Yayının sonlarına yaklaşırken dinleyici sayımızın Liam dan öncesine nazaran neredeyse 2 kat daha fazla olduğunu gördüm.Ama bundan ona bahsetmedim.O küçük egosu zaten tavandan inmiyordu.
"Sıradaki şarkı Jenny için geliyor."diyerek Katy Perry nin sesinin odayı doldurmasını sağladım.Liam uykusuzlukdan kıpkırmızı olmuş gözlerle telefonuna bakıyordu.
mikrofonları devre dışı bırakdıkdan sonra ona döndùm."Bu şarkıdan sonra yayını bitiricez."
Başını kaldırıp telefonu bıraktı."Sonunda!Biraz önce klavnenin üzerine düşecektim."dediğinde buna istemesemde güldüm.Ona kîzgındım.Bu berple meselesini tamamen ateşlemişti.Ama şuan ona kızmak zordu.Sacları dagılmış gözleri kıpkırmızı ve aşırı masum görünüyordu.Şarkının biteceğini haber veren zil ötünce mikrofonları açtım.
"Evet sevgili dinleyenler.Bu geceki yayınımız burada bitiyor.Hepinize iyi uykular."diyerek Liam a baktım."Evet...iyi uykular."Liam ın gözleri kapanmak üzereydi.Sistemi kapattım ve ona döndüm.O...çok yakışıklıydı.Fazla tatlı.Masum.
Hayır!O masum değildi.Hala Berple konusunda ona kızgındım."Pekala şampiyon yatağa dönme vakti."diyerek onu dürttüm.
Oturduğu yerden kalktı ve kendini benim yatağıma attı."Ne halt yiyorsun sen?Yatağımdan kalk ve evine kendi yatağına git!"
"Gözlerimi bile açamıyorum.Bu şekilde o lanet demirin üzerinde yürüyemem.Ya burada birlikde uyucaz yada yüksekden düşüp yaralanıcam."Liam yastığa iyice gömüldü.
"O halde ambulansı arıyorum."
Sonunda yatakdan kalktı.Bıkkın bi tavırla terasa çıktı."Hiç değilse şansımı denedim.Bu yüzden onurlu bir şekilde can vericem."
"O halde ambulansı boşver.Direk kliseyi aramalıyım.Ateşi yaksınlar."dediğimde gülmemek için dudağını ısırdı.
"Haha çok komik.İyi geceler Leydim."
"Sanada iyi geceler Şampiyon."diyerek onun demirlere atlamasını ve yavasca kendi terasına gecmesini izledim.Daha odasına girmeden t-shirtünü kafasından çıkarmıştı.Bu görüntü yutkunmama neden oldu ve aptal hormonlarıma lanet okudum.Kendimi yatağa attım ve bir an Liam ın kokusunun yastığa sinmiş olduğunu sandım.
--------------------
Duşdan çıktığımdan beri tam 20 dk olmuştu ve ben hala ne giyecegime karar verememiştim.Önceden bunları düşünmezdim.Giyimimi,saçımı yada başka bişeyi.Fakat son zamanlarda buna takılıyordum.Sebebi ise belliydi...
Bu düşünceyi kafamdan uzaklaştırdım ve elime ilk gelen şeyi aldım.Bordo çizgili gömleğimi ve siyah jean imi giydim.Ayağıma tomslarımı gecirip sacımı öylesine bir topuz yaptım.Gözlüklerimi takdıkdan sonra sonunda cantamı aldım ve aşağı indim."Günaydın."Jack kahvaltı için mükemmel krepler yapmıştı."Sanada günaydın tatlım."diyerek yanağıma öpücük bıraktı.Elizabeth merdivenlerden inip direkt masaya oturdu.Üzerinde hala gecelikleri vardı.
"Okula gitmeyi düşünmüyorsun sanırım."dedim sertce.Dylan konusunda ona hala kızgındım."Pek havamda değilim."diyerek meyve suyundan bir yudum aldı ama anında burnunu ekşitti."Tatlım sen iyimisin.Rengin bembeyaz oldu."dedi Jack yerinden kalkıp onun yanına ilerlerken.Gerçekden solgun ve halsiz görünüyordu."Liz sen iyimisin?"diye sordum.
"Aslında son bir kaç gündür böyle oluyor.Sorun değil.Doktor midemi üşütmüş olabilecegimi söyledi."diye sakince cevap vererek bizi şaşırttı."Pekala bugün evde kalıp minik prensesimle ilgilensem iyi olur."dedi Jack.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİRL NEXT DOOR / Liam Payne
FanfictionKarşımda duran eli sıkma konusunda kararsızdım. "Hadi ama Alex bu uygun bi anlaşma" dedi Liam.Bende öyle olduğunu biliyordum "Pekala"dedim ve elini sıktım.Gülümseyerek bilgisayarın başına oturdu."Tüm şehiri birbirine katıcaz" dedi.Yanındaki sandalye...