Zaaflarım, şimdi sen.

533 60 13
                                    

"Hey, hey hadi ama Liss! saçlarını iki yıl önceki haline döndüreceksin. Ne var bunda? Şimdi yüz hatların bile oldukça güzelken siyahın nasıl duracağından kararsız olma bile!" Kızlar ile kuaför salona gelmiş -daha doğrusu zorla getirilmiş- saç kataloglarına bakıyordum. Jennie ise her zamanki gibi Taehyung'un beğendiği kızların kalıbına sokmak istiyordu beni. Siyah saç aklımda vardı fakat gri önceliğimdi. Griden asla vazgeçemeyeceğim sarıya kolayca dönebilirdim.

"Aman tanrım Lisa, gözün yine gri sayfasında mı? yapma, adamın siyah saça zaafı olduğunu öğrendik. Sende siyah saç görse ne diyecek. Hem şu yakışıklıyı bırak ve sana yakışanı yap. Griden ve sarıdan bıkmadın mı?" Jisoo haklıydı her zamanki gibi, uzun zamandır saç modelimi rengimi değiştirmiyordum arada gri kaynıyordu az çok.

Taehyung demişken.. kızlar ve geniş bağlantıları sayesinde hangi derslerde boş olabildiğini bile öğrenmiştim. Benim aksime Latte sevdiğini, genellikle akşam yemeğini evinde ve okulunun yakınında olan güzel geniş, yeni açılan restoranda yediğini, hayatında sadece kızlara flörtöz olarak yaklaştığını, ailesinin ataerkil yapısını, Taehyung'un basit şeylere bile sevgi katabilen bir adam olduğunu, fotoğraf çekmekten çokça zevk aldığını, dakik bir adam olduğunu, profosyonel resim çizebildiğini öğrendim. Babası onu güzel ve zengin bir kadınla evlendirmek istiyormuş. Kendimin lüks yaşama takılan bir parti kızı olduğunu hatırlamıştım ancak bunu kafama takmamalıydım, zaten ikimizinde ciddi olacağına kaide bile yoktu. Sadece eğlenecektik, buluşacaktık, sevişecektik. Bu benim gözümde böyleydi. Taeyong, Lay, Jaehyun, Namjoon ve daha niceleri gibi gelip geçecekti.

"Tamam kızlar yenilik her zaman güzeldir, deneyelim bakalım." Onların aksine ciddi duruşumla kendimi aynadan seyrediyordum, sonu olmayan bir yola girmiştim ve bu oldukça sıkıntıya sokacak gibiydi. Ama herkesin gözdesi olduğunu unutmadan Lalisa Manoban sadece eğlenmesi bakmalıydı.

"Aman tanrım, aman tanrım.. Lisa bu kadar beklemiyordum. Siyah rengi senin için yaratılmış sanki, manyak güzelsin Limario." Rosé'nin heyecanlı ses tonu ile aynaya tekrar baktığımda, görevliler kahve tonlarındaki makyajımı yapıyordu. Ve ben.. bu kadar beklemiyordum.. 2 sene öncesine kadar yüz hatlarım tam olarak oturmamış fakat şimdi 19 yaşında genç bir kadın, Lalisa, siyahla bir olmuştu.

Ben en çok Taehyung'un tepkisini merak ediyordum fakat sadece gözlerinin konuşacağına kalıbımı basardım.

« ^ »

Dersimiz ingilizceydi, yaklaşık 2 dakika sonra o kapıdan girecek keskin mimikleri ve yüz hatları ile ders anlatacak, göz göze gelecektik. Yanımda oturan Jennie asla boş durmayacaktı bunu en iyi ben biliyordum.

Kapı sakince açıldı, girdiği an sınıf susmuştu. 4 yıllık lise hayatında görebileceğim en farklı öğretmendi. Gerçekten ses tonuna kadar en farklı öğretmen.. Sarıya yakın saçları dağılmıştı. Büyük ihtimalle ilk kez yaptığı görevinin yorgunluğunu yaşıyordu. Giydiği pamuklu koyu yeşil gömleğinin kollarını sıvamış koltuk altına yabancı kitapları sığdırmıştı. Krem rengi kumaş pantolonu ve gucci ayakkabıları ile ben kaliteli değilim kaliteyim diye bağırıyordu.

Özgüvenli adımlarını atarken gözlüğünü çıkarıp masanın ucuna oturmuş, ciddi bir duruşla sınıfı ve öğrencileri inceledi.

O gün karşılaştığımızdaki halinden gerçekten eser yoktu. O zaman kararı sırra kadem basmış gözleriyle bana bakmıştı, sessize konuşmuş, yutkunup ve gözlerini kaçırıp durmuştu. Sahi neden beni görünce yutkunur olurdu ki? Dans zamanı, Jennie adamın şimdiden tav olduğunu, nefesinin düzenli olmadığını, yutkunup durduğunu söylemişti. Neden flörtöz yaklaştım diye yakınırken asıl bana o şekilde yaklaşan Taehyung'tu. Fakat şuan kararlılık ve eminlik akıyordu.

crazy girl & serious teacher, taelice.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin