Yar Ben Belalıyam!℘Texting

|4|

"Burnun kanayacak."

Gonca sevdiği yari öylesine bir odak ile yarım saattir izliyordu ki arkadaşının ona seslenmesi ile korku ile irkilip gözlerini en yakın arkadaşı ve aynı zamanda üç yıldır sıra arkadaşı olan Ece'ye çevirdi.

"Ne?"

Ece kıkırdayarak gözlerini devirmiş üç yıldır arkadaş oldukları her günü sorguladığı arkadaşına döndü. Kendisi Gonca'nın aksine sakin bir kişiliği olup dikkat çekmeyi hiç sevmezdi. Ne ironiydi ki, hayatta dikkat çekmeyi en çok seven çatlağın teki olan Gonca ile arkadaş olmuştu.

"Diyorum ki çocuğu yarım saattir öyle bir kesiyorsun ki burnun kanayacak."

Gonca arkadaşının dediğine gülüp bakışlarını tekrar Serkan'a çevirdi. Hemen karşılarındaki bankta kulağındaki kulaklıkla birlikte tek başına oturuyor, gözleri kapalı bir şekilde müziğinin tadını çıkarıyordu. Gonca için uzaktan baktığı haşin yâri s
Serkan'ı tek yakalamak, çölde su bulmaktan farksızdı.Zira, daltonlar gibi dört arkadaş sürekli takılır Gonca için Serkan'ın yaklaşmak imkansız bir hal alırdı.

Tamam belki dışarıdan Serkan'a takmış gibi görünebilirdi. Ama hayır! Ne hissettiğini Gonca'dan daha iyi mi bileceklerdi herkes?! Emindi ki kesinlikle seviyordu o Yârini. Serkan'ın da kendisine boş olmadığına emindi. Belki Gonca gibi sevmiyor olabilirdi fakat hiçbir Sevgi barındırmıyor diyemezdi Serkan için. 1 yıldır hiç bıkmadan, Tamam belki bazen pes ediyormuş gibi olmuştu(!) fakat pes etmemişti öyle değil mi? Neyse siz bu detayı boş verin! 1 yıldır bıkmadan Serkan'ı tavlamaya çalışıyordu. Mutlaka elde edeceğini biliyordu. Hadi ama o Gonca Karataştı! prensipleri içinde pes etmek asla yoktu. Bir şeye başladıysa sonuna kadar giderdi. Serkan'ı Bu sene mutlaka kendi yari etmeliydi zira, bu sene Serkan'ın lisede son yılı olup onu tavlaması içinde elindeki son fırsatıydı Gonca'nın.

"Sence yanına gitmeli miyim Ece?"

Tamamen prosedür gereği Ece'ye sorduğunu biliyordu. Ece Hayır dese bile o Serkan'ın yanına gidecekti.

"Hayır,Baksana tek başına oturuyor binde bir görülen ihtimal bu. Demek ki bir sıkıntısı var rahat bırakmalısın onu."

"Tamam o zaman ben Serkan'ın yanına gidiyorum."

Ece şaşkınca gözlerini aralayıp Gonca'ya baktı.Cidden arkadaşı O konuşurken kulağıyla değil de başka bir yeri ile mi dinliyordu?

"Sen iflah olmazsın Gonca."

Gonca arkadaşının dediklerini gülüp ayağa kalktı. Kesinlikle o iflah olmazdı. Yüzüne avına kur yapan Arizona kertenkelesi sırıtmasını yerleştirip Serkan'ın yanına gitti. Yanına oturmadan karşısında dikilip yanağından kısa bir makas alıp yanına oturdu.

Serkan ise dinlediği şarkı ya öyle odaklanmıştı ki yanağındaki hissettiği el ile korku ile ilgili gözlerini araladı. Karşısında gördüğü yan sırıtması ile kendisine bakarak yanına oturan Gonca kalbine küçük bir çarpıntı bırakmıştı.

"Dur bir bakayım sana."

Gonca'nın endişeli sesi ile kaşlarını merakla kaldırıp kulağındaki kulaklığı çıkarıp şarkıyı kapattı.

"Ne?"

"Çok mu kilo aldın sen?"

Gonca'nın sorusuyla bakışlarını hızda üzerinde gezdirip tekrar yanına oturmuş olan Gonca'ya çevirdi. Kilo aldığını düşünmüyordu. Hem Bu soruda Nereden çıkmıştı birdenbire? Her geçen gün Gonca giderek tuhaf taşıyor ve bu tuhaflık garip bir şekilde Serkan'a zevk veriyordu. En azından eğleniyordu.

"Ne saçmalıyorsun yine Gonca?"

Gonca kolunun dirseğini banka yaslayıp başını da elinin arasına koyarak yüzünü sokabileceği en cilveli ifade sokup konuştu. Ki, Bu yüz ifadesi cilveli olmayı bırakın, sanki silah zoruyla gülümsemeye zorlanıyormuş gibi bir ifadeydi.

"Diyorum ki çok kilo almışsın biraz bana mı yürüsen?"

Birkaç saniye Gonca ile boş boş yakışmış ardından kendisini tutamayıp gür kahkahasını bırakmıştı Serkan.

Serkan'ın gülmesiyle Gonca James Bond edasıyla hızlı bir şekilde etrafındaki Serkan'a bakan kızlara gözdağı verip eli ile Serkan'ın ağzını kapatıp gülmesine engel oldu.

"Ne yapıyorsun ya gülmesine!"

Huysuzca mırıldanıp kaşlarını çattı. Biraz daha gülmeye devam ederse kıskançlıktan ortadan ikiye yarılıp etraftaki tüm kızları pestili çıkana kadar dövecekti. Sevdiği gülmeliydi ama yalnızca kendisine özel olmalıydı. Herkesin gördüğü bir kahkahadan sa yalnızca kendisine olan bir gülümseme ona yeterdi. Tamam belki fazla kıskanç olabilirdi fakat bunu kötü bir şey olarak alğılamıyordu.

"Niye gülmeyecekmişim?"

Serkan sonunda kahkahasını kontrol altına alıp Gonca'ya baktı.

"Herkes sana bakıyor o zaman."

Gonca'nın sözleri ile Serkan etrafına kısa bir bakış atıp onlara bakan bir kıza Gonca'yı sinir etmek için göz kırpıp, gülerek yüzünü tekrar yanında kendisini boğmamak için zor tutan Gonca'ya çevirdi.

Gonca Sinir ile ayağa kalkıp üzerini düzeltti.

"Herkesten elektrik alırsan faturayı ödeyemezsin Koçum."

Serkan'ın da yaptığı gibi yârine göz kırpıp Serkan'ın saçlarını birkaç saniye karıştırıp,havalı olduğunu düşündüğü gülümsemelrinden bir tanesini atıp arkasını dönerek arkadaşının yanına gitmek için adımladı. Ona kalsa ne kadar kızsa da bu fırsatı değerlendirip Serkan'ın yanında kalırdı. Fakat yanlarına doğru gelen Serkan'ın arkadaşlarını görmesiyle yanında çok bile durduğunu fark etti.

"Bir dakika ne?!"

Serkan şaşkınca Gonca'nın arkasından bakıp gülerek başını iki yana salladı.

Gonca kesinlikle iflah olmazdı. Taş olsa çatlardı fakat Gonca'nın pes etmeden kendisini elde etme yöntemlerine hayranlık duyuyordu Serkan.

....

Hebbele hübbele dnsbaza

Gonca :D

Yorum? Vote?