Vézelay|Taegi

Partie 1:"Sizi kurtarmadım bayım,ama yinede mühim değil."

Açıklama:

Kurgu 1890 yılında, Fransa'nın Bourgogne-Franche-Comté bölgesine bağlı olan Yonne eyaletinin Vézelay köyünde geçmektedir.

Kurgunun içerisindeki tarihi mekanlar geçmişten alıntılanarak yazdığım yerlerdir.
Ancak tüm olaylar o yılların şartlarına göre yazılmadı bundan dolayı çoğu yer benim kendi kurgulamamdır.

Kurgunun başlarında geçecek olan manastır hakkında yaptığım araştırmalardan anladığım kadarıyla kendi cümlelerimle yazdığım bir bilgilendirme kısmıyla giriş yapacağım. Dilerseniz atlayabilirsiniz kurguyla çokta ilgisi olmayacak.

Bunları göze alarak okursanız sevinirim.

Şimdiden teşekkürler. İyi okumalar!🌼

Lana Del Rey-Shades Of Cool
eşliğinde okumanızı tavsiye ediyorum☁️

•••••

"Benedikten Manastır bir çok manastır gibi Vézelay'da geç olmuştur ve karada kurulduğu Roma Villası Vercellus'a aittir.
Villayı eline geçirmiş Karolenjler ve bir Carolingian sayımı, Girart, devredilmiştir. Orada kurulan iki Zaviyeler yağmalanmış ve 8. yüzyılda Mağribi baskın taraflarca dağılmış ve bir tepenin manastır tarafından yakıldı edilmiştir. Norman akıncılar. 9 yüzyılda, manastır önoluşumlu Benedikten düzenin bir iştiraki haline gelmiştir Badilo, gözetiminde refounded Cluny.Vézelay da başında duruyor, dört ana yollarının birinin gidiş ve haçlılar için Fransa üzerinden Santiago de Compostela,İspanya kuzey-batı köşesinde yani Galiçya'da."

Okuduklarımın ardından kafamı kaldırıp bu görkemli yapıya bir kez daha tanık olmak amacıyla baktım. Ne büyük ve yüceydi..

Ellerimi paltomun ceplerine soktum. Hava ılıktı ancak ben üşüyordum. Ziyaretine geldiğim bu görkemli yapıyla son birkaç kez daha bakıştım ve bu kadarının makul olacağına karar vererek adımlarımı Manastır'ın çıkışına doğru yönlendirdim.

Fazla değil,25-30 yıl öncesine kadar harabeden bir farkı olmayan Manastır daha yeni restore edilmişti. Ve benim burayı keşfetmem büyükannemin gençliğiyle ilgili anlattığı bazı şeyler dolayısıyla olmuştu. Gezmeyi severdim,yeni yerler keşfetmeyi. Hiç kimseyi bir şeylerden haberdar etmeden başımı alır giderdim. Özgür ruhlu bir kişiliğe sahiptim.

Eşim Vanessa ve küçük kızım Aldene ile birlikte İtalya'da yaşamımı sürdürüyorum. Vanessa ile kilisede tanışmıştık. Daha sonra birbirimizin hoş sohbetine kapılmış beraber olmaya karar vermiştik.

Vanessa'nın bu küçük gezimden elbet haberi vardı. Ancak Aldene daha çok küçük olduğundan tek başıma gelmeme ses çıkarmamıştı. Onları özlemiştim. Ancak buranın keyfini sürmekte çok huzur vericiydi. Vézelay çok küçük bir köydü. Ancak içinde binbir türlü güzellike ve huzur barındırıyordu.

Kalacağım pansiyona doğru adımlarımı sürdürdüm. Havanın ılık ılık esmesi,ayağımı bastığım zeminden çıkan taş sesleri ve güneşin batışı.. Burası tam anlamıyla bir cennet gibiydi hatta burası bir cennetti.

Pansiyonun küçük mavi tabelası gözüme iliştiği zaman geldiğimi anladım ve adımlarımı yavaşlattım. Paltomun iç cebinden kızım Aldene'nin küçük pembe saç kurdelesi çıkınca yüzüme bir tebessüm kondurdum. Ne de küçüktü sahi.. Kurdeleyi cebime koydum ve pansiyona doğru ilerledim.

Tarihi yapılar fazlalıkta olsada burası aslında daha çok ormanlık bir alanda desem yalan olmazdı. Köye tam olarak giriş yapmadan kısa bir gezintiyle bunu anlayabilmiştim.