016

1.5K 140 22
                                    

Harry, mesajlara tekrar göz gezdirdi. Bunu Ron ile konuşmalıymış gibi hissediyordu ya da Hermione ile. Kafasını iki yana sallayıp düşüncelerinden uzaklaştı.

Gözlüğünü çıkardı ve elleriyle gözlerini kapattı. Dün gece uyuyamamıştı. Aklında bir sürü soru vardı. Hepsine bir yanıt bulmalıydı.

En azından elinde olan ipucularla birlikte mesajı atanı bulmalıydı. Nasıl oldu bilmiyordu ama ondan hoşlanmaya başlamıştı.

Merdivenden gelen ayak seslerini duymasıyla gözlüğünü taktı. Arkasına baktı, Ginny ile göz göze geldi. Ayağa kalkıp yanına yürüdü.

Sinirini gizlemeye çalışıyordu. Konuşursa bağırırdı, bu yüzden sustu. Ginny ile ateşin karşısına oturdu. Açıklama yapmasını söylemişti mesajlarda.

Ginny, derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı. Her şeyi açıkladı. Mesaj atanın kim olduğunu söylememişti. Harry, gözlüklerinin arkasından ona baktı.

"Peki mesaj atan kişi kim?" dedi genç adam. Ginny soruya karşı omzunu silkti. "Onu söylemem, o kadar kötü biri değilim." dedi ve ayağa kalktı.

Merdivenlere yöneldi, kahvaltı için hazırlanması gerekiyordu. Harry arkasından onu izledi. O gittikten sonra ateşe döndü, cebinden telefonunu çıkardı.

Mesajları okumaya başladı, kaçırdığı bir şey var mıydı diye baktı. Bulamıyordu, atladığı bir şey yoktu. Kafasını ellerinin arasına aldı. Neyi görmüyordu?

Ortak Salon, gülüşmelerle dolmaya başladı. Harry oturduğu yerden kalktı ve herkese göz atıp merdivenden çıktı. Odasına girince, oda arkadaşlarının uyanmış olduğunu gördü.

Hepsine "Günaydın." dedikten sonra giyinmeye başladı. Cübbesini giydikten sonra Ron'un yanına gitti. Derslerini gözden geçirdiler.

Kahvaltıdan sonra Profesör Snape ile dersleri vardı. Yurt odasından çıkıp Ortak Salona indiler. Hermione onları bekliyordu. Ama biraz garipti... sanki uykusuzdu?

Kısa sohbetten sonra Büyük Salona gidip kahvaltı yaptılar. Harry, kahvaltı sırasında Hermione'nin yemediğini fark etti. Onunla konuşması gerektiğini kafasına not aldı.

Hermione, çatalıyla oyalanıyordu. Aklı çok karışıktı. Bir anda çatalını bıraktı ve ayağa kalktı. Ron ve Harry'e doyduğunu söyledikten sonra Büyük Salondan çıktı.

Harry, cebinden telefonunu çıkardı. O kadar stresliydi ki, telefonunu düşürmek üzereydi. Hemen mesaj kutusuna girdi. Hermione'ye tıkladı ve parmaklarını klavye de gezdirdi.

harry:
ihtiyaç odasına gel.
konuşmalıyız.

₁the night we met ᱬ harmione ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin