Bölüm 1- Başlangıç

991 32 17
                                    

Reyyan 18 yaşında genç bir kızdı. Durumları pek olmayan ama zorda olsa geçinmeyi başarabilen bir ailenin kızıydı. Üniversite sınavına hazırlanıyordu aynı zamanda gece gündüz demeden çalışıyordu. Hayali psikolog olmaktı. Ve başaracaktı inanıyordu zaten bu hayatta inanmak en önemli şey değil miydi?

Bir gün annesi Reyyandan anneannesinin yanına gitmesini istedi. Reyyanın anneannesi yaşlı bir kadındı ve hastaydı Reyyan da onun yanına gelmişti.

Gelirken hayatının mahvolacağını farkında bile değildi. Dayısı da oradaydı.

" Reyyan kızım sen bir çorba yap anneannene de ben başında bekleyeyim"

" tamam dayı yaparım"

Çorba hazırlayıp anneannesine  götürdü Reyyan.

" Reyyan benimle gelsene biraz bir şey konuşmamız gerekiyor" dedi reyyanın dayısı hasan.

" Anneannem çok mu hasta dayı neden böyle oldu?" diye sordu Reyyan bu yaşlı kadının haline çok üzülüyordu.

" O iyileşir de ben çok hastayım Reyyan"

" Anlamadım neyin var?"

" sana hastayım güzelim"

" dayı sen ne diyorsun?"

O gün hasan reyyanı kolundan sürükleye sürükleye kimsenin olmadığı tenha bir yerde ona tecavüz etmişti Reyyan bağırmıştı çığlık atmıştı sesini kimse duymamıştı. Evden uzaktalardı gerçi anneannesi duysa ne olur ya yerinden bile kımıldayamıyordu.

O gün belki sesini birine duyurmayı başarabilseydi Reyyan senelerce susmak zorunda kalmayacaktı. Susuyordu tam 5 yıldır...

Üniversite sınavı yalan olmuştu. Beş yıldır kimse ile konuşmadan öylece odasındaki camdan dışarıyı izliyordu sadece yemek yemek tuvalete gitmek için çıkıyordu odasından dışarı bile hava almak için ayda bir çıkıyordu...

Tam 5 yıldır. 5 yıldır ağzından tek bir kelime bile çıkmamıştı. Dayısı olacak aşağılık herif birine bir şey söylerse anne ve babasını öldüreceğini söylemişti. Reyyan ondan korktuğundan değil. Onu şikayet etse de bir şey değişmeyeceğinden susuyordu. Ceza alacağı yoktu alsa ne fayda... Ona yaptığı şeyi telafi etmeyecekti hiç bir şey. hiç bir şey ona beş senesini geri vermeyecekti.

Beş yıl... Dile kolay değil mi? Reyyanın içinde artık en ufak umut tanesi bile yoktu. Ölmekten beter olmuştu ne fayda... Bu iğrençliği kimseye anlatamamıştı. Dudakları beş yıldır mühürlüydü.

" kızım sana yemek getirdim"

Annesinin sesini duyunca kapıya doğru baktı Reyyan. Gülümseyip yemeği aldı.

" iyisin değil mi?"

Kafasını olumlu anlamda salladı Reyyan.

Reyyan üniversite sınavına o yıl girmemişti ama bir kaç ay önce geçte olsa o sınava girmişti kazanacak mıydı bilmiyordu kazansa ne yapacaktı bilmiyordu. Ama içinde bir yerlerde hala umudu vardı...

Umudu olmasa şuan yaşıyor olur muydu sahi?

- 3 ay sonra -

Artık pencerenin önünden dışarıyı izlemiyorum biliyor musunuz çünkü ben başardım. Başardım üniversite kazandım... Geçte olsa kazandım. İstanbul üniversitesi...

Benim yeni hayatımın başlangıcı burası olacaktı. Kim bilir belki konuşurdum bile.

Benim umutlarım üniversite kazanmamla yeniden doğmuştu. Ve bu sefer, ne olursa olsun her kim olursa olsun kimsenin hayallerimi Yıkmasına izin vermeyecektim.

Elimde kitaplarımla birlikte üniversiteye girdim ilk günümdü bugün.

Derse girme vaktim gelmişti sınıfımı bulup herhangi boş bir yere oturdum.

" İstanbul üniversitesi şuan itibari ile işgal edilmiştir! Eğer sözümden çıkan olursa okula döşediğim kilolarca patlayıcıyı patlatırım!"

Herkes çığlık çığlığa iken ben olduğum yerde kalakalmıştım.

Yeni hayatımın başlangıcı demiştim değil mi?

Evet öyleydi...


1.Bölüm sonu.

Ne düşünüyorsunuz?

tugcekedi1 ile yazıyoruz bu hikayeyi umarım beğenirsiniz.

Girift [ReyMir] (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin