Gözlerimi yeni açmışdım etrafımda bir kaç tanımadığım insan vardı, amma ilk olaraq bir kadın ve onunla konuşan adam dikkatimi çekti. Kadın :"Ben çoçuğumu bırakmam" diye bağırıyodu.. Adam :"Ben onu evime götürmem babası çok sevdiği işinden ayrılsında gelsin" diyip kapıyı çarparak gitti. Kimdi bu kadın? Bu adam kimdi? Nerdeydim ben?! Beynimde bir sürü soru vardı, amma beni tamamen uzaklara götüren tek soru vardı Ben kimdim?! Beynimdeki sorulardan acılarımı unutmuşdum. Bir yerlerim acıyordu hiss ediyordum çok şiddetliydi canım yanıyordu... Nolmuşdu bana?! Acının şiddetinden kapanmış gözlerimi yeniden açtım söyleye bildiyim tek kelimi "Su" oldu... Demin görduğüm kadın koşarak dışarı çıktı: "Doktor bey uyandı su istedı" diye bağırdı sonra doktor içeri geldi yanında nerdeyse 20li yaşlarda bir kız vardı üzerinde beyaz önlüyü hemşire oldugunu anlamak zor değildi elinde bir bardak su vardı bana yakınlaşdı doktor "ver" deyince başımı kaldırdı suyu içirdi. Kadın bana yakınlaştı elimi tutub "Canım oğlum, iyi olucaksın" dedi beynimdeki soru soran ses susmak bilmiyodu kimdi bu kadın bana neden oğlum dedi?! Tüm gücümü toplayıp zor duyulacak bir sesle "Kimsiniz siz? Nerdeyim ben?" diye sordum. Kadın doktora taraf dönerek "Doktor bey, neden hatırlamıyor beni? noldu oğluma?" öfkeli birazda endişeli şekilde sordu. Gittikce kafamdakı sesler karışıyodu gercekten nolmuşdu bana?! Doktor hemşireye donup: "Serumu çıkar onu 112 numaralı odaya götür" dedi. Hemşire tamam dercesine kafasını salladı. Ben artık çok güçsüzdüm soyleninenleri duymuyodum ve kafamda tek bir kelime vardı "Sonsuzluk" ... Büyük ihtimalle hatırlıyamadığım geçmişime aitti...
Bu bölüm hikayemin ilk bölümüydü umarım beyenmişsinizdir bir az az oldu amma sonraki bölümler daha cok olucak. Ve bu hikayemi hem Turkiyede hem de Azerbaycanda okuna bilsin diye Turkce yazdım :) Sonrakı bölümde goruşmek uzere...