En kötü şekilde cezalandırın

45 2 0
                                    

(Merve'in ağzından)

'Gizem kalksana hadi yine geç kalıyoruz.'

'Tamam kalktık be '

Her sabahki tartışmalarımızı yapıp aşağıya, kahvaltıya indik. Bütün gözler yeni gelen kızın üzerindeydi biz ise hiç oralı davranmıyorduk . Ama Gizem'in ne kadar merak ettiğini biliyordum. Gizem kendini tutamadı ve kahvatı tabağını alıp kızın yanına oturmaya yöneldi ben de peşine takıldım ve kızün iki yanınıda kuşattık. Başta afiyet olsunlar filan söylendi sonra adının Aslı olduğunu aslında bu gece burada kalmadığını ama bundan sonra kalcağını söyledi. Gece burada kalmayıp neden gündüz gelmiş ,gerçekten anlamasam da muhabbete katılmaya çalışıyordum. Tam bu arada İlay hoca yanımıza yaklaştı ve

'Vay canına tam istediğim tablo görüyorum ki kaynaşmışsınız belki de aynı odada kalmak istersiniz ne dersiniz kızlar? İkimizin suratına bakıyordu

Gizem bana döndü ve tam ağzını açacakken yanıtının olumsuz olduğunu anlatınca ben atıldım ve

'Neden olmasın' dedim.

İlay hanım sevinçle bize baktı ve' Süper o zaman ben de eşyaları ayarlıyayım sen istersen okuluna git Aslıcım'

Aslı ağzındaki lokmaı zorla yutarak

'Bugün gitmeyeceğim bizimkilerle konuştum'

'Peki o zamansa bana yardım edeceksin tamam mı birkaç halledilmesi gereken evrak var tamam mı Aslıcım'

'Tamam hemen kahvaltımı bitirip geleceğim'

Hepimiz yemeklere gömüldük ve yiyeileceğimiz kadar yemek yedik. Gizemle aynı anda kalktık ve tekrar afiyet olsun diyerek uzaklaştık.

....

'Of kızım istemediğimiz başımıza geldi he'

'Sen mal gibi kabul etmeseydin böyle olmazdı ben itiraz edecektim zaten'

'İlay hoca gerçekten bizim yanımızda kalmasını istiyor gibiydi İlay hocayı kırmak ayıp olurdu onun bizde emeği çok'

'Haklısın hem bu gelende çok durmaz zaten bize katlanabilen kimse çıkmadı'

İkimiz de bu söze kahkahalarla güldük gerçekten bize gelenler genelde psikopat , sorunlu tipler olduğu için pek kalmıyolardı. İki üç ay sonra gidiyorlardı.

Gülüşmelerle sınıfa daldık. Yerlerimize geçtik. Avucumun içinde yazan yazıya bakarak gülümsedim bugün kafa atan çocuğa ben kafa atıcaktım.

Sıkıcı ve anlamsız gelen bir sürü dersin ardından öğle arasını etmiştik. Tam sınıf toplanmış yemeğe giderken birden Gizem'in telefonu çaldı ve Gizem telefonu açıp benden uzaklaşmaya başladı tabiki dinlemek için peşinden gidiyordum ama nafile Gizem duyulmasını istemediği bir şeyin duyulmaması için elinden geleni yapardı ve yaptı. Gerçekten ne konuştuklarını anlayamasam da kim olduğunu anladım sanırım. Utangaç telefon bulucusu Umut.

Konuşmaları bittiğinde Gizem'in suratında bi mutluluk vardı sanırım.

'Vay be bu kadar önemsiziz ha duyulmaması için ne koştun ha'

'Dalga geçeceksin sonra bilmiyor muyum?'

''Haha işte benim kızım ama eninde sonunda söyletirim sana zaten meraklanma'

'Kapa çeneni her şeyi anlatacağım ama aramızda kalacak tamam mı?'

'Ben ne zaman senin sırrını birine söyledim?'

'Bilmem hatırlamıyorum'

'Of salak hadi anlat'

'Tamam önce yemek yiyelim'

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 21, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

saydamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin