Gece Mavisi ( Tamamlandı )

1.Bölüm: KAZA

Kitabıma öncelikle hoş geldiniz arkadaşlar...

İlk hikayem ile karşınızdayım, umarım bu kitapta hep birlikte eğleniriz. Ve sizlerinde destekleri ile hikayemin güzel yerlere geleceğini umuyorum.O zaman herkese şimdiden iyi okumalar...

Camdan dışarıya bakıyordum, güneşin sıcaklığı ortalığı ısıtıyordu. Yaz gününden kalma tatlı meltem okşuyordu tenimi, saçlarım havalanıyor tatlı esintiye karışıyordu. Annemin içeriden beni çağıran sesini duymuştum. Camı biraz daha odamı havalandırması için açık bırakıp annemin yanına gittim.

' Efendim anne, bana mı seslendin ? '

' Evet kızım sana seslendim. Ben çantalarımızı hazırladım, baban gelince yola çıkacağız. '

Tatile çıkacaktık ailecek yazlığa gidiyorduk. Odama çıkıp açık bıraktığım camı kapattım. Sırt çantamı yanıma alıp aşağıya annemin yanına indim. Babam kısa sürede eve gelmişti, bavulları arabaya annem ile yerleştirmeye başladılar. Artık eğlenceli yolculuğumuza çıkmıştık, ailemiz üç kişilikti. Hep bunca zaman bir kardeşim olmasını istemiştim ama zamanla yokluğuna alışmıştım. Onun yerine kardeşim dediğim insanlar vardı.

Sedef sırdaşım, Ömer ise bir abi gibiydi. Onları şimdiden çok özlemiştim, gözüm önde oturan annem ve babama çarptı. Sohbet ediyordular yeri geliyor iki aşık, yeri geliyor iki arkadaş gibiydiler. Bayılıyordum onların bu hallerine, annem ve babamın aşkı Üniversiteden beri sürüyordu. Anneme her seferinde babam ile nasıl tanıştıklarını sorardım. Gözleri mutluluk ile parlardı önce, sonra hayale dalar gibi anlatırdı.

Babamın deniz mavisi gözleri annemi kalbinden vurmuştu. Hep imrenirdim onların bu aşklarına, bunca zaman çok zorluk çekmişlerdi. Ama bunca zaman hiç yılmamıştılar, birbirlerine sıkıca kenetlenmiştiler. Aileleriyle görüşmüyorlardı ben küçüklüğümden itibaren ne annemin ailesini, ne de babamın ailesini tanımıştım. Arkadaşlarım hep bir araya geldiğimiz zaman anlatırdı dedelerinin neler yaptıklarını, hep ukte ile bakardım onlara. Hatta eve gittiğimde ilk işim anneme sürekli dedemler hakkında soru sormak olurdu. Cevap alamayınca çocuk halimle annemi üzdüğümü bilmeden ağlardım.

Babam araba sürerken arada anneme göz kırpıyor ardından annemi utandıracak güzel sözler söylüyordu. Annem ise benim de onlarla olduğumu babama gözleriyle hatırlatırdı. Bu halleri çok komikti sanki lise çağındaki iki aşık gibi davranıyordular. Onlara bu konuda hayrandım, birbirlerini ne güzel seviyordular. İleride bende onlar gibi bir ilişki istiyordum, babamın annemi sevdiği gibi beni seven bir adam.

Derin nefes çektim içime hepsi hayalden itibarendi, sanırım hayattan çok şey istiyordum. Başımı cama doğru çevirdim, sabah ki güneşli hava gitmiş yerine yağmur başlamıştı. Bu havada en güzel yapılacak şey müzik dinlemekti.

Kulaklığımı elime alıp gelişi güzel radyoda çalan müziği açtım. Başımı cama yasladım yağmur damlaları sert darbeler indiriyordu cama, güçsüz bir şekilde aşağı doğru süzülüyordu. Sanki camı kırıp hoyratça içeriye girmek istermiş gibi bir hali vardı.

Bir anda ürperdim, kollarımı iki yanıma sarıp kendimi ısıtmaya çalıştım. Üşümüştüm başımı camdan kaldırıp babama doğru baktım. Klimayı açmasını isteyecektim ama dikkatimi ön cama değen, görüş alanını kapatan yağmur damlaları çekti. Çok şiddetli vuruyordu, annem sürekli babamı uyarıyordu. Daha yavaş gitmesi için ama babam sinirlenmiş olacak ki anneme bağırdı.

' Tamam Nazlı ! Anladım sürekli bana dikkatli olmamı söyleyip durma. '

Babamın bu ani çıkışına sıçradım, annem bu duruma kırılmış olacak ki başını camdan tarafa çevirdi. Babam yaptığı hatanın farkına yeni varmış bir şekilde boğazını temizleyip konuştu.