Medya İpek Sayer
Elimdeki kek hamuruna biraz daha un ekledim ,mutfak savaş alanı gibiydi. Yeterli gelen kıvama işaret parmağımı batırıp ağzıma götürdüm “hmmm ..Kızım ipek sen varya bu işte teksin “ gözlerim başarımın verdiği rehavetle kapandı .Kek kalıbını yağlayıp fırına verdim ,şimdi savaş alanına dönen muftağı toparlamam lazım ,elime sarı bezi aldığım zaman kapı çaldı .Kimseyi beklemiyordum annemlerin de bu saate gelmesi imkansızdı kapıyı açtığım zaman karşımda Tuğçe'yi gördüm .Yüzünden kesilmeyen gülümsemesi ve alnına düşen kahküllerü ile hiç büyümeyen ve değişmeyen Tuğçe ,aynı zaman da Taner 'in biricik kardeşi ...”Ağaç oldum İpek ! Nerdesin sen ? “ ahh Tuğçe resmen cırlamıştı yine “ Tamam Tuğçe ,bari kapıyı açar açmaz başlama bari “ beni umursamayan biricik arkadaşım beni kenara iterek mutfağa doğru yol aldı ,arkasından ilerlerken bir taraftan da söyleniyordu “ Ciddiyim İpek ,evlenme yaşıma geldin yumurta kırarken bile mutfağı bu hale nasıl getiriyorsun ..hmmm kek mi yaptın havuçlu mu yoksa?” Dur durak bilmeden konuşan Tuğçe ' ye gözlerimi devirmekle yetindim “Alt tarafı biraz dağıttım ve evet havuçlu kek yapıyorum “Bana imalı bakışlar atıp kıkırdayan arkadaşımı görmezden gelmeye çalıştım ama nafile “Havuçlu hem de cevizli “tezgahtaki ceviz kabuklarına bakıp devam etti “ Abimin en sevdiği “ Dedikleriyle gözlerimi devirdim “Yani Tuğçe ?” “Yanisi kuzum malum abim bu akşam burada olacak ve biz hep beraber onunla güzel bir yemek yiyeceğiz bu kek de güzel bir bonus olur “ sözlerini bitirir bitirmez kıkırdayan Tuğçe' te baktım “Tuğçe kaç yıl geçti ! Yaşadığımız çocukça şeylerdi yaşandı ve bitti “sözlerimin ardından ciddileşen Tuğçe “ Emin misin İpek ?Peki neden kaç yıl boyunca erkek arkadaşın olmadı ? “ “ Olmadı işte bunlar ha diyince olabilecek şeyler değil bunu sen de gayet iyi biliyorsun “ sözlerimin ardında alnındaki kahküllerüni düzelten arkadaşımın pes etmeye hiç niyeti yoktu “Göreceğiz bakalım İpek Hanım “ şuanlık bu konuyu kapattığımıza mutlu olsamda Tuğçe 'nin bu konuyu ilerleyen günlerde tekrar açacağını biliyordum .El birliği ile mutfağı toplayıp salonda kahvelerimizi içtik ,akşam için hazırlanmak için ayrıldık .İki saattir ayna karşısında ne giyeceğime karar vermeye çalışıyordum ,nedensizce bu akşam ki yemekte güzel olmak istiyordum ve Taner 'in ne kaybettiğini görmesini istiyordum belki de ben Taner ' i kaybetmiştim .En son karar verdiğim kıyafetleri hızlıca üzerime geçirdim .Üzerimde yazlık dizlerimde biten çiçekli bir elbise giydim ,uzun kahverengi saçlarımı açık bırakıp minik halka şeklindeki küpelerimi taktım sıra makyaja gelmişti çok abartmamaya karar verip yüzüme nemlendirici sürdüm kirpiklerimi rimelledim mavi gözlerim daha da ön plana çıkmıştı çok oyalanmadan cep telefonumu alıp odamdan çıktım .Babam iki hafta sürecek iş seyahatindeydi ,annem de hazır görünüyordu .Yaşına rağmen düzgün fiziği ,ensesinde minik bir topuz yaptığı kahverengi saçları ve ondan aldığım iri mavi gözleri ile harika görünüyordu evet Meltem Sayer tam da isminin hakkını veriyordu .”Meltem Hanım bu ne şıklık böyle “ sözlerin karşısında hafifçe tebessüm eden annem “Siz de hiç fena değilsiniz İpek Hanım .Hazırsanız artık çıkalım “ mutfaktan kekleri dilimleyip koyduğum kabımı alıp apartmandan çıkıp hemen yan binamızda oturan aile dostlarımızın evine doğru yol aldık. İçimdeki tarifsiz heyecana anlam vermiyordum umarım dışardan da bu kadar heyecanlı olduğum belli olmuyordur .Asansörü beklerken ellerin kahverengi saçlarımın arasına kaydırıp son kez düzeltme çabası içine girdim .gelen asansörle heyecanım daha da artarken kendime asansör camından da baktım kendi kendimi teskin edip durdum .Zili çalan annemle yüzüme ciddi bir ifade yerleştirdim .Kapıyı Tuğçe her zamanki sevecenliği ile Tuğçe açtı kahve kahkülleri alnına düşmüş ,üzerine beyaz bir askılı altına da dizlerine kadar uzanan kloş gri bir etek ve gerçekten güzel görünüyordu ,kahverengi gözleri mutlulukla parlıyordu ardından bir ses yankılandı holün ortasına doğru “ Kim gelmiş Tuğçe ?”bu Taner ‘in sesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vaveyla
ChickLit"Biz hala iki inatçı çocuğuz baksana halimize" Taner'in sesi yeri göğü inletiyordu artık .Yağan yağmur saçlarını alnına düşürmüş ,ordan çenesine doğru kavisli bir yol çizmişti ,aldığı sert soluklar havanın soğukluğuna inat sıcacıktı.İpek kolunu kur...