Işık'tan
Korkaktı çünkü korkaktım. Korkuyorduk ama bilmiyorduk; bu duyguyla ihtiyarlayacaktık.
"Bana bak !" dedim benden çıktığına şaşırdığım yüksek tonla "Gözlerime bak Sinan !" ama bakmadı, belkide bakamadı "Beni nasıl yok ettiğine bak !"
Son cümleden sonra cesaret onu bulmuş gibi bana bakabildi. "Neden yaptın bunu ?"
Cevaptan kaçtım. Dedim ya en az onun kadar korkuyordum.
"Işık cevap ver."
"Söyleyemezdim sana benim için önem değerinin yüksek olduğunu...özellikle sen başkasını severken." düğümlenmiş boğazımdan büyük bir yutkunma çıktı "Bil istedim sadece seni seven biri olduğunu bil istedim. Seni sevdiğimi bil istedim, yalnız olmadığını..." yaşlarla dolu olan mavi gözlerim gecenin karanlığına yükseldi "Anlatmanın kolay yolu da buydu." son kez ona baktı "Şimdi bırak beni lütfen gideyim."
Tepki vermeyince kalktım ayağa ve verandadan içeri doğru ilerledim kısa bir an sonra soğuk tenimde benden daha soğuk ellerin varlığını hissetmiştim. Beni kendine çevirip birkaç saniye öylece durduk. Sonra beni kendine çekti ve sonsuzluğu anımsatan bir şekilde dudaklarımız buluştu.
İlki değil sonu hatırlatıyordu bana dudakları ama yinede karşılık verdim. Canımdan kopan bir parça alev alsada ona karşı koyamadım. Tıpkı ona aşık olurken olanlar gibi...
Dudakları dudaklarımı tanıyormuş gibi haraket etmeye devam ederken aniden durdu ve geri çekilip anlımı anlına yasladı. Gözlerimi açamayacak kadar korksamda açtım ve ona baktım "Bunu yapmana gerek yoktu." şaşırarak bana baktı "Başka birini severeken bana acıdığın için beni öpmene gerek yok."
Tamamen geri çekilip göz yaşlarımı sildim ve küçük bedenimle büyük bir şekilde evden ayrıldım.
••
Eda: Keremle barıştık
Eda:geldiğini görmedim ama geldiğin için sağol
Işık: rica ederim
Eda: sen nasıl oldun en son sessin kötüydü ?
Eda: hoş Sinanında ve bu geceye kadar Kereminde canı sıkındı
Eda: bir Osmanın morali bozulmuyor
Eda:bir ara Osmandan ders alalım böyle yürümez yoksa hayat
Işık: iyiyim ya bir şeyim yok
Eda:eminsin dimi gelebilirim yanına
Işık: eminim
Işık: uyuyacağım
Işık: yarın okulda görüşürüz
••
Geri geri gitmek isteyen adımlarım inatla öne öne gidip okul binasının içine girmişti ardından da sınıfa.
Sırama oturduğumda benim arkamdan giren Ömerde yanıma oturdu "Naber Işık ?"
"İyiyim Ömer." dedim yalandan uzak duran ben en büyük yalanımı söylerek "Sen nasılsın ?"
"İyi işte...bak ben lafı daha fazla uzatmayacağım, senden uzun süredir hoşlanıyorum..." cevap veremimi engelledi "Biliyorum o Sinan denen heriften hoşlanıyorsun, nerden bildiğimi sorma bariz belli tek o sığır fark edemiyor, ama bence bizim bir şansımız olmalı ?"
"Ömer ben seni arkadaşım olarak götürüyorum."
"Sadece bir şans Işık ya çok bir şey değil. " bana eğilip dudağımın kenarından öptü "Lütfen."
Tam cevap vereceğim sırada aşina olduğum ses "Ne iş ?" dediğinde sanki yanlış bir şey yapıyormuş gibi ayağa kalktım.
Ömer "Işıkla konusuyorduk." dedi yayık bir sırıtışla.
"Işıkla konuşuyordunuz ?" dedikten sonra dişlerini dudaklarının arasına alıp hissterik bir şekilde güldü ve bir kaç saniye etrara bakındı sonra yumruğunu Ömerin suratına geçirdi.
Ben korkuyla geri çekilirken Ömer uslanmamış gibi yanağını tutarken "Işıkla hep konuşuruz niye şimdi sorun ettin ?" Diye sordu.
Sinan gerçekten kendine hakim olmaya çalışarak "Siktir git şurdan başlatma soktuğumun konuşmasına..."
Sinanın konuşmasını benim sessim böldü "Bence gitmesi gereken sensin Sinan."
Bana baktı "Anlayamadım ?"
"Gayet açık." diyen Ömere baktı bu sefer "Az önce dudağım tenine değdi ve Işık bundan etkilendi."
Ömer şansını şu an benim açımdan bile fazla zorlarken Sinan bunu duyunca deliye dönmüş gibi Ömeri duvara ittirdi. Büyük bir kavga beklesemde öyle olmadı. Sinan bana baktı ve hemen sonra sınıftan çıktı.
"Aferin." dedikten sonra Sinanın arkasından çıkmıştım.
Uzun koridorda arkasından bakarak gidişini izledim bu kadar kolay olmamalıydı ?
Arkamı dönüp bende koridorun diğer tarafında yürümeye başladım ve bahis oynayan Osmanı görünce konuştuğu çocuklardan onu ayırıp çekiştirdim.
"Kim ?"
"Kim kim?"
"Sinan kimi seviyor ?"
"Ne biliyim ben Sinandan bahsediyoruz birini sevse bana söyler mi yada her hangi birine ? Bilirsin fazla ketumdur."
"Sen en yakın arkadaşısın hiç mi sezmededin bir şeyler ?"
"Yoo." dedi ağzına fındık atarken ve hemen ardından Edanın sessi konuşmamızı böldü.
"Çok acil yalıya gidiyoruz."
"Neden noldu?"
"Işık sen geç Osman sen benimle gel." ikimizde dikildiğimiz için "Hadi." dedi acele ile ve Osmanı sürükleyerek uzaklaştırdı.
5
0 oy ve 40 yorum sınırımız 🥰😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~İKİ YABANCI~Sinan ve Işık Texting
FanficSinan:tanışıyor muyuz biz ? Bilinmeyen numara: bizimkine tanışmak denmez Bilinmeyen numara: daha çok aynı kaldırımda her gün aynı yöne yürüyen iki yabacı gibi Bilinmeyen numara: ezberlemişsindir suratını ama başka yerde görünce tanıyamazsın Bilinme...