylenecek laf değil, ama bunu söylemem lazım içimde daha fazla tutamayacağım. Hadi ben kalıyorum, Melek geldi hadi seni haberdar ederim.

- Tmm hadi abi kolay gelsin sana.

- Saol dostum. Byyy ( optum deseydi tam olurdu )

Acaba bana ne söyleyecekti? Uff bu çocuk beni öldürüyo ,bitiriyo. Neyse Deniz telefonundan sonunda ayrılabildi. ( Resmen telefonla aşk yaşıyo. Ben olmasam o telefonuyla gül gibi geçinip gider. )Derken arabanın ön koltuğuna oturdum.

- Eee nereye gidiyoz?

- Sürpriz?

- Sen beni öldüreceksin Deniz! Sen psiko manyak mısın acaba ?

- ( gülerek ) Yeni yeni laflar üretiyosunuz hergün.

- Alay etme.Vurarum seni haaa. ( kırolasma Melek )

-(bi yandan sırıtarak bir yandanda ellerini havaya kaldirip) tamam tamam teslim oluyorum, vurma abla!

- sen kime abla diyon, benim salam yoktur ha. ( Allam yaa nssı da sırıtıyo, yerim seni dadlı çocuk) Yaa hala gelmedik mi?

- Az kaldı sabrediniz lütfen

- uff tamam yaa.

- Bileydim sizin bu ksadar nazlı olduğunuzu sevgili olmazdım.

-olmayaydın beyefendi.

- Şaka yaptım şaka şaka. Hıh! işte burası.

-Burası normal bi kafe.

-Ne oldu beğenmediniz mi ?

- Yani bizim otlardada böyle kafe var, niye buraya geldik. Hayır benzine yazık.

- Gerçekten burayı hatırlamadın mı??

- Çok güzel soru? ( öğretmen sözlüye kaldırır gibi hissettim şuan) Hıı şimdi jeton düstü beynime. Burası seninle ilk tanıştığımız yer.

- şükür hatırladınız yani.

- Ne konuşucaz peki?

- Ayakta mı konuşucaz?

- Evet, haklısın oturalım.

Derken ilk tanıştığımız zaman oturduğumuz masaya oturduk. Diyeceksiniz ki o zamandan bi yana deklarasyon bozulmaz mı? Diyosunizdur. Bu kafenin sahibi Denizin uzaktan akrabası. Büyük ihtimalle o istemiş. Derken masaya oturduk. Deniz bişey söyleyecek gibi bakıyordu bana. Ve bana :

- Ş-şşee-şeyyy

- Neyy?

- Şeyyyyy ben sana bişey söyleyeceğim de na-nasıl söyleyeceğini bilmiyorum.

- Söyle, sakin ol .

- Ben aslında, seni buraya bunun için getirdim.

- Ne için? Der demez telefonun çaldı. Ve Denize yönelerek:

- Deniz ben bi telefona bakayım, daha sonra konuşuruz, babam arıyo ,acil olabilir. Tmm sugar boy seni!

- TmM sugar girl ( yanlız türkçe bizden gitti gidiyor. Türkçemiz bozuldu. ) Telefonda babam :

- KızımmMelisa çok hastalanmış. Hem de çok fazla, yıkıyo falan her yerleri gelde bi yardim et sakinleşti deniyorlar. İğneyi vurdurtmuyo, seni istiyooo.

- Napım, bahane vurdurtsun, çok mu umrumda sanki.

- Kızım o senin ablan

- Bi yaş büyük diye abla oluyo?

- O bizi istemezse ben hiç istemem.

- Kızım burada sağlığı söz konusu, kavganı sonra edersin. Hem öyle söyleme, yeni yeni atlstıvak, yavaş yavaş kolay mı bu şok yaşıyo dedi doktor.

- Uffffff tmm geliyorum lanet olsun ki geliyorum. Ve telefonunun kapatma noktasına bssıyorum, ve kapattık. Ve masaya oturmadan montumu giyinip, çantamı aldım Denize yönelerek :

-Deniz hastaneye gidiyoruz, Melisa delirmiş yine. ( hakikaten delimiş olmasın lan , ayy inş olur da tımarhaneye yattığını da görüyim. )

- Konuşmamış??

- Maalesef daha sonra konuşmamış gerekiyo. Hadi koş babam çabuk ol dedi.

- ( içimden su melisaya o kadar çok sovuyordumki ona, bi söyletmedi mübarek ) Uff tmm hadi binelim arabaya.

Ve arabaya bindik. Derken masada olanlar aklıma geldi, acaba ne söyleyecekti, bu kadar önemli. Heyecanlıydı ve bir türlü söyleyemedi. Acaba neydi??

Yorum ve vote gelmezse eğer bölüm eklemeyi düşünmüyorum, lütfen bölümü okuduktan sonra voteleyin. 200 e ya klasik okuyan var, ve hic vote ve yorum yok. voteleyin lütfenn!!!
Sınır: + 4 vote
Voteler tamamlayınca bölümü koyucam.:-) :-) :-)

MUTLULUK  İSTİYORUM ( Düzenlenecek )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin