kitabı bayağıdır açamıyordum çünkü şifremi unuttum falan özür dilerim. devam ediyorum.
jennie'nin ağzından;
taehyung ile olan geçmişim aklımdan çıkmıyordu ancak yeni sevgilisiyle olan ilişkilerini bozmak istemiyordum. her şeyi açıklayıp en azından yanlış anlaşılmamak için yeriye açıklama yapacaktım.
yeri konumu attıktan sonra uzandığım koltuktan kalkıp telefonumu koltuğa bıraktım. giyinme odama ayaklarımı yere süre süre ilerledikten sonra altıma bir mom jean, üstüne de siyah bir basic crop giymiştim. aynada kendime bakıp kendimden onay alınca ayakkabılarımı giyip buluşacağımız kafeye gittim.
merakından erken gelen yeri'nin bana el sallamasıyla yanına gittim ve selam verip oturdum.
"selam yeri."
"selam, jennie miydi?"
"hmhm, öyle." onayımın ardından kafamı aşağı yukarı hafifçe sallamıştım.
yeri, ellerini çenesine dayayarak bana bakmaya başlayınca anlatmamı istediğini anlamıştım.
"ha, şu olay. çok bir şey yok aslında senin tata'nın uydurduğu bir hesap olmadığına emin olmak için buluşmak istedim."
onun yanında taehyung'a taktığım lakabı kullanışımı farkedince yeri, kollarını birbirine doladı ve kaşlarını çattı.
"neden ona tata diyorsun? bana bile öyle dememe izin vermiyor! anısı varmış mış.."
memnuniyetle sırıtışımın ardından yüzümü normal haline getirip konuştum.
"taehyung.. aslında ona sorsan cevaplardı, yani benden o kadar nefret etmiyorsa."
"cevaplamadı, seni ilgilendirmez dediği tek şeysin."
"buna sevindim deme hakkına sahip miyim?"
"diyeceğin şeylerden tek umrumda olan taehyung ile aranda ne olduğu. fransadan gönderi paylaşmışsın, taehyung fransaya hiç gitmedi!"
"uzatmayacağım, eskiden çıkıyorduk ve aramıza su sızmazdı. ne oldu, neden böyle olduk, sen kimsin hala idrak edemedim."
"eski sevgilisisin yani?"
onay anlamında kafamı hafifçe sallamıştım, yine.
"aynen öyleyim. benden sonra kiminle çıktı, kiminle konuştu bilmiyorum."
"aish!"
bulunduğumuz mekanın neresi olduğunu anlamam konuşmamız nedeniyle uzun sürmüştü. taehyung'un kafesinde olduğumuzu sanırım yeri de bilmiyordu.
"bir şey sormak istiyorum, neden bu mekanı seçtin?"
"çünkü, neden olmasın ki? çok sık gelmesem de hoş."
"tabi haklısın. insan sevgilisinin mekanını bilmese de yaşayabilir."
son söylediğim şeyle yerimden kalkıp lavaboya gittim. aynada kendime baktıktan sonra yüzümü az suyla yıkayıp kuruladım ve içeri döndüm. yerinin bana kaşları çatık halde bakmasını beklerken o sırada yeri'nin karşısında bir erkeğin oturduğunu gördüm. yeri'ye veda etmek için masaya yaklaştığımda istemsizce karşısındaki kişiye bakmamla onun taehyung olduğunu görmem bir olmuştu.
"yeri, bak daha ilişkimiz yeni, burayı öyle herkes bilmiyor zaten."
"ya taehyung, cidden çok konuşuyorsun."
kavgalarına kulak misafiri olurken aralarındaki sessizliği bozdum.
"yeri, görüşürüz canım, tekrar buluşalım ileride tamam mı?"
gülümseyerek mekandan ayrıldım ve yürüyerek evime dönmek yerine chaeyoung'un evine ilerlemeye başlamıştım.
YAZMAYI ÇOK ÖZLEMİŞİM! yorum atmayı unutmayın!💞
