Arda'dan ~
Uykum var. UyKuM VaR. UYKUM VAR. U Ý K U M V Ä R. "Eslem beni niye uyandırdın?" Omuz silkti. "Sıkıldığım için" somurttum. "Ama benim uykum var" "Daha yeni uyandın gez dolaş biraz açılırsın." Kafamı masaya koydum. "Hiç gezip dolaşasım yok desem?" Yapmacık bir şekilde gülümsedi ve kolumdan tutup " 'O koca kıçını kaldır ve üstünü giyin, dışarı çıkıyoruz' derim. Kalk şimdi" Oflayarak kalkıp odama çıktım ve üstümü giyindim. Eslem salonda masanın üstünde(!?) oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. Yanına gidip bende masanın üstüne oturdum. Aradan yaklaşık 15 dakika geçti ama Eslem hala kalmadı. "Esleem, dışarı çıkalım diyen sendin şimdi sen kalmıyorsun hadi kalk artık ya. "Ha sen geldin mi?" Göz devirdim."Yok ya 10-15 dakikadır yanında başkası oturuyordu" "Yanımda mı oturuyordun?" "Beni takmadığını bu kadar belli etmek zorunda değilsin bence" güldü ve omzuma hafif bir yumruk attı. "Şaka yapıyorum ya. Geldiğini farkettim" dudak büzdüm ve kötü kötü ona baktım. (Hem sevimli hem sinirli nzısnzhx) O da bana baktı tatlı tatlı. "Tamam ya bakma öyle hadi kalk gidelim" dedi ve ayağa kalkıp kolumdan çekiştirerek beni de kaldırmaya çalıştı. Baktı kaldıramıyor pes edip "Kalk yaa" diye sitem etti. Gülüp kalktım ve dışarı çıktık. "Eee çıktık şimdi ne yapacağız?" Diye sordum Eslem'e. Ellerini iki yana açıp alt dudağını sarkıttı ve "Bilmem" dedi. Düşündüm. "O zaman... Dondurma?" Gülümsedi."Güzel olur valla ya" bende gülümsedim. "Tamamdır o zaman. Bildiğin çok iyi bi dondurmacı var. Seni oray götüreceğim" "Tamam" diyerek karşılık verdi. Ardından dondurmacıya doğru yol aldık.••••••••
Eslem'den
Arda dondurma almıştı şimdi de dondurmamızı yiyerek geziyorduk. Arda'yla gezmek güzeldi aslında. Onun yanında olmayı sevmeye başlamıştım. İyi biriydi, bana yardım ediyordu. -ilk gün dışında- "Bir yere oturmak ister misin?" Kafamı ona çevirdim."Hayır. Gezelim" Gülümsedi. "Tamam o zaman. Gezelim" dedi ve aramızda bir sessizlik oluştu. Sessizliği ilk bozan bendim. "Arda?" "Efendim Eslem" tereddüt ederek ona döndüm. "Sorun olmazsa bir şey soracağım" başını yukarı aşağı salladı. "Tabii. Sor" Boğazımı temizledim. "Senin... Ailen nerde?" Önce duraksadı ve yutkundu. Sonra konuşmaya başladı. "Annemi ben çok küçükken kaybettim. 7 yaşında falan. 2 yıl öncesine kadar babamla kalıyordum. Sonra babam yurt dışına taşınmak istedi işi burda olmasına rağmen. Ama ben gitmedim. Şimdi tek yaşıyorum işte" başımı salladım. "Anladım... Peki sen niye gitmedin yurt dışına?""Bırakmak istemediğim çok şey var burda" kaşlarımı çattım. "Mesela?" Düşündü. "Mesela.... Arkadaşlarım, sevdiğim kız, okulum falan" Sevdiğim Kız? Sevdiği biri mi varmış yani? "Sevdiğin biri olduğunu bilmiyordum" buruk bir tebessüm belirdi yüzünde. "Genelde kimseye söylemem aslında ama neden bilmiyorum, sana söyledim. Bizim çete dışında kimse bilmiyor" madem çete dışında kimse bilmiyordu, neden bana söylemişti. "Sana söylememin sebebi seni kendime yakın hissetmem" Aklımdaki soruyu nerden bildi bu ya? Güldü. "Dışından düşünüyorsun" dudaklarımı büzdüm. "Öyle mi yapıyormuşum?" Bakışları dudaklarıma gitti."Hmhm" diye mırıldandı hala dudaklarıma bakarken. Daha sonra yutkundu, başını iki yana salladı ve boğazını temizledi. "Eh şey.. Bizde durmuşuz yolun ortasında. Hadi gidelim" dedi ve yürümeye başladı.•••••••••••
Normalde bu hafta bölüm atamayacaktım çünkü evde değildim, tatile gelmiştik ve internetim yoktu. Ama ne yapıp edip size bölüm atmak için internet buldum. Ay ben ne iyi bi yazarım ya mxkzmskxjx. Neyse. Bölüm biraz kısa oldu ama olsun. Yıldızcığımızı bir güzel okşayın ve yorum yapın lütfen.
SİZİ SEVİYORUM 💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkek Lisesi|Yarı Texting?
De TodoDüşüncelerimi dağıtan sol kulağımın birkaç santim uzağından çeneme doğru giden bir acı hissetmem oldu. Ve boynuma doğru süzülen sıcak sıvı... Kesmişti. Yapmıştı bunu. Gözyaşlarım akıyordu benden bağımsız. Ben hem tir tir titreyip, hem ağlarken, Alp...