~5~

3.3K 171 135
                                    

Arkadaşlar bu şarkıyı dinlemelisiniz. Bölümü yazarken bu şarkıyı dinleyerek yazdım. Umarım beğenirsiniz.
__________________♡__________________

Whattt!!!

İkimizin yüzleri şu an çok mu yakındı ne. Masanın üzerinde uyuya kalmışız. Olduğum yerden hiç hareket etmeden yüzünü incelemeye başladım. Alnı, gözleri, küçücük burnu ve... ve pembesi dudakları. Aslında çok yakışıklıydı ama huyları...

Benim düşüncelerimi, kook'un ise uykusunu bölen zil sesiyle hemen doğruldum ve ondan uzaklaştım.

Kapıya yönelmeden önce oturmaktan iyice yukarıya kalkmış olan t-shirt'ü aşağıya doğru çekiştirdim. (T-shirt'ü uzun siyah)

Kapıyı açtığı da daha önce görmediğim 2 kişi vardı.

"Buyrun kime bakmıştınız?" (ls)

"Biz Jungkook'a bakıştık ama... " (Hui)

"Oo beyler gitsenize içeriye. (jk)

" Şuna baksana gözlerini açamıyor bile. Yeni mi uyandın yoksa"(Han bin)

"Aynn. Siz kapıyı çalmasanız daha uyanmamayı da planlıyordum açıkçası" (jk)

İçeriye grip oturdular. Ben de su almak için mutfağa gittim. Suyumu içtikten sonra salona girdiğim zaman konuşmaları dikkatimi çekti.

"Jungkook sana bir şey sorucam ben" (Hui)

"Sor" (jk)

"Bu hatun kim. Bizi de tanıştırana" (Hui)

"Aynn. Hem belki bize de gönderirsin ha" (han bin)

[Beyler çok üzgünüm ama burada kötüsünüz. Sizi çok seviyorum tamam mı?]

İçeriye girdim ve Jungkook'a imalı bir şekilde bakmaya başladım. O ise sadece sustu. Tek koltukta oturan çocuk(Han bin) kalktı ve bana yaklaşmaya başladı.

"Jungkook bu güzel hanım efendi bu akşam bana gelebilir değil mi?" (han bin)

dedi ellerini saçlarıma götürürken. Ben saçıma dokunan ellerini ittirdim ve hızla evden çıktım.

Bana s*rtük muammelesi yapılırken o ise sadece susmuştu. Benim kim olduğumu söylememiştim. En azından bir s*rtük olmadığımı bile söylememiş sadece susmuştu.

Dışarıya adım atar atmaz yağmurdan ıslanmıştım.

"Bir bu eksikti. " (ls)

Ama bir yandan da güzeldi çünkü şu an ki akan göz yaşlarım belli olmuyordu. Ben bir yandan yürüyor bir yandan da kendi kendime konuşup düşünüyordum ve tam o an birisi kolumdan tutup beni kendine çekmişti.

(anlatım) Jungkook

Sabah sabah Hui ve Han bin'in Lisa'ya söyledikleri şeyle dondum kaldım. Cevap bile veremedim ve en sonunda Lisa sinirle evden dışarıya çıktı. Kafanı onun arkasından kapıya çerdiğimde yandaki pencereden dışarıda yağmur yağdığını gördüm.

Kendime gelerek.

"Sizin s*rtük muamelesi yaptığınız kişi benim KARIM. Şimdi defolun ve mümkünse bir daha görüşmeyelim." (jk)

Bunları söyledikten sonra kapının yanında duran şemsiuelerden birisini elime aldığımda dışarıya fırladım. Koşuşturarak Lisa'yı arıyordum sokak ortasında. Ve işte orada. Yavaş yavaş yürüyordu. Ayakları ise artık onu taşımak istemiyor gibiydi.

Koşarak ona yaklaştım ve kolundan tutup onu kendime çektim.

Şu an çok tatlı duruyordu.

"Özür dilerim" (jk)

dedim ve sarıldım. Bana ağlamaklı bir ses tonuyla  cevap verdi

"Neden özür diliyorsun"

"Sana bunlar söylenirken hiç bir şey diyeme-" (jk)

Cümlemim tamamlayamayan kollarımın arasına minik bedeni yığıldı. Sağanak yağmur altında sanırım üşümüş olmalıydı.

Onu kucağıma aldım şemsiyeyi ise koluna kıstırdım. En azından biraz da olsa bizi yağmurdan koruyabilir bu.

Eve geldiğimde kapıyı zorla da olsa açtım ve Lisa'yı odasına çıkarıp yatağına yavaşça bıraktım. Üzeri ıslaktı. Böyle yatarsa daha fazla hastalanabilirdi. Ama bunu da ben yapamam ki.

Evdeki yardımcı bu gün izinliydi yani evde sadece o ve ben varız.

Gözlerimi kapattım ve t-shit'ün uç kısımlarından tuttum. Olabildiğince bakmamaya çalışıyordum.

Dolabında uzun bir kazak alarak giydirdim. Bunu yaparken biraz bakmış olabilirim. 😏Şşşttt aramızda😉

Üzerini değiştirdikten sonra pike ile de üzerini örttüm. Yanakları hafif kızarmıştı. Elimi yavaşça alnına koydum. Ateşi vardı. Bünyesi bu kadar zayıf mıydı diye geçirdim içimden.

Hemen mutfağa inip bir kaba su kattım. Odasına çıktım ve banyosunda da bir havlu alıp ıslatmaya başladım. Havluyu alnına ve bileklerine koymaya başladım.

Bir süre sonra her yer karanlıktı artık. Gözlerimin kapandığını anlamıştım ve oracıkta uyuya kalmışım.

(anlatım) Lisa

Gözlerimi hafif hafif araladı ve karşımdaki beyaz duvara gözlerimi dikip sabah olanları düşünmeye başladım. Ve sonra benden özür dilediği an geldi aklıma. En azından hatasını anlayıp özür dilemişti değil mi?

Sağ elim fazla mı sıcaktı benim.

Kafamı hafif sağa doğru yatırdım ve melek mi? yoksa şeytan mı? olduğunu hala çözemediğim insan orada yine bir melek gibiydi.

Eveeettt arkadaşlar biraz kısa oldu bu bölüm. E tabi biraz da geç oldu.

Umarım beğenirsiniz.

Bub arada okuyan arkadaşlarım alttaki yıldızı doldurup bana destek olursanız çoookkk sevinirim.

Yorum ve vote lütfen

사랑해요💚💚💚💚💚

ZORAKİ EVLİLİK {LİZKOOK}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin