1.BÖLÜM

58 7 10
                                    

Adım Gece ve ben bir Boyut Gezginiyim. Yaklaşık bir saat sonra araştırma görevim olan gezegene gideceğim. Neden diye sorduğunuzu duyuyor gibiyim. Çünkü şuan yaşadığım yerde oksijen tükenmekte. Ve bu yüzden daha yaşanabilir bir gezegen bulmamız gerekiyor. Dünyamızın nasıl bu hale geldiğini açıklayayım size. Z kuşağından sonra her şey değişti. Dünya yaşanmaz bir hal aldı. Yanan ormanlar ,nesli tükenen hayvanlar ,hava ve su kirliliği ,ozon tabakasının delinmesi dünyada olan sorunların bir kaçı. Dünya kırmızı alarmda oksijen seviyesi her geçen gün daha da düşmekte. Dünyanın bu sorununa karşı bütün devletler birleşip çözüm yolları aramaya başladılar. Ve bu kapsamda PEAK(Paralel Evren Araştırma Kurumu)projesi başlatıldı.Ve bende bu proje için görevlendirildim . Amacımız insanların yaşayabileceği bir gezegen bulmak. Ve bende bu projede yaşadığım her şeyi bu deftere yazmaya karar verdim.

PEAK'ta uluslararası insanlar çalışıyor ve aynı zamanda bir Türk grupta bu projede görevli.Buradaki bilim insanları bir cihazın üstünde çalışmakta.Bu cihaz 3 tırın üst üste konulmuş haline benzemekte.Bu devasa makine Büyükçekmece Göl'ünün çok yakınında kuruldu.Bunun sebebi cihazı soğutmak için tatlı suya ihtiyaç olduğundan ve aynı zamanda burada devasa elektrik şebekeleriyle soğutma kuleleri de var.Bilim insanları uzun zamandır paralel evrenleri kullanarak başka gezegenlere gitmek için araştırma yapıyorlardı.Uzun uğraşlar sonucunda bu makineyi keşfettiler.Bu alanda uzman birçok insanı burada görevlendirdiler.Astrofizikçiler,dilbilimciler,jeologlar ve mühendislik alanlarında birçok insanı bir araya topladılar.En önemli kısmı da paralel evrene gönderilecek insanların seçimiydi.Bu insanların seçmek kolay olmadı.Birçok özelliği barındırmaları gerekiyordu.Cesur ve atletik,pratik zeka ve soğukkanlılık aranan özelliklerden sadece birkaçıydı.Ve bende bu şanslı kişilerdendim.Mülakatta çok soğukkanlı olamasam da içimdeki yeteneği fark ettikleri için beni de takıma seçtiler.Gideceğim gezegeni henüz bilmiyorum aynı zamanda beni orda ne beklediğini de bilmiyorum. Bu durum korkutucu bir hal alsa da yinede çok heyecanlıyım.Her gezegene takım halinde iki kişi gönderilicek. Umarım görevimi başarıyla tamamlarım ve her şey yolunda gider.

..........

Toplanma yerimiz olan merkez kuleye gitmek için sabah 6'da uyandım.PEAK' a özel üniformamı giydim. Artık yola koyulma vakti. Merkez kule beni bekler. Toparlanıp dışarı çıktım ,etrafa şöyle bir bakınca ne kadar kötü bir dünyada yaşadığımı bir kere daha farkettim. Ve görevimin ciddiyetini kendime hatırlattım.

Merkez kuleye vardım. Toplantı odasına girdim herkes buradaydı. Sanırım biraz geç kalmıştım sessizce yerime oturdum ve insanları inceledim. Acaba hangisiyle göreve gidecektim. Gezegenler ve takım arkadaşları açıklanmaya başlandı. Takımlar teker teker odadan çıkıyordu ve en son tam karşımda duran adamla birbirimize baktık. Ve ikimizde birşey denmesini beklemeden ayağa kalktık. Proje müdürü :

-Size de ay gezegenini veriyorum görevinizin ciddiyetini unutmayın ve olası bir tehlikede merkez kuleye size vereceğimiz bilekliklerle sinyal gönderin size görevinizde başarılar diliyorum umarım iyi bir takım olursunuz.

Henüz adını bilmediğim takım arkadaşım heyecanla müdüre yanıt verdi :

- Teşekkür ederiz görevimizi başarıyla tamamlayıp geri döneceğimize emin olabilirsiniz.

Bende teşekkür ettikten sonra proje müdürü bize elektronik bilekliklerimizi verdi. Heyecanlı ve kaygılıydım,karmaşık düşüncelerimden sıyrılıp takım arkadaşımla konuşup tanışmaya başladık. Gerçek bir takım olabilmek için birbirimizi iyi tanımamız ve anlamamız gerekiyor.

İsmini bilmediğim çocuk :

- Merhaba adım Toprak,asıl mesleğim Astrofizik uzmanlığı ve 27 yaşındayım. Sende kendinden bahset biraz.

- Merhaba ben Gece,bende Jeologum ve 26 yaşındayım.Tanıştığıma memnun oldum.

Birbirimizi az da olsa tanıdıktan sonra ışınlanmak için paralel evren portalının yanına gittik ve özel astronotumsu kıyafetleri giydik. Bize söylenen talimatları yerine getirdik ve ışınlanma vakti gelmişti. Kalbim hızla çarpıyordu. Takım arkadaşım Toprak heyecanımı fark etmiş olacak ki bana sakin olmamı söyledi. Göz devirip ona şunları söyledim :

- Hayatında kaç kere ışınlandın ki bana sakin olmamı söylüyorsun ?

Toprak gülerek :

- Rahatla biraz panik sadece hata yapmana neden olur.

Haklıydı aslında ama içimdeki heyecan ve korkuyu dindiremiyordum. Ona hafif gülümsedim ve kafamı salladım. PEAK projesinde görev alan bütün insanlar ışınlanma noktasında hazır şekilde bekliyorlardı. Bu ışınlanmayı bütün dünya canlı olarak televizyonlarından izleyecekti.

Görevli:

- Işınlanmaya son bir dakika.

Dedi ve kalbim yerinden çıkacakmış gibi oldu. Bu insanlığın son şansıydı ve tek ümidi bizdik. Bir dakika bir saniye gibi geçmişti sanki.Ve sonunda yolculuğumuz başlamak üzere ışınlanmayı başlattık...

.........................                    

110Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin