"Anne susar mısın artık? kız sadece arkadaşım"
"Tabi bilirim ben o arkadaşlıkları."
"Off anne uğraşamıyacağım."
Odamı düzenliyordum. Annem ise güya nasıl yaptığımı görmek için gelmiş Sarah' dan konuşup duruyordu.
Hayır onla ben olamazdık ama o anlamıyor, anlamak istemiyordu.
"Anne senin ocakta yemeğin falan yok mu? gitsene"
"Gitmem için bahane uydurma buradan da kısabilirim ocağı. Unuttun galiba ben de bir cadıyım."
Şansıma tüküreyim.
"Anne neden sadece gitmiyorsun?"
"Aish iyi tamam gidiyorum çatlama"
Annem odadan çıktığında derin bir nefes verdim. İmkanı olsa beni onla evlendirirdi.
O değil de Sarah' ın bir insan olduğunu öğrenirlerse çok kötü şeyler olabilir.
Ne yapmalıyım? Sihir güçleri olmalı.
Büyü kitabımı elime aldım ve sayfaları karıştırdım. Burada bir yerlerde insanları cadıya çeviren sihirler ve ya iksirler olmalıydı.
Sayfaları çevirdiğim beş dakikanın sonunda nihayet aradığım şeyi bulabilmiştim.
Bu bir iksirdi. Zaten sihirle olamayacağını anlamıştım. Eğer sihir olsaydı bunu bilirdim değil mi?
Fakat bir sorunumuz vardı. İksirin malzemelerinin bazılar soyu tükenmiş olan bitkilerdi. Bazıları ise sadece insanların şehrinde olan bitkilerdi.
İnsan şehrine inmemiz yasaktı ki zaten soyu tükenmiş olan bitkileri nasıl bulacağımı bilmiyordum.
Sarah' ı insanların yanına gönderemezdim. Kehanet vardı. Benden ayrılamazdı. Ayrıldığı zaman ikimizin içinde kötü olur. İkimiz de ölebilirdik.
Bir yandan da Sarah' ın insan olduğunu anlarlarsa onu buradan gönderirlerdi. Yine kehanet vardı. Ölebilirdik.
Aish cidden Jeongguk bu da sana ders olsun. Bundan sonra bilmediğin şeylere burnunu sokmazsın. Delireceğim.
Odamın kapısı tıklanıldığında içeri gelmesini söyledim. Kapı açıldığında Sarah kafasını içeri sokup odaya göz gezdirdi. Sonra bana dönüp içeri girdi ve kapıyı kapattı.
'Ne düşündüğümü bildiğini ve seninde bu konuyu düşündüğünü var sayarak söylüyorum ben bir cadı değilim'
"Biliyorum ama seni cadı yapamam. Bu imkansız."
Umutsuz bakışlarımı ona gönderdiğim de onun da benden farkı olmadığını görmüştüm.
Onu bir süre saklamak zorundaydık. Yoksa her iki türlüde ölürdük.
Kapı bir hışımla açıldığında bakışlarımız oraya dönmüştü.
Babam bize sinirle bakıyordu.
Umarım konuşmalarımızı duymamıştır.
Eveeettt naber? Nasılsınız?
Ben iyiyim
Neyse bu bölüm fazla içime sinmedi ama olsun.
Ve yeni telefonum da kore klavyesi yok bu yüzden
Saranghae❤
Sizi seviyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗞𝗲𝗵𝗮𝗻𝗲𝘁 || 𝓙𝓮𝓸𝓷 𝓙𝓮𝓸𝓷𝓰𝓰𝓾𝓴
FanfictionO bir cadıydı. Peki bir kehanete kurban gidip bir prensesle kaderlerini birleştirebilir miydi?