Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aradan bir hafta geçti, okula normal bir şekilde gidip geliyordum. Herkes bana garip bakışlar atıyordu ama umrumda mıydı?
Hayır.
Çünkü yapmadığımı biliyordum ve kendi bildiğim gerçek bana yeterdi. Kimsenin inanmasına ihtiyacım yoktu.
Sınıfa girip sırama oturdum. Çizim defterimi ve kalemimi çıkarıp sıraya abandım.
Abartmıyorum, abandım.
Öylesine saçma sapan elbise tasarımları karalarken birden yanımda birini hissettim.
Sendin...
Sorar gözlerle sana baktım. Sense cevap vermek yerine kalemi elimden aldın.
Bir yandan çizimde düzeltmeler yaparken bir yandan konuştun.
"Burada ki tonlama yanlış"
Çizimlerime karışılmasından hoşlanmazdım.
Ve sen Kim Taehyung benim damarıma basmıştın. Başkası olsa bunun bedelini ödetirdim ama iç sesim bana karşımda hoşlandığım çocuk olduğunu hatırlatıyordu.
"Çizim yapmayı seviyor musun?"
Bir yandan defteri çantama koyarken bir yandan konuştum;
"Evet ama profosyonel değilim"
"Bende değilim ama seviyorum. Güzel çiziyorsun"
Kalbimin hızlandığînı hissederken terleyen avuçlarımı dizlerime sildim ve gözlerimi kaçırdım.
Üzerimde nasıl bir etki bırakıyordun?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.