EVEEEETT, GELEN KİŞİ DAYISIYDI. VE BİLEN TEK KİŞİ VAR ARKADAŞLAR. Diğerleri de tahmin etsin diye bekledim ama yok.
GlizarAbaza tebrik ederim aşkım valla ben olsam bilemezdim wşslldçwlfeşfö
İyi okumalaaarrr<3
••••••••••••••••••••••
Birinin tam önüne düşmüştüm. Kim olduğuna bakmak için kafamı kaldırdım. "Selam bebeğim" kafamı kaldırmama gerek bile kalmamıştı. İğrendiğim sesi... "YİNE Mİ SEN!?"
Dayımın suratına iğrenerek baktım ve ayağa kalktım. "Ne işin var burda?" cık cıkladı. "Uzun zaman sonra dayını böyle mi karşılıyorsun sevgili yiğenim?" diyip saçımın önünü eline aldı, büyük ihtimalle oynamak için, ben de elini ittirdim. "Senden tiksiniyorum" güldü. "Hayır hayır hayır hayır... Tiksinmemelisin. Ben senin dayınım" yüzüne tükürdüm. "Dayıysan dayılığını bil. Yavşağın tekisin" sinirlenmişti. "Seni var ya-" diyip kolumu sıktı ki, biri gelmişti. "Eslem? İyi misin güzelim? Buraya geldiğini görmüşler" Arda'ydı. Dayımı görünce durdu. "Bu.. Kim?"
Dayıma baktım. Kaş göz yaptı susmam için. Sonra gülümsedi. "Neyse, sonra konuşuruz Eslemcim benim şimdi gitmem lazım da" Arda tek kaşını kaldırdı. "Eslemcim? Pardon da, siz kimsiniz?" Dayım afallar gibi oldu. "Ben.. Eski lisesindeki öğretmeniyim. Geçerken görünce bir sorayım dedim" Arda bana baktı 'doğru mu?' der gibi. Dayıma baktım. Yine kaş göz yaptı ve hazır Arda bakmıyorken elini boğazından geçirdi. Arda'ya söylersem beni öldürecekti yani.
'Ciddi misin?' der gibi baktım dayıma. Ondan korkmuyordum. Göz devirdim. "Hıhı. Öğretmenim" Arda şüphelenmişti. Dayıma olan nefretimi saklayamıyordum ve Arda da bu nefretin farkındaydı. "Neyse canım, benim sonraki derse yetişmem lazım gitmeliyim. Sana numaramı vereyim, bir sorun olduğunda yazarsın" diyip elime bir kağıt tutuşturdu. Tam gidiyordu ki Arda kolunu tuttu. "Pardon, ne hocasısınız? Belki bana da yardım edersiniz" diyip iğneleyici bir gülüş attı dayıma. Dayım afallamıştı. "M-matematik... hocasıyım" Arda alaycı bir bakış attı. "Ooo iyiymiş. O zaman bana da yardımcı olursunuz. Ben de numaranızı alabilir miyim? Hocam(!)" Dayım duraksadı. "Tab- aa telefonum çalıyor. Kusura bakmayın. Bir saniye" diyip telefonu açıyormuş gibi yaptı. Telefonun çalmadığını ben çok iyi biliyordum. "Aa.. tabi hocam... Evet. Evet geliyorum. Eslem'e rastladım da... e vereyim isterseniz.. tamam hocam" telefonu bana uzattı. "Şey hocan... Nurten hocan seninle konuşmak istiyor" "Aa öyle mi?" Diyip gülümsedim. Telefonu aldım. Sanırım bu sefer yanılmıştım. Telefonda gerçekten biri vardı. "Eğer başkasıyla konuştuğunu çaktırırsan o çocuğu öldürürüz, anladın mı?" Arda'ya baktım. "E-evet hocam" "Murat akşam sana mesaj atacak. Ve o ne derse yapacaksın. Kimseye de bir şey söylemeyeceksin. Murat'ın öğretmenin olduğuna da o çocuğu inandır. Yoksa dediğim gibi o çocuğu-" sözünü kestim. "Anladım hocam" güldü. "Şimdi benim kapatmam gerektiğini ve dayının, yani Murat hocanın, hemen okula gelmesini istediğimi söylüyorsun" "Tamam, tamam. Görüşürüz hocam" telefonu kapattım. Tekrar Arda'ya baktım. Ona bir şey olmasına izin veremezdim. "Da- ımm, Murat hocam, Nurten hoca acilen okula gitmeniz gerektiğini söyledi. Çok acilmiş" başını salladı. "Gideyim o zaman ben. Görüşürüz çocuklar" diyip hızlı adımlarla uzaklaştı. Bense Arda'ya bakıp kalmıştım. Kafasını çevirdi ve o da bana baktı. "Eslem? İyi misin güzelim?"
Belli belirsiz kafamı sallayıp "Abim bekler" diyerek okula girdim. O da arkamdan gelmişti. Şüphe duyduğunun farkındaydım ama ne yapabilirdim ki? Abimlerin yanına gidip oturduk. Teneffüs bitmek üzereydi. "Nerdeydin?" "Ş-şey öğretmenim gelmiş. Eski okulumdan. Burada olduğumu öğrenmiş. Bir uğrayıp bakayım demiş. Yardıma ihtiyacın olursa söylersin falan dedi" Ceren atıldı. "Hangi hoca lan? Hocalar bizi sevmez ki pek" tam cevap verecektim ki Arda lafa daldı. "Murat hoca(!) gelmiş" dedi bana yandan bakıp iğneleyerek. Ceren "O kimdi ya?" dedi. "Matematikçi Murat yaa. Selin sen hatırlamıyor musun?" dedim Selin'e kaş göz yaparak. Selin işi çakmıştı. "Ha şu Murat hoca. Tamam tamam hatırladım" "Hangisi ya ben hatırlamad-" derken Selin'in Ceren'i cimciklemesiyle Ceren de anlamıştı. "He hani şu benim sinir olduğum herif mi?" kafamı salladım. Arda ve abilerimiz bize şüpheyle bakıyorlardı. Konuyu dağıtma amaçlı bir soru attım ortaya. "Eniştem nerde?" Kerem abi bana bir bakış attı. Yemin ederim canımı veriyordum az daha oracıkta. "Pardon şey, Berke diyecektim Kerem abicim ehehe" Selin güldü. "Kantine gitmişti bizm aldığımız onca şeye rağmen. Neymiş çikolatalar ve sütler ona yetmezmiş. Hayvan işte n'olucak" "Lan bizim kantin poşet vermez. Ne kadar şey alacak o?" Selin bir duraksadı. "Ay ne bileyim. Ama hayvan o. Bütün kantini alıp gelme ihimali bile var. Tost most da almıştır. Taşıyamaz şimdi salak. Ben gideyim de bakayım" diyip kalkan Selin'e yavru köpek bakışlarımı attım beni de alsın diye. "Eslem gel sen de kanka" tam kalktım gidiyordum, Arda kolumu tuttu.
Ay huy oldu bunda da kol tutmak!
Dİ Mİ!?
"Eslem nereye geliyor ya?" "E yiyecek içecek taşımaya" dedi Selin. Arda işkilli işkilli baktı ikimize de. "Kaçmak için yapmıyorsunuz değil mi?" kolumu çektim. Selin cevap verdi. "Ne kaçması Arda salak mısın?" dedi kabaca. "Ne bileyim ben ya" diye yükseldi Arda da. Selin koluma girdi ve kantine doğru yürüdük. Okul binasının köşesini dönünce Selin beni duvara yasladı. "Dökül çabuk" dayım mevzusundan bahsettiğini anlamıştım. Ama anlamamış gibi yapacaktım. "Neyi?" Göz devirdi. "Şu Murat 'Hoca' olayını" dedi hoca kelimesinde tırnak işareti yaparak. "Kanka sorma n'olursun" dedim yalvarır biçimde. Bana baktı uzunca. "Peki şimdilik üstelemeyeceğim" diyip kantine doğru yürümeye devam etti. Ben de peşinden gittim.
Kantinw vardığımızda benim şapşal eniştem kantinciyle tartışıyordu.
"YA ABİ NASIL POŞET OLMAZ BİR KANTİNDE?"
"E o arkadaki ne o zaman?"
"Lan versene işte bi tane"
"Nasıl taşıyacağım ben bunları amına koyayım? Ahtapot muyum ben?"
"ABİ VERSENE 1 TANE"Gülerek yanına gittik. "Ya şuna söyleyin poşet versin amk" Selin'le ben birbirimize bakıp daha çok gülmeye başladık. Yaklaşık bir 5 dakika boyunca falan güldükten sonra Berke'nin aldığı tostları, hamburgerleri ve meyve sularını 2-2-2 olarak alıp bizimkilerin yanına gittik tekrar. O sırada zil de çoktan çalmıştı zaten.
Bizimkilerin yanına gittiğimizde kendimi abimin yanına attım. Elimdeki tostlardan hamburgerlerden ve meyve sularından birini ona verdim. Berke hepimizin kendisi gibi aç olduğumuzu düşünüp 6 tost, 6 hamburger ve 6 meyve suyu almıştı. Hepsinden herkese birer tane düşüyordu. Aslında o kadar çok değil gibiydi ama bir anda da yenilmezdi yani. Hem daha Selin ve Ceren'in aldıklarını yememiştik.
"Lan zil az önce çaldı bu arada" diyen Ceren'e baktık hepimiz. "Derse girmesek mi?" diye bir fikir ortaya attım. Herkes onaylayınca oturup tıkınmaya devam ettik. Ben hamburgerimin yarısına gelmiştim ki karnım ağrımaya başladı. Daha yiyemiyordum. Arda bana baktı. "Ne oldu?" elimle karnımı tuttum. "Karnım ağrıyor ya" bir süre bakmaya devam etti. "Şey misin... Ay başı?" güldüm. "Değilim ama olabilirim. Neyse" "Eve gitmek ister misin?" abime baktım. O da bana bakıyordu. "Git istersen" tamaaam, duymuş olduğunu düşünmemiştim. O zaman herkes duymuştu. Aman neyse, bizimkilerden mi çekinecektim sanki. "Tamam gidelim" dedim. Abim kalkıyordu. Arda onu durdurdu. "Ben bırakırım abi, zaten çıkacaktım okuldan. İşlerim var" abim başını sallayıp geri oturdu. Anlık olarak aklıma kalan çikolatalar gelmişti. "Yaaaa çikolatalardan versenize banaaaa" Selin "Yooo" derken, Ceren nah çekmişti. Arda elini belime koyup yürüttü beni. "Gel ben sana alırım yoldan" Arda'ya gözlerimi dikerek baktım ve gözlermi kırpıştırdım. "GERÇEKTEN Mİ?" bebek gibi tavırlarıma güldü ve başını salladı. Arabaya bindik. Bindiğimde mesaj gelmişti.
Cesur:
>O dingil yerine ben de alabilirdim sana çikolata -_-
>Evine de bırakabilirdim -_-Bücürük:
karşıma çıkıyor musun da eve bırakasın?<
*görüldü*Yine görüldü yemiştim. Harika! Telefonu arka koltuğa atıp kemerimi taktım. Arda da binmişti zaten. "Çikolatamı unutmazsın dimi?" güldü yine. "Unutmam. Unutsam da hatırlatırsım zaten sen" "Doğru" diyip ben de güldüm. Arda kemerinş taktı ve arabayı çalıştırdı. Ben de camdan yolu izledim.
°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Eveeett biraz geç oldu ama gelen kişiyi tahmin etmenizi bekledim. Kimse mi bilemez yahu? Sadece bir kişi bildi. Neyseeeğ. Yorum yapmayı ve yıldızcığımızı okşamayı unutmayın plzzz. Sizi çok ama çok seviyoruuum <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkek Lisesi|Yarı Texting?
AcakDüşüncelerimi dağıtan sol kulağımın birkaç santim uzağından çeneme doğru giden bir acı hissetmem oldu. Ve boynuma doğru süzülen sıcak sıvı... Kesmişti. Yapmıştı bunu. Gözyaşlarım akıyordu benden bağımsız. Ben hem tir tir titreyip, hem ağlarken, Alp...