6-KAMP-6

296 17 23
                                    

//Japonya'nın Gözünden//

Akşam olmuştu ve hepimiz sırtımızda çantalarımız ile kamp alanına gidiyorduk.Herkes takımıyla beraber gidiyordu.Tam o sırada Çin'i gördüm.Yanında İtalya vardı ve bana sinsi sinsi bakıyordu.

Ben tam gidip İtalya'nın ağzına sıçıyordum ki birden yanımda koşarak Avustralya geldi.O böyle kamp işlerinde çok iyiydi, bu yüzden kendine kocaman bir sırt çantası yapmıştı.

Ben: Wow, Avustralya bu ne böyle

Avustrayla: Bugün bizim takım kazansın istiyorum, bu yüzden her şeyi yanıma aldım.Şey bu arada biz ayrı takımlardayız ama sorun olur mu ?

Ben: Olucağını pek düşünmüyorum

Avustralya: Bu arada dün gece sen uyuyakladın

Ben: Aaa, cidden ya.Bende düşünüp duruyordum dün gece ne oldu diye

Avustralya: *duraksar* Bak, aramızda bir şey saklamamalıyız Japan.Ve benim sana söylemem gereken bir şey var

Avustralya'dan yine aşk-ı ilan beklemiyordum, 2. Kere yapmazdı herhalde.

Avustralya: Ya dün gece sen uyurken yanıma Çin geldi.

Ben: N-nasıl yani, sana ne dedi

Avustralya: Ya seni kazanacağı ile ilgili bir şeyler söyleyip durdu.Ama Japan biliyorsun ben de seni seviyorum

Ben: Yani eveettt, biz flört gibi bir şeyiz de mi ?

Avustralya: Yaniii, sanırım.Ve işte Çin de senin sevgilin gibi bir şey olunca işler karışıyor-

Ben: Ne, sevgili mi

Avustralya: Yani dışardan öyle görünüyor.Hele ki o depo olayları falan, bana gelip savaş başlatması falan.

Ben: Evet, biraz öyle...

Avustralya sanırım kendini biraz kötü hissetmişti:

-Ya bak istiyorsan eğer gidip onunla konuş.Yani bence konuşmanız gerek.

Ben bir yandan Avustralya'ya hak veriyordum.Ama bir yandan da Çin ile bir süre vakit geçirmek istemiyordum

Ben: Hayır Avustralya, bu gecenin tamamını seninle geçirecem, çok ciddiyim.Çin umurumda bile değil

Çin bir 10 metre falan ötemizdeydi, sürekli bizi dinlemeye çalışıyordu ama aynı andan da İtalya ile konuşuyordu.Herkes çadırları falan hazırlarken bizde ortalık yerde öyle konuşuyorduk işte

//Çin'in Gözünden//

Kamp alanına varmıştık ve çadırları kurmaya başladık.Bazıları kendine yemek falan yapıyordu.Bazıları da sabahlayacağını düşünüp oturacak yer falan ayarlıyordu, bazıları da flörtleşiyordu (iğrennççç)

Ve bunların arasında (flörtleşenlerin) Avustralya ile Japonya'da vardı.Evet,umurumda olmaması gerekirdi ama Çin sürekli Avustralya ile konuşurken her defasında ona daha çok yaklaşıyordu ve benim sinirlerim git gide yükseliyordu.

İtalya ile konuşurken sürekli onlara bakıyordum.Ve İtalya bunu farketmişti.

İtalya: Ya ne bakıp duruyorsun onlara

Ben: Ş-şey ya-

İtalya: Bak biliyorum sen Japan'ı seviyorsun, hatta bu gece aslında onunla takılacaktın ama-

Ben: Ne, nasıl yani

İtalya: Ya biz karavandayken Japan şey dedi, bu gece Çin ile ben takılıcam falan

Ben: Cidden mi ? *mutluluk hormonları uıhsfjkbs*

Hem mutlu olmuştum hemde şaşırmıştım.Ama birazda ağırdan almalıyım diye düşünüyordum.Bu yüzden hemen toplarlardım:

-Y-yani...Banane, pff

İtalya: Madem öyle, bugün Japonya'yı senin aklından silicem, emin ol rahatlayacaksın.Çünkü bugün beraber çok eğlenceli şeyler yapıcaz

İtalya bunu derken omzumu tutuyordu, ve bana bakmayı hiç kesmiyordu, sanırım bu kızdan korkmaya başladım.

Japonya'da ara sıra bize bakıyordu, ne konuşuyorlardı bilmiyorum...

O Sırada Japonya ve Avustralya'nın Konuşması 

Avustralya: Japan ben ciddiyim, eğer gerçekten istiyorsan git onunla konuş.

Japan: A-ama beni sevdiğin halde neden böyle bir şey yapıyorsun ki

Avustralya: Bunu bana balo geceside sormuştun.Ve tekrar cevaplamam gerek sanırım.Aşk fedakarlıktır, sevdiğin kişi için ona olan sevgini bile satabilmelisin bazen, çok üzülsende önemli olan onun mutluluğudur.

Yani evet ne konuşuyorlardı duymuyordum ama o sondaki şeyi duymuştum.O nası bir aşk cümlesi öğğhh, neymiş "Sivdiğin gişi için fidikirlik yapmilisin" salak aq

Japan: A-Avustralya

Ben hala daha onları izliyordum ve sanırım öpüşüceklerdi lan anaskm-

DEVAM EDECEK....

531 Kelime

COUNTRYHUMANS TOTAL DRAMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin