Okul kapısında yine onu sabırsızlıkla bekliyorum. Soğuk hava sıcacık tenime yavaş yavaş işliyor. komik bir durum ama ben yine de aldırmıyorum. Burda beklerken öleceğimi bilsem dahi yine de vazgeçmem onu-biricik sevgilimi- görmekten. O her ne kadar benim burda onu saatlerce beklediğimi bilmese de can sıkıcı derslerden önce onu iki saniye görmesem delirecek gibi oluyorum.
Evet! Orada, geliyor. Her zamanki gibi ne kadar da güzel basıyor ayaklarını yere. Ne güzel esiyor soğuk rüzgar onun kumral saçlarına. Kokusunu iki metre öteden alıyorum sanki. Yine delirmeye başlıyorum sanırım.
Sınıftayım; kalerifer peteklerinin yanında. Soğuktan buz gibi olan ellerimi ısıtmaya çalışıyorum. Tüm ders boyunca onu düşündüm ve düşünmeye devam ediyorum. Olamaz! Teneffüs zili çaldı. Yine onu görücem; Meriç. Biricik sevdiğim. Kahretsinki yanında yine bir dolu kız olacak. O kızlarla attığı kahkahaları her zaman olduğu gibi açıp kapamaktan mahvolmuş pencerelerin önünden izleyeceğim. Sonra delilerce kıskanacağım onu. Daha sonra da kendime kızacağım beni tanımayan birine aşık olduğum hatta "sevgilim" diye hitap ettiğim için. Benim olmayan birine benimmiş gibi benimsediğim için kendime kızacağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PEKİ SEN BENİ SEVMEZSEN?
ChickLitBu yazıyı sevdiği kişi tarafından sevilmeyen bir kızın hissettiği aşk acıyla yazdım. Eğer bir kız sevdiği erkek tarafından sevilmezse hissettiği duygular ... Düşünün ve öyle okuyun