Türkçe:
Kavanozlar
Kafatasımı bir kurabiye kavanozunun kapağı gibi açıyorum.
Orası benim tüm rüyalarımı koyduğum gizli yer.
Güneş ışıklarından küçük toplar, bir grup kedi gibi birbirlerine sürtüyorlar.
İşaret ve baş parmağımla içine uzanıyorum ve birini çıkarıyorum.
Ilık ve gıdıklıyor.
Ama harcayacak vaktim yok! Güvende tutmak için bir kavanoza koyuyorum.
Ve onu da diğer kavanozlarla bir rafa koyuyorum.
Mutlu düşünceler, mutlu düşünceler, mutlu düşünceler, sıralanmış.
Koleksiyonum bana bir sürü arkadaş kazandırıyor.
Her kavanoz özür dilemek için bir yıldız ışığı gibi.
Bazen arkadaşlarım bir şey hissediyor.
Bir kavanoz onu kurtarmak için geliyor.
Gece ardına gece, daha fazla rüya.
Arkadaş ardına arkadaş, daha fazla rüya.
Parmaklarım daha da derinlere gidiyor.
Karanlık bir mağarayı keşfedermiş gibi, kuytu köşede kalmış sırları buluyorum.
Kazıp duruyorum.
Tırmalayıp duruyorum.
Kavanoz kapaklarımdan tozu üflüyorum.
Zaman geçmiyor gibi hissediyorum.
Boş raflarımın daha fazla şeye ihtiyacı var.
Arkadaşlarım kilitli kapımdan içeri bakıyor.Sonunda, hepsi bitti. Kapıyı açıyorum, ve arkadaşlarım içeri giriyor.
Çok aceleciler. Kavanozlarımı bu kadar çok mu istiyorlar?
Raftan alıyorum, teker teker.
Hepsini bir arkadaşıma uzatıyorum.
Her bir kavanozu.
Ama birini bıraktığım anda, ayaklarımın altındaki kiremite çarpıp parçalanıyor.
Mutlu düşünceler, mutlu düşünceler, mutlu düşünceler parçalanmış, yerlerde.Onların arkadaşlarım için olmaları gerekiyordu, gülümsemeyen arkadaşlarım için.
Bağırıyorlar, yalvarıyorlar. Bir şeyler.
Ama tüm duyduğum yankı, yankı, yankı, yankı, yankı.
Kafamın içindeki.
İngilizce:Bottles
I pop off my scalp like the lid of a cookie jar.
It's the secret place where I keep all my dreams.
Little balls of sunshine, all rubbing toghether like a bundle of kittens
I reach inside with my thumb and forefinger and pluck one out.
It's warm and tingly.
But there's no time to waste! I put it in a bottle to keep it safe.
And I put the bottle on the shelf with all of the other bottles.
Happy thoughts, happy thoughts, happy thoughts in bottles, all in a row.
My collection makes me lots of friends.
Each bottle a starlight to make amends.
Sometimes my friend feels a certain way.
Down comes a bottle to save the day.
Night after night, more dreams.
Friend after friend, more bottles.
Deeper and deeper my fingers go.
Like exploring a dark cave, discovering the secrets hiding in the nooks and crannies.
Digging and digging.
Scraping and scraping.
I blow dust off my bottle caps.
It doesn't feel like time elapsed.
My empty shelf could use some more.
My friends look through my locked front door.
Finally, all done. I open up, and in come my friends.
In they come, in such a hurry. Do they want my bottles that much?
I frantically pull them from the shelf, one after the other.
Holding them out to each and every friend.
Each and every bottle.
But every time I let one go, it shatters against the tile between my feet.
Happy thoughts, happy thoughts, happy thoughts in shards, all over the floor.
They were supposed to be for my friends, my friends who aren't smiling.
They're all shouting, pleading. Something.
But all I hear is echo, echo, echo, echo, echo
Inside my head.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
♥Doki Doki Literature Club
Acak𝑔𝑜𝑜𝒹𝒷𝓎𝑒𝓈 𝒶𝓇𝑒 𝓃𝑜𝓉 𝒻𝑜𝓇𝑒𝓋𝑒𝓇 𝒶𝓇𝑒 𝓃𝑜𝓉 𝓉𝒽𝑒 𝑒𝓃𝒹 𝒾𝓉 𝓈𝒾𝓂𝓅𝓁𝓎 𝓂𝑒𝒶𝓃𝓈 𝒾'𝓁𝓁 𝓂𝒾𝓈𝓈 𝓎𝑜𝓊 𝓊𝓃𝓉𝒾𝓁 𝓌𝑒 𝓂𝑒𝑒𝓉 𝒶𝑔𝒶𝒾𝓃