DYATLOV GEÇİDİNİN SIRRI VE VARSAYIMLAR

VARSAYIMLAR

Bu konun gizemi beraberinde sayısız var sayım getirdi bir yerde bilgi ne kadar az ise varsayımlar o kadar fazladır
Bu varsayımlardan birisi şöyledir:

Rusya'da yaşayan 45 yerli halktan biri olan Mansiler, yüzlerce yıl boyunca avlanarak, balık tutarak ve rengeyiği çobanlığı yaparak hayatta kalmıştı.

Bölgedeki Mansilerin liderlerinden biriyle buluşmaya gidiyorum.

40'larında çetin bir adam olan Valeri Anyamov, korucu olarak çalışıyor ve artık yıkılmaya yüz tutmuş çalışma kampı binalarına uzak sayılmayacak Uşma'da yaşıyor.

Valeri'nin babası Nikolay kayıp öğrencileri arama çalışmasına yardım etmiş. Fakat kısa süre içinde kendi topluluklarının hedef haline gelmesine tanık olmuş.

"Sovyet savcıları biz Mansilerin onları öldürmüş olduğumuzu düşünmeye başladıktan sonra çevremizden çok sayıda kişi tutuklandı. Artık aramızda olmayan köylü bir kadın, gizli polisin kendilerine işkence ettiğini anlatıyordu. Doğru mudur bilmem ama haftalarca sorgulanmışlardı" diyor Valeri.

Sovyet yetkililer, uğraşlarına rağmen delil bulamadı. Bunun üzerine bir kere daha helikopterlerine atlayıp Mansi köyüne gittiler: Bu sefer yardım istemek için.

Valeri, "Bizimkiler sayesinde Mayıs ayında kalan dört kişiyi buldular" diyor.

Bir Mansi avcısı, Lyudmila'nın kıyafetinden kopmuş bazı parçaları gördükten sonra ekip, izleri takip ederek cesetlerin yer aldığı koyağı bulmuştu.

Bu varsayımdan ayrı olarak bir de şunu duyabilirsiniz:

Sanka o dönemden bugüne hayatta kalmış az sayıda köylüden biri.

Şubat 1959'da bir akşam odun toplarken gökyüzünde sıra dışı bir şey gördüğünü hatırlıyor.

Ormandan geri dönerken karşımızdaki köyü görmeye başlamıştım" diyor ve ekliyor:

"O sırada gökyüzünde parlak, yanan bir nesne ortaya çıktı. Önü daha geniş, arkası dar ve bir kuyruğu vardı. Uçarken üstünden kıvılcımlar düşüyordu."

Belki bir kuyrukluyıldızdı, fakat Sanka bunu gören köydeki yaşlıların bunun kötü şans getireceğini söylediğini hatırlıyor.

Peki o ışıklar insan yapımı mıydı?

Kentteki söylentiler öğrencilerin bir tür test veya deney yapılan bir bölgeye girmiş olduğu yönündeydi.

"Tabutlar açıktı, yüzlerini görebiliyordum. Tenleri garip bir renk almıştı, tuğla rengiydi" diyor ve ekliyor:

"Gazetelerde hiçbir şey yazmasa da herkes onlardan bahsediyordu. Bunun bir devlet sırrı olduğunu düşünüyorduk."

Sovyet ordusu insanlık dışı eylemlerde bulunmuştu ama gerçekten bir yerde öldürdüğü insanları bir dağ tepesine atarlar mıydı?

Sonuçta cesetlerden kurtulmanın daha kolay yolları var… dimi değerli okurlar.

Bir diğer varsayım da şöyledir

Bunu uzaylılar yapmış olabilir.
Öğrenciler fark edilmeyi sevmeyen bir uzaylı türü ile karşı karşıya gelmiş olabilir. Bu uzaylı türü gemiden şok dalgaları yayarak öğrencileri öldürmüş olabilirdi. Zaten cesetlerin yatma pozisyonu bir şok dalgasına maruz kalmış gibiydi. Ve grupda bir cesedin dili kopararak inceleme için almış olabilirlerdi. Fakat karanlık nokta şuydu öğrenciler neden tekrar ateş yakmaya çalışmış olabilirdi.

En gerçekci var sayıma gelicek olursak şöyledir.

Grubun içinde bulunduğu çadıra çığ düşmüş ve kapıda yatan iki kişiye zarar vermiş. Diğerli çadırı yırtarak dışarı çıkmış ve donarak ölmüşler  bu varsıyımda çok önemli kara noktalar var kayıp dil radyasyon ve çığ evet çığ
Bölgenin yerli halkı olan mansiler orda çığ düşme ihtilamini yok denecek derecede az olduğunu söylüyor
Acaba orada ne oldu ben de gerçekten çok merak ediyorum
Hatta arkadaslarından biri söyle eklemiştir.

"Eğer tanrı'ya tek bir soru sorma hakkım olsa o gece arkadaşlarıma ne olduğunu sormak isterdim."

Ben Erol Akaydın okuduğunuz için teşekkürler
İnstagram:erolbey0