3. Bölüm: Toplantı Öncesi

425 28 7
                                    

Reyyan
Yaren(Kısık sesle): Reyyan, Reyyan
uyansana yaaa hadi. (Kapıyı açmaya çalışır.)Hayır niye kitliyorsun ki kapıyı Allah Allah. Reyyan hadi aç şu kapıyı.
Birden yerimden sıçradım. Niye geldi ki Yaren bu saatte? Hemen kapıya koşup kapıyı açtım.
Yaren girer girmez başladı bağırmaya.
Yaren: Ya sen niye uyuyorsun? Kalk hayde bir de bana yardım edecekti. Hem sen niye kitliyorsun kapıyı?
Reyyan: Yaren bi sus motorun soğusun . Birincisi burası benim odam kapıyı ister kilitlerim ister kilitlemem sana mı sorcam ikincisi.
Yaren sözümü kesip
"Evet bana soracaksın hanımefendi niye kitledin kapıyı napıyordun yoksa benden gizli gizli odaya birini mi aldın"
Reyyan: He Yaren işim gücüm yok odaya birini almak için gece nöbet tutuyorum. Allah Allah canıma mı susadım ben acaba tövbe ya Rabbim . Hem sen niye geldin bu saatte. (Şaşırarak bakar.)
Yaren: E yuh Reyyan unuttun mu?
Reyyan: Neyi unuttum mu?
Yaren: Hani ben Harun'la buluşacaktım ya.
Reyyan: Hıı hatırladım. E git buluş banane Yaren!
Yaren: Kızım uyku sana yaramıyor he saf salak bir şey oluyorsun. İkimiz gitcez ya.
Reyyan: Offf offff. İyi tamam hazırlan da çıkalım bir şekilde.
Yaren: Tamam hadi sen de giyin çabuk ol hee.
Reyyan: Tamam tamam hadi git sen.
Yaren gittikten sonra uyku sersemine dolabımı açıp içindekilere baktım. Ne giysem ki? Bugün yeni ortaklarla toplantı da var. Üzerime sarı tişörtümü altıma siyah taytımı giydim ve deri ceketimi elime alıp Yaren'in odasına gittim.
_____________________
Yaren'le beraber merdivenlerden sessiz sessiz inerken birden Azat'ın sesini duymamızla yerimizden sıçradık.
Azat: Nereye lan ikiniz beraber bu saatte?
Yaren: Şey abi eeee şeye gidiyorduk. (Reyyan'a bakıp) Nereye gidiyoruz?
Reyyan: Şeye ya nereye olacak canım şeye.(Korkarak Azat'a bakar.)
Azat: Şeye deyip duruyorsunuz nereye dedim size? (Sinirle Yaren'e bakar.)
Birden yengemin sesini işittik. Yine imdadımıza yetişti.
(Azatın duymayacağı şekilde) "Çekilin şurdan be hiç bir şey öğretememişim size."
Handan: Oğlum nereye olacak Reyyan'ın şirkette işi varmış yeni ortaklar gelmeden bitireyim istemiş ama saat erken olunca Yaren'le beraber gideyim tek başıma gitmeyeyim demiş.
Azat: Bana niye söylemediniz bunu?
Handan: İşte kızarsınız bu saatte iş mi olur dersiniz diye diyememiş kızcağaz.
Azat: Tamam gidin madem.
Azat gider gitmez yengem başladı ahiret sorusu sormaya.
Yaren (Sırıtarak): Anne valla şeytan seni görse ben ne işe yarıyorum diyecek he.
Yareni sertçe çimdikledim.
Handan: Kız yolarım seni! Sizi kurtardım bi  de bana ne diyor söyleyin nereye gidiyordunuz siz?
Reyyan: Nereye olacak yenge işte gezmeye çıkıyorduk. (Tedirgince Handan'a baktı.)
Handan: Bu saatte?
Yaren: Evet anne. Hem öğlenleyin çıksak dedem çıkartmaz ki.
Handan: Pek yedim sayılmaz ama çıkın hadi sakın geç kalmayın he.
Yaren'le koşarak çıkarken tamam işareti yaptık.
____________________
Yaren: İşte burası burda buluşacaktık.
Reyyan: Tamam hadi git ben burdayım.
Yaren: Niye ya sen içeri gelmicek misin?
Reyyan: Yaren salak salak konuşma ben burda gözcülük yapıcam git hadi sen. Ha bu arada bugün şirkete yeni ortaklar gelecek yani benim geç kalmamam gerekiyor çabuk ol.
Yaren: Tamam.
Girderken arkasından seslendim
Reyyan: Enişteme benden selam. :)

BİR SAAT SONRA

Reyyan: Sonunda, nerde kaldın?
Yaren: Geldim işte ya ayrılmak zor oldu napıyım?
Reyyan: Hay sizin ayrılmanıza! Senin yüzünden şirkete geç kalacam.
Yaren: Tamam hadi gidelim.
Konağa geldik hemen odama çıkıp üstümü değiştirdim. Yeni ortaklar geleceği için kırmızı elbisemi giyip hafif makyaj yapmıştım. Mutfağa doğru ilerlerken
Azat: Kız ne bu halin?
Reyyan: Bana mı dedin?
Azat: Sana dedim tabii. Bu elbisenin hali ne?
Reyyan: Nesi varmış elbisemin?
Azat: Çok uzunmuş. Tövbe yarabbim git değiştir şunu.( Reyyan'a eliyle odasını işaret eder.)
Reyyan: Ne var Azat ya?
O arada Mert geldi.
Mert: Azat abim haklı abla ne bu elbisenin boyu git değiştir yoksa şirkete gelemezsin.
Reyyan: Off ya offff.
Odama çıkıp giyecek bir şeyler ararken Mert geldi.
Mert: Abla biraz önce sana öyle davrandığım için özür dilerim.
Yine dayanamamıştı özür dilemişti.
Reyyan: Tamam önemli değil.
Mert: Barıştığımıza göre kıyafetini ben seçeceğim.
Bana saçma sapan bir elbise seçip verdi ama ben beğenmeyip değiştirdim. Diğerinden daha uzun ve yanık turuncu renginde bir elbise giydim en azından buna bir şey dememişlerdi.
______________________
Miran
Miran: Oooo ikizim nerden böyle?
Harun: Dedim ya lan dün.(Kızarak Miran'a bakar.)
Miran: Doğru doğru hatırladım şimdi.
Harun: Senin bu şıklık ne, noluyor?(Göz kırpar.)
Miran: Bugün yeni şirketle anlaşmamız var ya o yüzden.
Harun: İyi iyi.
Kol düğmelerimi geçirmeye uğraşırken birden Gönül'ü gördüm.
Miran: Nereye?
Gönül: E bende geliyorum yeni şirketle anlaşmaya.
Miran: Bu kılıkla mı?
Gönül: Ne varmış kılığımda?
Miran: Altına bir şey giymeyi unuttun herhalde!
Harun: Oğlum kör müsün etek var ya.
Miran: Ne eteği lan böyle etek mi olur git değiştir şunu!(Kızarak Gönül'e bakar.)
Gönül: Miran karışmasana!
Harun: Gönül haklı karşımasana kıza.
Miran: Bu kız bu eteği giyip yeni şirkete gidecek bende bunun kuzeniyim diye yanında gezecem öyle mi?
Gönül: Offf Miran offff senin karın olacak kadına acıyorum yeminle.
Miran: Gerek yok Gönül hanım. O da zaten böyle şeyler giyemez.
Gönül sinirli bir şekilde odasına gidip üstünü değiştirdi biraz bağırdım ona ama olsun neymiş öyle mini mini etekler, olmazzz!
Gönül: Oldu mu şimdi Miran bey!
Miran: Ha şöyle ne güzel oldun bak.
Bana sinirle bakarken arabalara binip yeni ortakların şirketine doğru yola koyulduk.

Nefretten AşkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin