-Eğlenin dostlarım,eğlenin.
Diyerek içeri girdi Kuzey Danimarkanın kralı Hrotgar..
-Evet dostlarım eğlenmek hakkınız..Hep beraber WİNDLAND EJDERHASINI yendik.
-Tabi ki de bu zaferi kendi üzerime alamam,hepimiz için zor günlerdi,ama atlattık bende bu malikaneyi inşa ederek hepimizi ödüllendirdim.
Genç karısına baktı ve -hadi Ursula ejderha hazinesini getirde görsün bu fakirler-Ursula kralın odasında ki altın kutuyu aldı ve büyük salona getirdi.. başını eğerek altın kutuyu krala verdi..Kral kutuyu açıp bir süre içindekine baktı ve hazineyi eline alarak havaya kaldırdı.
Malikanede ki insanlar kudurmuş köpek gibi bağırdı ve krallarını övdü..kralın elinde ki hazine ise gerçekten övgüye layıktı elindeki ragnar lodbrok un ingiltereye yaptığı seferlerde hazinesine kattığı bir ejderha borazanıydı.
Tesadüf müdür bilinmez ama kral Hrotgar da bunu Windland ejderhasını öldürdüğü yerde bulmuştu...
-Evet dostlarım lanet ehderhayı öldürdükten sonra aptal gibi hemen oradan ayrılmadım...eh ejderhaların altına olan tutkusunu hepiniz bilirsiniz, tabi bunu bende biliyordum yanımdaki korkak askerler hemen ordan kaçmak istesede ben o salakların aksine ejderhanın bulunduğu dağın daha derinlerine indim ve o canavarın hazinesini buldum.
Kral hunharca bir kahkaha attı ve-korkmayın hepiniz için bi şeyler aldım.dedi.Elini kutunun içine soktu ve elindeki altınların hepsini ortalığa savurdu.
Halk sevinç çığlıkları attı ve altınları toplamaya koyuldu.
-hadi dostlarım şimdi eğlenmenize bakın-dedi ve karısıyla birlikte makamına oturdu..
Halk malikanede çığlıklar atıyor ve şarkılar söylüyorlardı.Sesleri insan kulağı için bile rahatsız ediciydi ki Grendel denen insanlardan ve seslerinden nefret eden canavar için daha da rahatsız ediciydi.
İnsanlarda canlarına susamış gibi malikaneyi Grendelin mağarasının sadece bir kaç metre uzağına inşa etmişti,o geceyi kana bulayacak,eğlenceyi katliama çevirecek canavarın mağarısının yakınlarına inşa etmişlerdi hiçbir şey den habersiz..
Şarkı ve bağrışma sesleri malikanenin çevresinden çok iyi duyuluyordu ki bu sesi Grendel de duyuyordu.Bu lanetlenmiş canavar deve benzeyiyordu,sağ kulağı öbürüne göre çok büyük ve kulak zarıda dışarıdaydı...İskelet yığınına benzeyen bu canavarın sesten nefret ettiğini sizde biliyorsunuz...
Sesten öyle rahatsız olmuştu ki uzun ve sert tırnaklarıyla yanaklarını yırtıyordu ve ağlıyordu ama kendini tutmakta zorlandığı belliydi sonunda mağarasından kendisini dışarı attı ve sert adımlarla hep kaçtığı ve saklandığı insanların malikanesine doğru ilerledi,insanlar sa durumdan habersiz eğlenmeye devam ediyorlardı ta ki malikanenin kapıları sertçe vurulana dek..
Kral-noluyor bu da ne? dedi.Kralın bu sözlerinden hemen sonra malikanenin kapıları kırıldı ve şarkının yerini korku dolu bağrışmalar aldı..
Grendel gelmişti...Halk bağırmaya,çığlık atmaya başladı tabi Grendel bu durumdan daha da sinirleniyordu.Elini sallıyordu ve eline geçen insanları parçalıyordu.Askerler kılıçlarını kaptı ve canavara saldırıya geçti ama hepsi nafileydi canavara işlemiyordu bile sona kalan bir çavuş eline baltasını aldı ve büyük masanın üzerine çıktı ve canavara doğru koşmaya başladı,tam canavarın önüne geldiğinde masadan kendini attı,baltasını canavarın başına geçirdi.Kral ve Ursula saklandıkları yerden canavar ve adama hayretle baktılar ama canavar ölmemişti adamı eline aldı ve baltayı kafasından sıyırdı,sıyırdığı anda sarı bir sıvı aktı ve baltayı fırlattı yere.Elindeki adamı bacaklarından ve göğsünden tutup ikiye ayırdı ve adamdan oluk oluk kan akmaya başladı canavar adımın kafa kısmını fırlattı ve diğer kısmının kanını içti..
İçeride Kral,Ursula,Kralın iki askeri dışında kimse kalmamıştı bazı ölmüştü yada kaçmıştı Kral dayanamadı ve saklandığı yerden çıktı ve canavarın önüne atıldı kılıcını çekti ve canavara-hadi savaş benimle-dedi canavar krala yaklaştı ve korkutucu gözlerle ona baktı Kral bir kez daha-hadi savaş-dedi canavar krala biraz daha baktı sonrasında acı bir çığlık atıp malikaneden kaçtı..