İçi dolu bir cam bardağın ardını,
Görememek gibi
Gözlerine bakmak
Bazen ışık vurur da parlar ya;
Kahverenginin en parlak tonu harelerinde
Sükût eder dilim
Sanki sımsıkı bir halatla bağlamışlar da
Hiç çözülemeyecek gibiSuskunluğumu gizleyemiyorum yine de
Kapkara bir sokağa saklanmış ağlayan bir çocuk gibi
Duruyorum öylece karşında
Bıçak kesmiş dudaklarım,
Bir aralansa; süzülecek dişlerimin arasından
Bin ciltlik sevdam
Lâkin anlatamamakta
Sahip olduğum lisanda,
Seni ne bir alfabe ne de bir kavramKollarımı açıyorum işte sana
Hani çocukluğumuzda,
Kocaman açtığımız; sevgimizi ispatlarcasına.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aczi'nin Notları
RomansaAcizliğimle usulca bir kaleme ilişiyorum Senden arda kalan sigaranın dumanı Boğuşuyor ciğerimin tenha köşelerinde Ve ardından onca bent, satır, harf.