Susma,Baba

58 1 0
                                    

Babası herkesi erkenden kahvaltıda olmasını istemişti.Deva’ya bir süprizi olacağını güzel giyinmesini istemişti.Krem rengi diz üstü bir elbiseyi eline aldı.Altına pudra ayakkabılarını çıkardı.Ablasının kapısını tıkattı.Gir sesi gelince içeri girdi.Ablası telefonla görüşüyordu.Odadaki kanepeye oturdu.Konuşmasını bitermesini bekledi.Sanırım işle ilgiliydi.Ablasını odasını stilini değiştirmişti.Gri mor bir dizaynı vardı.Oda Paris’te bir resmi vardı.Bir duvara siyah beyaztı resim dudaklarının kırmızısı hariç.Birde ailece çekildikleri eski bir resim komidinin üzerindeydi.Telefonu kapatınca ablası makyaj masasından kardeşine doğru döndü.

‘’-Gözlerinin yeşilini seviyorum keşke gözlerinin rengini de yansıtsalarmış.’’

Ablası gülümsedi.

‘’-Hiç böyle düşünmemiştim.Sanırım oraya bir rutuş yapılmalı.’’

‘’-Modacı olduğunu belli ediyorsun odanı beğendim.’’

‘’-Beğenmene sevindim.’’

Kısa bir sessizlik oldu kimse konuşmadı.

‘’-Maşanı kullanabilir miyim ‘’dedi Deva.Ablasından bir şeyler açmasını konuşmasını istedi.Herhangi bir hamle gelmemişti.Ablası ayağa kalktı.Dolabından aldığı maşayı kardeşine uzattı.Gitme amanı gelmişti Deva için.Kapıya doğru yaklaşan Deva’ya 

‘’-Üzgünüm Deva seni çok seviyorum ama seninle doğru iletişim kuramıyorum.’’

Deva ablasına dönerek.

‘’-Sorunu hep kendimde aradım abla en azından bende olmaması içimi rahatlattı.’’

Yine bir bekleti içine girdi kız biliyordu ama öyle bir şey olmayacaktı.

‘’-Özür dilerim’’ dedi ablası Deva’nın gözünden bir damla yaş geldi.Kapıya doğru döndü gözünden bir damla yaş akıp gitmişti.

‘’-Ben alıştım abla bu evdeki yerime özür dileme.’’Genç kız odasına girip olduğu yere otururup sessiz sessiz ağladı.Ardından her zamanki gibi kalkıp elini yüzünü yıkadı.Elbisesini giydi.Makyaj için masaya oturdu.Göz altına kapatıcı sürdü.Hafif makyaj yaptı.Eline küçük toprak rengi çanta aldı.Çok sade görününce beline toprak rengi bir kemer taktı.Saçlarına bukleler yaptı.Merdivenlerin başına gelince o gece geldi aklına.Ablasının gittiği lise için gittiği  zaman.Herkes vedalaştı ablası ama o günden sonra Deva’yı terk etti.Boğazındaki düğümü yutkundu.

‘’-Portakalım ‘’ Ağabeyinin sesiyle irkildi.Abisi koluna girmesini isteyince koluna girdi destek bulduğu için memnundu.

‘’-Canını yakan her neyse banada daya kendi başına hiç bir şeyi yüklenme.’’

Hiç bir şey diyemedi.Sadece başını salladı.Kahvaltı masasına kadar hiç konuşmadılar.Masa başında koca bir gülümseme yükledi.

Ailesiyle yaptığı ne kadar özlemişti.Annesinin sürekli abisinin özel hayatına sorgulaması ablasının annesine igleyeci sözleriyle zaman zaman kahkaya dönüşüyordu.Babası konuyla ilgelendiğini göstermeme çabasıda komikti.Abi bunalmış bir şekilde isyan etti.

‘’-Baba beni kaçık kadınlardan kurtarmayı ne zaman düşünüyorsun’’ demesiyle kahvaltı faslı bitmişti.Ablamla abim şirkete gideceklermiş.Babam abimi öğleden önceki toplantıya katılmasını istemiş.Bende babamla bir yere gidecektim.

‘’-Baba mümküne 15 dakikada olsa beni boğaza ve İstanbul’u hissedeceğim bir yere götürür müsün öyle özlemişim ki.’’

Babası şöfor talimatı verince babasının yanağına küçük bir öpücük kondurdu.Yol boyunca İstanbul’daki değişimi izledi.İtiraf etmeliydi çok özlemişti.Rumeli hisarına gelince indiler Sarıyerde yol boyunca yürüdüler.Etrafta türkçe konuşan insanların olması evine geldiğini hissettirdi.Sokak çalgıcıları,satıcılar,turistler etrafta dolaşıyordu.Babası kızına çicekçiden çicek aldı.Boğazın nefesini içine çekti.Yazları bile doğru dürüst gelemiyordu.Özlemi çok büyümüştü.Zaten burda arkadaşıda yoktu.Çok iyi bilmiyordu İstanbul’u.Ne zaman kızar ne zaman sakinleşirdi bilmezdi.Ama rüyalarında hep İstanbulun sokaklarında yürürdü.

BADEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin