Şehzade suya atlar. Talustan arkasından şaşkınca bakıyordur. Arkasından bağırır.
T: Dur!
Şehzade durmaz. Çok iyi yüzücüdür. Kolyenin peşine kapılır akıntıya. Talustan arkasından korkuyla gider. Koşuyordur.
T: dur...senden önemli değil!
Şehzade durmaz çünkü duymaz. Aklında sadece prensesi için o kolyenin önemli olduğu vardır. Bi süre sonra gözden kaybolur suyun içinde. Talustan koşmaktan yorulmuş ve korkmuş şekilde olduğu yere çöker. Ağlamaya başlar. Bi süre sonra şehzade sırılsıklam şekilde elinde kolyeyle çıkar sudan. Talustan onu görünce hemen ayağa kalkar. Koşarak boynuna sarılır. Ağlayarak
T: çok korktum
Abdulhamid şaşırır. Ama gülümser. Sarılınca kolunu dolar ona. Kokusunu içine çeker.
A: Neden? Burdayım.. Kolyenin önemli olduğunu söyleyince getirdim sana
Talustan nefes nefese
T: senden önemli değildi... Sana birşey olsaydı
Şehzade gülümser bunu duyunca.
A: Benim güzel müstakbel zevcem... Senin duan korur beni... Korkma... İyiyim... Çok iyiyim... İyi yüzücüyümdür
Göz kırpar sevdiğine. Geri çekilir sonra ıslanmasın daha fazla diye. Sırılsıklamdır. Talustan elinden tutar.
T: hadi gidelim üşüyüp hasta olacaksın
A: Ama bir şeyler yiyecektik... Beraber zaman geçirecektik.. Bir şey olmaz... Senle zaman geçirmek istiyorum ben
T: hayır... Gidiyoruz hasta olmanı istemiyorum
Gülümser.
A: Ben saraydaki hekimimi yollayım en iyisi. Ben özel hekimimi buldum kendime
Gülerek prensesi de alır gider ordan sevdiğini evine bırakır ordan da saraya geçer.
Talustan abisinin yanına gider.
T: gelebilir miyim?
H: Gel kardeşim. Ben de seni çağıracaktım. Konuşacaklarım var
Talustan yanına gider. Oturur.
T:ne konuşacaksın abi
H: babamlarla görüştüm.. Kabul ettiler. Amalaf söz olmasın her şeyi usulüne göre yapalım dediler
T: nasıl yani?
H: Yani direkt şehzadeyle bir nikahla haremine girmeni istemediler. Nişan düğün aklına ne gelirse usulüne göre
Talustan gülümser.
T: zaten öyle olucak abi
H: O halde haber verebilirsin... Hazırlıklara başlayalım...
Hüseyin kalkıp odasına gider. Talustan da heyecanla odasına gider sağa sola yürümeye başlar heyecanla. O sırada cama gelen küçük taşla sıçrar. Hemen camın yanına gider. Açar. Karşısında şehzadesini görünce şaşırır. Hemen odasından çıkıp aşağı iner. Şehzade ordadır. Elinde kuş kafesi vardır. Kenara bırakır. Prenses iner inmez sarılır.
A: Bak sana bizi kavuşturan o kuşu getirdim.. İyileşmiş şekilde
Talustan gülümser. Ayrılırlar. Hemen kuşun yanına gider. Eline alır
T: sen iyileştin mi?
Şehzade izler talustanı. Onun merhametine hayrandır.
A: Bu kuşa bir isim verelim.. Sende kalsın... Zamanı gelip de karım olduğunda... Saraya senle beraber o da gelsin...
Talustan ona döner. Ayağa kalkar.
T: ne olsun ismi...?
Der aşkla bakarak
A: Hmm... Şanslı.. Nasıl? En büyük şansı sensin o kuşun...
Talustan gülümser.
T:mucize olsa olur mu?
Kafa sallar.
A: Mucize... Olur gönlümün süruru..
Güler. Öpmek için yaklaşır. Talustanın babası İbrahim talustan orda belirir.
İ: Ne oluyor?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hünkar Sultan Aşkı - ARA VERİLDİ
Ficción históricaPayitaht 'ın en asil çiftinden bir aşk hikayesi... Bidar Sultan & Abdülhamid Han ❤️