5.Bölüm:Hamileyim!!!

1K 1K 549
                                    

Bazen soğuk oluyor burası.
Üşüme sırası,
Bana gelince.
Birer birer yakıyorum boş kelimeleri.
En çok da,
Umutsuzluk yanarken
Isıtıyor yüreğimi.

Daha iyi olacak,
Daha güzel.
Sende yak gemileri.
Daha güzel yak...


LEVAMİ - 5.Bölüm : Hamileyim!!!

(Berkay'ın ağzından)

Telefonda Kaan ile konuşuyordum. Bana okulda neler yaptıklarını anlatıyordu. Biz uzaklaşma aldığımız zaman okulda hiçbir farklılık olmamış. Bu sebepten dolayı da müdür bizim yaptığımızı sanıp bize kızıyormuş. Bu müdüre de ne kadar laf anlatmaya çalışsan boş, biz napalım? Sinirli bir şekilde telefonu kapattığımda banyodan sesler gelmeye başladığını duydum. Herhalde Hayal uyanmış ve elini yüzünü yıkamak için banyoya gitmişti. Hayal dün gece bana kaçtığına dair mesaj attığından beri onu arayıp mesajlar atmıştım. Fakat cevap gelmeyince endişelenmiş ve aramaya koyulmuştum. Tabi o sırada da yanlışıkla arabayla çarpmıştım. Gece vakti de açık olan yakın hastaneler olmadığından dolayı evime götürmüştüm. Banyodan su sesini duyamayınca Hayal'a seslendim.
"Hayal, iyi misin?"
Fakat ses gelmiyordu. Tekrar tekrar seslenmeme rağmen yine ses gelmedi. Bu kız beni öldürecekti. Neden ses vermiyordu?

Bıkkın bir şekilde Hayal'in yanına banyoya gittim. Fakat gördüklerime inanamadım. Hayal yerde hareketsiz yatıyordu. Bir eliyle boğazını sıkıyordu. Yüzü de adeta yaşlanmış gibiydi. Hemen yüzüne su döktüm. Fakat bir türlü ayılmıyordu. Odadan kolanya getirip yüzüne bir güzel sürdüm ama bu uğraşlarımın hepsi boşunaydı. Telaş içinde ne yapcağımı şaşırmış ordan oraya koşuşturup duruyordum. Aklıma gelen fikirle hemen Kaan'ı aradım. Telefon ikinci çalışında beklediğim gibi açıldı. Konuşmasına fırsat vermeden lafa atladım.
"Kanka acil yardım etmelisin. Senle konuştuktan sonra banyodan sesler gelmeye başladı. Hayal'in yüzünü yıkadığını sandım. Baktığımda ise yerde baygın duruyordu. Ne yaparsam yapayım bir türlü ayılmadı." dedim.
Kaan'ın şaşırmış kaldığını hissedebiliyordum. Hemen;
"Tamam kanka 2 dakika ya ordayım. Bende Kayra ile yoldaydım. Beraber geliyoruz sen kızı hazırla çık." dedi.
"Tamam" deyip telefonu kapattım.

Hayal'i kucağıma alıp odama götürdüm. Üzerine kalın kıyafetler giydirip Hayal'in nüfus cüzlanının bulunduğu çantayı aldım. Artık çıkabilirdik. Kapının anahtarını aldıktan sonra Hayal'i kucağıma aldım ve evden ayrıldık. Yaklaşık 3 dakika sonra Kaan'ın arabası görüş açıma girdi. Hastaneye gitseye kadar ayıltmaya çalıştım. Hayatım boyunca bütün uğraşmalarımın boşa çıkmasından nefret ediyordum. Fakat bazı şeyler ne kadar uğraşsam da fayda etmiyordu. Şuanda da o durumun içindeydim. Keşke Hayal'i uyandırabilseydim. Şuan tek istediğim şey Hayal'in gözünü açmasıydı.

Hastaneye vardığımızda hemen Hayal'i hastaneye doğru götürdüm. Kaan arabayı park ediyordu. Kayra ise bizden önce hastaneye dalarak sedye getirdi. Hayal'i sedyeye yatırdığımızda doktorlar hemen gelip ayılması için uğraştılar. Etrafta gerginlk vardı. Bütün suç bendeydi. Hayal uyanasaya kadar yanında beklemeliydim. Herhalde yaşadığı olaylar travma etkisi yaratmıştı.

(Hayal'in ağzından)

Uyandığımda kendimi hastanede bulmuştum. Bana ne olmuştu? Neden burdaydım? Hiç bir şey hatırlamıyordum. Etrafıma baktığımda Berkay'ın yanımda endişeli halini gördüm. Midem çok kötü bulanıp duruyordu. Daha önceden bayıldığımda mide bulantısı olmamıştı. Doktor şaşkın bir şekilde bana bakıp hızlıca dışarı çıktı. Halimde ne vardı ki? Neden öyle bakmıştı?

Biraz beklemenin ardından içeriye üç tane doktor girdi. Daha yeni odadan çıkan doktor bizim şaşkın bakışlarımızı görünce;
"Birkaç tahlil yapmamız lazım, endişelecek bir şey yok." dedi. Bende tamam anlamında başımı salladım ve kan tahlili vs yapmaya koyuldular. Tahlil bitince sonuçlarımın yaklaşık 2 saat sonra açıklanacağını, eve gidebileceğimi de söylemeyi ihmal etmediler.

Berkay'ın evine vardığımızda çok yorulduğumu hissettim ve bir koltuğa yattım. Berkay hemen yorgun olduğumu anlayıp üzerime battaniye getirdi ve bende sıcacık bir şekilde uyumaya başladım.

(Berkay'ın ağzından)

Hayal uyuyunca hemen Kaan ve Kayra ile konuşmaya başladım. Hepimiz de doktorun o şaşkın bakışını görmüştük. Kesin bunun altında bir şey olmalı diye düşünüyordum. Kaan sinirle;
"Oğlum, ne olacak sanki? Ne çıkabilir ki? Birazdaha abartmaya devam edersen kızı öldüreceksin. Saçmalamayı kes artık. Sadece bayıldı, başka bir şey yok." dedi. Evet bazenleri çok saçmalıyordum ama Kaan küçüklüğünden beri benden daha rahattı. Çünkü küçüklüğünden beri hiçbir sıkıntısı olmamıştı. Hayatım da ilk defa sıkıntısı, derdi olmayan birini görüyordum. Ne zaman bir şey olsa hemen babası arkasını topluyordu. Ailesi hep onu en iyi şekilde yetiştirmişti. Fakat ben aile nedir? Annem babam kim? Hiç bilmiyordum. Yani kısacası samanlığa bırakılmış bebektim. Yıllarım anne, baba özlemiyle geçmişti. Yurtta kaldığım için ve ailem olmadığı için kimse beni arasına almazken Kaan benimle çok yakın dost olmuştu. Ona bu yüzden çok minnettardım. Kaan'ın ailesi de beni artık oğulları gibi görmeye başlamış ve her ay kartıma para attırmışlardı. Bu yüzden de hep Kaan'ı kıskanırdım. Kaan üzüntülü bir sesle;
"Kanka kusuruma bakma seni kırmak istemezdim. Biliyorum sen de çok kötü zamanlar geçirdin. Bu yüzden en ufak olayı bile abartıyorsun ama biraz düşünüp karar vermek her zaman en iyisi." dedi. Bende;
"Sorun yok" deyip Hayal'in anlattıklarını düşünmeye başladım. Bana bodrum katında dediği söz aklıma geldi. Üvey annesini etrafında mumlar varken bir şey yaparken yakalamıştı. Üvey annesi de bunu dövmüştü. Gece evden kaçıp bana yazmasının sebebi de çok şiddet görsüğü için olabilirdi. Umarım ailesi ona kötü bir şey yapmamıştır. Eğer bir şey yapmaya kalkışırlarsa Hayal'e dediğim gibi onlarda aynılarını yaşayacaklardı. Kayra saate bakarak;
"Sonuçlar şimdiye kadar açıklanmış olması lazım. Almaya gideceğiz mi?"
Dedi. Tabi ya sonuçlar! Unutmuştum. Kaan benim düşünceli halimi görünce;
"Sen burda Hayal'in yanında dur. Ben Kayra ile sonuçları öğrenir, gelirim." dedi. Ne kadar sonuçları merak edip gitmek istesem de aklıma Hayal gelince tamam anlamında kafamı salladım.

Kaan ve Kayra'yı kapıda uğurladıktan sonra Hayal'in yanına oturdum ve Hayal'i izlemeye başladım. Çok güzel bir kızdı. Kalbi de en az kendi kadar güzeldi. Kesinlikle acı çekmeyi hak etmiyordu. Onun bu halini bir ömür boyu izleyebilirdim. Yavaş bir şekilde saçını okşamaya başladım. Gözümü yavaşca kapatıp onu düşünmeye başladım. Acaba neden bu haldeydi? Neden benim kollarımın arasına sığınıyordu? Neden bana güveniyordu? Hem bu kadar güzel hem de bu kadar iyi yürekli olmayı nasıl başarabiliyordu? Son kez ona bakmak için yavaşca gözümü açtım. "Anasını sikim!"
Gözümü açarken onu uyanık beklemiyordum. Ağzımdan yanlışıkla küfür çıkmıştı. Hemen kendimi toparlayıp;
"Birden korkunca ağzımdan çıktı, kusuruma bakma." dedim. Bana gülerek karşılık verdi ve saate baktı.
"Sonuçlarımı aldınız mı?" dedi.
Bende hafif gülümseyerek;
"Kaan ve Kayra almaya gitti." dedim.
Anladım anlamında kafasını sallayıp etrafı incelemeye başladı.

(Hayal'in ağzından)

Sonuçlarımın ne çıkacağını çok merak ediyordum. Normal de çok soru soran biriydim ama şuan da Berkay'a ne soracağımı bilmediğim için etrafı incelemeye koyulmuştum. Salon da en az Berkay'ın odası kadar güzeldi. Eğer bunları kendisi seçip ayarladıysa çok güzel zevki olduğunu söyleyebilirdim.

Kısa bir aradan sonra kapı çaldı. Sanırım Kaan ve Kayra gelmişti. Berkay hızlı adımlarla kapıya yöneldi. İçeri girdiklerinde ise Kaan ve Kayra'nın yüzünde değişik bir ifade vardı. Berkay da onların yüz ifadelerinden dolayı sinirli şekilde sonucu anlatmalarını bekliyordu. Fakat Kaan ve Kayra nasıl anlatacaklarını, nerden başlayacaklarını bilmiyorlardı.

Kaan daha fazla Berkay'ın sinirli bakışlarına dayanamayarak;
"Tamam anlatıyorum, yeter ki bana öyle bakma." dedi. Derin bir nefes aldı ve;
"Hayal hamile." dedi.

|Levami| ~düzenleniyor!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin