kim taehyung - i hate, i love you ✔

Kırgınlıklarımı belime doladım

3.Bölüm: Kırgınlıklarımı belime doladım

Mi Ran, Sihyo'nun onlarla kalacağını düşününce heyecanlanmıştı. Neden bilmiyor, kocası o kızın yanında kendisinin yanında olduğundan çok daha mutlu olmasına rağmen nefret edemiyordu küçük kızdan. Onun neşesi ve heyecanla hızlı hızlı konuşması Mi Ran'a genç olduğunu hatırlatmıştı. Mi Ran da bir zamanlar geçti, hala gençti ama artık bazı uzuvları kendisini yaşlı hissediyordu. En çok da kalbi yorulmuştu. 

Şimdi salondaki kanepede oturup Mi Ran'ın yaptığı tiramisuyu yiyorlardı. Taehyung büyütülmüş gözleriyle Sihyo'nun anılarını dinliyor ve kısık kahkahalar atıyordu. Taehyung'un hoşuna gidiyordu nefes almadan konuşan küçük kız. 

'' İşte öyle unni, ben bir gün bir sarhoş olmuşum ama nasıl sarhoş... Barmen de çok yakışıklı, hem içiyorum hem onu kesiyorum. Dilim dolaşıyor, adama laf atıyorum.. Çok korkunçtu. Sonra da gitmişim kızlar lavabosunda uyuya kalmışım. Sabah temizlik yapan kadının beni bulup çığlık atmasını unutamıyorum hiç. '' Sihyo Mi Ran'ın gözlerinin içine bakarak anlatmıştı. Neden bilmiyordu bu kadına karşı kendisini çok yakın hissediyordu. Bu kadının gözlerinde kırgınlık vardı ve bunları asla saklayamıyordu. Dudakları memnuniyetle kıvrılırken bile gözleri dolu dolu oluyordu büyük kadının. Onun ölçülü hareketlerinden ve  buna tezat olan  sıcakkanlılığından etkilenmişti işte Sihyo. 

'' Unni sen hiç sarhoş oldun mu üniversitede? '' Sihyo'nun hiçbir şey bilmeden sorduğu soru Mi Ran ve Taehyung'un birbiriyle bakışmasına sebep olmuştu. Çok kısa. Taehyung'un gözleri saniyelik karısına değmişti. Mi Ran ufacık bir bakışmayla bile kalbinin bu denli atmasına lanet okudu. Taehyung'un saatlerce küçük kıza gülümseyerek bakmasına rağmen  kendisine sadece iki saniye ayırmasına kırılmıştı işte. Bu aralar her şeye kırılıyordu.

'' İçki içmeyi çok fazla sevmiyorum, hatırlamıyorum. '' Yalan. Mi Ran hatırlıyordu. İlk sarhoşluğunu unutması mümkün müydü?  Taehyung'un ağzı küçük bir o şeklini almıştı. Karısının o günü unutmasına şaşırmıştı. Ya da unutmuş gibi yapmasına...

'' Unni lavabo ne tarafta? '' Küçük olan Mi Ran'a soru yönelttiğinde Taehyung ayaklanmış ve onu lavaboya doğru sürüklemeye başlamıştı.

'' Yanlış kişiye soruyorsun, seni o mu götürebilecek sanki. '' Taehyung söylediklerinden habersizdi. Karşısındaki insanı nasıl kıracağından, yaralayacağından habersizdi işte. Mi Ran derin bir nefes alma ihtiyacı hissetti. Bazen bu evdeki bir obje gibi hissediyordu. Taehyung bu evde yalnız yaşıyordu ve o da işte evdeki bir vazoydu belki de. Herkes bir şekilde onu görebiliyordu ama o kimsenin işine yaramıyordu. Böyle hissetmişti. Kırıldığını belli etmemek adına gülümsemeye çalışıyordu kendince ama inatla yukarıya doğru kıvrılmamıştı dudakları. Masadaki tabaklara zorla ulaşıp mutfağa götürmeye başlamıştı Mi Ran.

Taehyung Sihyo'yu koridorun sonuna doğru sürüklemeye devam ederken Sihyo aniden geri dönmüş ve Taehyung ile aralarında çok az bir mesafe kalmasına sebep olmuştu. Küçük olanın kalbi hızla attığında bu yakınlıktan rahatsızlık duyup iki adım geriye atmıştı.  Taehyung'un kokusu her bir yanını sarıyordu ve nefesini çok yakından hissediyordu, bu aklının bulanmasına sebep olmuştu.

'' Karına karşı bu kadar kaba olmak zorunda mısın? ''  Küçük olan kendinden uzun olana ters ters bakarken söylenmişti.

'' Karımla ilişkim seni ilgilendirmiyor küçük hanım. '' Taehyung şaşırmıştı. Küçük olanın cüretkar tavrı onu her seferinde şaşırtıyordu. Sihyo kendisinden uzaklaştığında rahatlamış ve üzerindeki gereksiz gerginlik dağılmıştı.