Sımsıkı Aşk

Sımsıkı Aşk:Kaçak

Doğu bana bakarak -delirdin mi sen ne polisi ne anneni öldürmesi şaka mı bunlar

Ardından Doğunun yardımcısı elinde büyük bir karpuzla içeri girdi

 -Doğu bey polisler geldi ceren sungurtekini sordular

doğuyla birbirmize yaklaşık 25 dk baktık ardından birlitke polislerin yanına gittik polis bana baktı ve suratında bir tebessümle ceren sungurtekin demek ceren sungurtekinsin he enes batur sungurtekin senin neyin oluyor hani youtuber olan dedi bende  kuzenim dedim sonra polis

-benim oğlan enes baturu çok seviyor  ona bir söylesen de benim oğlanı arasa çok mutlu olur  dedi 

ben çok şaşkındım cinayetle aranan bir suçluydum fakat adamın bana söylediği şeye bak hiç bozuntuya vermeden enes baturun numarasını polise verdim polis  enes baturu aradığı sırada arkadan kaçtım doğru şaşkınlıkla beni izliyordu ona elimle gel gel yaptım ve geldi bu aquaparkta kaçabileceğim bir yer var mı dedim

özgüvenli bir tavır takınarak benimle gel dedi ve beni bir kaydırağın tepesine çıkardı 

delirdin mi doğu şimdi kaydıraktan kaymanın sırası mı birazdan hapise gireceğim dedim

doğu kay hadi dedi 

ben saçmaladığını düşünüyordum fakat doğuya güvenmekten başka seçeneğim yok gibiydi 

ve polisin bağırış sesleri yükseldi ellerini kaldır diyordu 

doğu ellerini kaldırdı ve bana kaç ceren kaç ve asla geri dönme dedi 

ben kaydırağa girdim ve kaymaya başladım kaydım kaydım ve daha çok kaydım 

yaklaşık 1 saattir kayıyordum ve hala hiçbir yere varamamıştım tam uykuya daldığım sırada yüzümde sert bir rüzgar hissettim ve yere düştüm bambaşka bir yerdeydim doğu haklıydı gerçekten bu kaydırak kaçmak için ama neden böyle birşey inşa etme ihtiyacı doğmuştu hiçbir fikrim yoktu şimdi yapayalnız hiç bilmediğim yerdeydim

üzerimdeki toprak ve lekeleri biraz silerek yola koyuldum yemyeşil bir obadaydım etrafrta kuş sesleri geliyor güneş yüzüme çarpıyordu acaba ölmüştüm de cennete mi düşmüştüm bilmiyordum yola devam ettim  fakat nereye gittiğim konusunda en ufak bir fikrim yoktu yürüdüm yürüdüm saatlerce yürüdüm ancak ne acıkıyor ne de susuyordum bu işte bir gariplik olduğu kesindi.

ama yorulmuştum bir süre sonra bir ağacın altına  yaslandım ve dinlenmeye koyuldum ağaç kaslıydı ve oracıkta uyuyakalmıştım.

belimde hissettiğim rahatsızlıkla uyandım bir sandalyede bağlıydım ve hiç hareket edemiyordum ağzım da bağlıydı  betondan bir odanın içindeydim bağıramıyordum tek yapabildiğim şey ağlamaktı ardından git gide yakınlaşan ayak seslerini duydum korku doluydum

ayak sesleri yakınlaştı ve sonunda kapı açıldı içeri giren kişi doğuydu bir yandan oh çekerek bir yandan  doğu beni neden buraya bağladın diye bağırmaya başladım ağzımdaki  ip kendi kendine çözüldüğü için sonra doğu

-burada bulunman en başından beri bir hataydı sen anneni öldürdün anneni nasıl yaparsın bunu biricik aşkımın canına nasıl kıydın diye bağırmaya başladı kendini dövüyor duvarlara vuruyordu 

ben ise şaşkındım ve sadece ağlayabiliyordum

-seni öldüreceğim ceren sen benden biricik sevgilimi aldın ben de senin canını alacağım önce seni öldüreceğim sonra da gidip o babanı delik deşik edeceğim

boğazıma yapışmıştı öyle güçlü sıkıyordu ki nefesim kesilmişti hiçbişey söyleyemiyordum durmıuyordu ben çırpınmaya çalıştıkça daha çok sıktı ve daha çok 

o an öleceğimi anlamıştım ve aksini düşünmemiştim bile kendimi saldım ve ölümün beni almasını bekledim ki tam o sırada elini aniden çekti ve aniden koşarak kaçtı şaşkındım hala bağlıydım hiçbirşey yapamadım ve bana verdiği hasardan dolayı dayanamayım bayıldım.

uyandığımda bir yataktaydım fakat bu yatak odam değildi fakat çok güzel kokan biryerdi sağ tarafımdan gelen ağız şapurtularına kafamı çevirdim ve orda doğunun 2 metrelik yardımcısını gördüm hemen yataktan doğruldum ve uzak dur benden diye bağırmaya başladım 

-sakin ol küçük hanım karpuz yermisin dedi ve suratıma karpuz sürmeye başladı karpuz kaslıydı ve çok hoşuma gitmişti suratımda karpuzun sıcak nefesini hissediyordum kanım donmuştu ve hareket edemiyordum karpuz elini belime doğru götürdü ve beni kendine çekti aramızda tekbir(allahuekber) oksijen molekülü bile yoktu ardından dudaklarıma yapıştı......