six

771 75 15
                                    

taeyong,

'Neden içeri gelip eğlenmiyorsun miniğim?'

Ablam, çenesini omzuma koyup bana sarıldığında irkildim.

'Jaehyun'u mu bekliyorsun hâlâ?' dedi. 'İşinin çıktığını söylememiş miydin? İşi olmasa kesin gelirdi. Beni çok sever, biliyorsun.'

'Erkek arkadaşımı bekliyorum.' dedim hemen. 'Onu sizinle tanıştırmayı çok istemiştim. Jaehyun'la bir alakası yok. Hem gelmemesi daha iyi oldu.'

'Beni kandırma Taeyong Lee.' dedi geri çekilirken. 'Kendini kandırıyorsun, en azından beni kandırma. Hadi içeri gel.' Elimi tutup beni içeri sürüklerken aksine savaşmanın bir anlamı olmadığını düşündüm. Ablam haklıydı. Kendimi kandırıyordum ve bunu bir alışkanlık haline getirdiğim için Jaehyun'a da zarar veriyordum.

O, Johnny'yle mutluydu ve öyle olması gerekirdi. Hayatına sürekli girip durarak onu rahatsız etmemin bir anlamı yoktu.

Annem:

'Oğlum, Jaehyun gerçekten gelmeyecek mi?' dediğinde sıkıntıyla ofladım.

'Anne, onun bir erkek arkadaşı ve kendi hayatı var farkında mısın? Jaehyun'u sormak yerine neden Chittaphon'u sormuyorsun?'

'Gelmeyeceğini söylemiştin.'

'Jaehyun'un da gelmeyeceğini söylemiştim.'

Sesimi yükselttiğimi fark ettiğimde kuzenim koluma dokunarak beni sakinleştirdi. Annem üzülmüş gibi görünüyordu:

'Tamam, bir şey demiyorum.'

Kapı çaldığında birbirimize baktık. Yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirerek:

'Sevgilimi işi bitmiş olmalı.' derken kapıya koştum. Ablam da benimle birlikte kapıya gelmişti.

Kapıyı açtığımda gelen kişinin Jaehyun olduğunu görmek beni şaşırtırken ablamla sarıldılar. Ablam, saçını karıştırırken:

'Yoonoh, gelmeyeceğini söylediğini sanıyorum. İşin erken bitti demek ki. Hadi içeri gir.' diyerek onu kolundan tutup içeri soktuğunda kapıya yaslanıp gözlerimi kısarak ikisine baktım.

Jaehyun ne yapmaya çalışıyordu?

Ablama elindeki kocaman paketi verip içeri geçtiğinde evde bir şenlik havası yaşanmaya başlamıştı. Gülüşümü içimde tutmaya çalışarak sakin bir yüzle yerime oturdum. Ablamın doğum günlerinin baş kahramanı da gelmişti.

'Oğlum iyice zayıflatmışlar seni.'

'Teşekkür ederim anneciğim, daha fazla yememe gerek yok.'

Dediği şeyle kaşlarımı kaldırarak ona baktığımda ne dediğini yeni fark etmiş gibi dudağını ısırdı.

'Anneciğim mi? Yok artık.'

Annem gözyaşlarını saklamaya çalışırken anında duygusal bir topa dönüştüğünde bana terliğini fırlatmasıyla ellerimle yüzümü kapattım.

'Tabi ki anneciğim diyecek. Hâlâ oğlum o benim.'

Terasa çıkıp sallanan salıncağa oturdum. İçerideki kahkahalar kesik kesik duyulurken Chittaphon'un neden burada olmadığını düşündüm. Jaehyun'un karşısında tamamen savunmasız hissediyordum.

Cam kapı açılıp kapandı. Jaehyun yanıma oturduğunda:

'Gelmeyeceğini söylemiştin.' diye fısıldadım yavaşça.

'Ama geldim.'

'Aile yemeğiniz erken bitti herhalde. Johnny'yle yani.'

'Chittaphon gelmedi sanırım.' diyerek konuyu değiştirdiğinde omzumu silktim.

'Hayır geldi ama gitmek zorunda kaldı.'

Söylediğim yalana ben bile şaşırırken Jaehyun kıkırdadı.

'Ablan söyledi işte. Gelmemiş Tae.'

'Özür dilerim.' dediğimde bacağımdaki elimi avcunun içine aldı. Eskiden yaptığı gibi elimle oynarken:

'Elinin hep çok güzel olduğunu düşündüm.' dediğinde gülümsedim, daha sonra ciddileşerek:

'Ne yapmaya çalışıyorsun?' diye sordum.

'Burası eski anılarımızın geçtiği bir ortam biliyorsun değil mi Taeyong? Tabi ki biliyorsun.'

Beni kendine çektiğinde başımı omzuna yerleştirdim ama garip bir şekilde rahatsız hissediyordum. Bu his sevgilime ihanet edermişim gibi hissettirirken geri çekilmeyi denedim ama kolları beni sıkıca sarmıştı.

'Merak etme.' dedi. 'Burada bizi kaçmamak için direndiğimiz hiçbir şey göremez. Ne benim sevgilim, ne de senin sevgilin.'

'Ama ben biliyorum.' diye fısıldadım yavaşça. 'Beni bırakır mısın?'

Beni bırakıp omzuma yaslandığında gülümsedim. Jaehyun'dan kaçmak gerçekten zordu.

'Biraz böyle kalabilir miyiz?' diye mırıldandı gözlerini kapatırken. 'Lütfen. Böyle yatınca uykum geliyor biliyorsun.'

'Biliyorum. Sorun değil.' dediğimde nefes alış verişleri düzenli bir hâle geldi. Yavaşça uykuya dalıyordu.

Ben de gözlerimi kapattığımda uyandığımızda hiçbir şey yaşanmamış gibi olacağına emindim. Sadece bir müddet daha böyle kalmak istedim. Sadece biraz daha...

kissing other people| jaeyong ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin