"derin bir nefes al." yoongi her hafta tekrar eden sinir krizlerine yenisini eklerken ona yardımcı olmaya çalışan yabancıya doğru bakmaya çalıştı.
fakat görebildiği tek şey adamın parmağındaki minik yıldız dövmesi olmuştu.
sonrası koca bir karanlıktan ibaretti.
ardından gözlerini açtığında kendini beyaz hastane odasında bulmuştu. yanında kimse yoktu. usulca doğruldu ve sırtını yatağın başlığına yasladı.
derin bir nefes aldı.
tanımadığı adamın kokusu burnuna dolmuştu. gülümsedi ve gözlerini kapadı. koku, artık tüm vücudunu sarmıştı.
"derin bir nefes aldım." kendi kendine mırıldandı ve gözlerini açtı. "teşekkür ederim."
yoongi hayatına yeni bir nota daha eklemişti.
"derin bir nefes almayı unutma, yoongi." kendi kendine mırıldanmış ve rahatsız edici yataktan çıkmıştı.
aklındaki belli belirsiz notalar kafasını meşgul ederken etrafını inceleyebilecek güçte değildi. çevresinde bir şeylerle uğraşan insanlara bakmakla yetiniyordu.
"bir dakika bekleyin!" hastane kapısından çıkmak üzereyken duyduğu sesle kaskatı kesildi yoongi.
ayakları adım atmayı durdururken zorlukla çevirdi bedenini.
"serumunuz daha bitmemişti, nereye gidiyorsunuz Bay Min?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lacrimosa ♤ yoonjin
Fanfictionyoongi seokjin'e merhamet etmeyecekti. "bu melodiyi sonsuza kadar sürdürmemin tek sebebi sendin, sevgilim."